Sinirliyim traducir inglés
746 traducción paralela
Çok fena sinirliyim.
How sad.
Benim hatamdı. Ben de biraz sinirliyim.
It's my fault. I'm a little jumpy myself.
Bugün sinirliyim.
I'm irritable today.
Son derece sinirliyim. Ranimax'ın yöneticileri de çok kızgın.
I am extremely annoyed and the directors of Ranimax are furious
Sinirliyim.
Nervous.
Sinirliyim.
I'm just nervous, that's all.
Şu anda çok sinirliyim.
All my nerves are strained to the breaking point.
Çok sinirliyim.
It burns me up.
Sinirliyim.
That's it. Nervous.
- Ölesiye sinirliyim, mutluydum çünkü sözlenmiştim.
- I feel so enraged, and I was so happy to be engaged!
Çok sinirliyim tatlım, bana karışma.
Darling, I'm nervous. Don't do that.
Bu yüzden sinirliyim.
No wonder I'm nervous.
Biraz sinirliyim.
I guess I'm a little jumpy.
Galiba biraz sinirliyim.
I guess I'm a little jittery.
Ama anlayış göstermelisiniz. Çok sinirliyim.
But you must understand I'm terribly nervous.
- Korkamayacak kadar sinirliyim.
- I'm too mad to be scared.
Öyle sinirliyim ki, şişeyi bulamıyorum.
I am so nervous I can't find the bottle.
Bilmek istiyorsan, çok sinirliyim.
I am really angry, if you indeed want to know.
Sinirliyim.
I'm in a bad mood.
Çok sinirliyim.
I'm furious.
Ben de sinirliyim.
I'm angry too.
Yok bir şey. Sadece yorgun ve sinirliyim.
I'm just tired and on edge.
Bu senin son şansın. O kadar sinirliyim ki seni hemen kovabilirim.
This is your last chance, I'm so mad I could throw you out on the spot.
Sadece çok sinirliyim.
It's just that I'm so angry.
Doğru, sinirliyim.
That's right, I'm nervous.
Biraz sinirliyim.
I'm a little bit on edge.
Sadece sinirliyim, hepsi bu.
I'm just mad, that's all.
Çok sinirliyim, ne dediğimi bilmiyorum.
I'm just so nervous, I don't know what I'm sayin'.
Gidiyorsun diye sinirliyim.
I'm nervous because you're leaving
Bu yüzden sinirliyim işte.
That's why I'm angry.
Alın şunu, açgözlüleri. Zaten sinirliyim!
You gluttons, take that, I'm nervous already!
Bak, ben de senin kadar sinirliyim.
Listen, I'm just as nervous as you are.
Karınız 100 mil ötede... ve sizin sofistike yönetmen arkadaşınız da serinkanlı gözüküyor... ama ben biraz sinirliyim.
Your wife was 100 miles away... and your sophisticated director friend here seems cool enough... but I'm a little nervous.
Ben de sinirliyim. Bütün gün kendimi hiçbir şeye veremedim.
So do I, I've been useless all day.
Çok saçma ama ilk günkü kadar sinirliyim.
I'm nervous. It's like the first time.
Son günlerde biraz sinirliyim.
I've been kind of nervous lately.
İki küçük sahnede varım, çok ürküyorum, sinirliyim, bu berbat işi nasıl yapacağımı düşünmekten bütün gece uyku tutmadı.
Here I am, two small scenes, and I'm so worried, I'm so nervous, I was up all night trying to figure out how to make this damn thing work.
Şu an gerçekten çok sinirliyim.
I'm really mad right now.
Acayip sinirliyim şu an!
I am bristling!
Çok sinirliyim.
I'm really upset.
- Biraz sinirliyim, biliyor musun?
I'm kind of aggravated.
Führerimiz gibi sinirliyim.
I am angry like our Fuehrer.
Öyle mi? Sanırım biraz sinirliyim.
It's not your fault that Annabel's the way she is.
Genç, ateşli ve çok sinirliyim!
Well I'm young, hot and pissed off!
Ben de genç, ateşli ve çok sinirliyim.
I too am young, hot and a little pissed off.
Her zaman sinirliyim.
I'm angry all the time.
Çok sinirliyim.
I am so tense.
Hem de çok sinirliyim! Mafya Atlantic City'ye geldiyse işleri bitti!
If the mob has come to Atlantic City, they're dead!
Korkunç sinirliyim.
I'm terribly irritated.
Üzgünüm Üzgünüm. Yalnızca sinirliyim. Bunu daha önce asla yapmadım.
Here, nature has crowded so many protons and neutrons into the nucleus that it becomes unstable.
Bugün çok sinirliyim, evet, iki, üç.
I am in a bad temper today!