Zaman doldu traducir inglés
1,530 traducción paralela
Zaman doldu!
Time out!
Zaman doldu.
That's the deadline.
Zaman doldu!
Time!
Zaman doldu!
Time's up!
Zaman doldu fahişe.
Time's up, bitch.
Tamam, kutup ayıları, zaman doldu.
Okay, polar bears, time's up.
Zaman doldu.
Time's up.
- Ne yani, öyle mi? Zaman doldu?
- So... what, that's it, time's up?
Tamam, zaman doldu, en iyi vuruşunu yap.
OK, time's up, take your best shot!
Zaman doldu.
- OK. Time's up.
House, zaman doldu. Bitkisel hayata girecek.
House, she's out of time, she's gonna be a vegetable.
Zaman doldu beyler.
Time, gentlemen.
Zaman doldu, Albay.
We're out of time, Colonel.
Zaman doldu.
The timer went out.
Zaman doldu.
I can wait no longer!
Zaman doldu seni uçan top.Hadi dışarı çıkalım.
Time's up, you slimeball. - Let's go outside.
Zaman doldu. - Ne yani, izliyor muydunuz? - Hadi gidelim.
A man, who fearing for his life... agreed to cooperate and tell all he knew about the inner workings of this mob... this group of leeches that suck money... out of every enterprise, legitimate or illegitimate... to support their extravagant lifestyles.
Zaman doldu.
It's time.
Zaman doldu, haham.
Time's up, Rabbi.
Zaman doldu, Katy.
Time's up, Katy.
Zaman doldu.
That's it.
Zaman doldu Maggie.
Time's up, Maggie.
Zaman doldu.
Wait, time's up.
Zaman doldu...
It's time...
Zaman doldu!
Here we go.
Zaman doldu.
- Hey, Jessi.
Zamanın doldu.
You've clocked out, man.
Zamanın doldu doktor
You done with your alone time, Doc?
Zamanın doldu.
Your hour it's up.
Zamanınız doldu.
Your hour is up.
Zamanınız doldu.
You're out of time.
Zamanın doldu John.
You've had your time, John.
Zaman doldu evlat.
Time's up, bright boy.
Zamanın doldu.
Time's up.
Zamanı doldu.
Dead on the line.
Görüşüne teşekkürler Celia, ama senin zamanın doldu.
Thank you for your input, Celia, but your time is up.
- Zamanım bok doldu.
- Like hell my time's up.
- Zamanın doldu.
- Time's up.
Zaman neredeyse doldu.
I'll call you again later.
Zamanın doldu.
You took your time.
Hey dostum zamanın doldu.
Hey, Buddy, your day's up.
Ama buraya kadarmış. Zamanın doldu.
But you've been kicked to the curb, and your time is up.
Ama yolun sonuna geldin. Zamanın doldu.
But you been kicked to the curb.
Beş numara, zamanınız doldu.
Understand? Number 5, time's up.
Zamanın doldu.
Your time is up.
"Zaman doldu Tel Aviv"
"Time Out Tel Aviv"
Üzgünüm ama zamanınız doldu.
I'm sorry, but you're out of time.
Zamanın doldu.
You are finished.
Merhaba, zaman doldu.
Hello...
Zamanım doldu.
I am out of time.
Sir Ben, on dakika içinde Doug ile bir toplantınız var ve... Çocuklar sanırım zamanımız doldu.
sir ben, you've got a meeting with doug in 10, so... hey, guys, looks like i ate up all our time here.
doldur 179
doldu 21
doldurun 40
doldurayım mı 30
doldur şunu 17
zamanı 41
zaman 286
zamanında 22
zamanla 88
zaman geçiyor 44
doldu 21
doldurun 40
doldurayım mı 30
doldur şunu 17
zamanı 41
zaman 286
zamanında 22
zamanla 88
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
zamanın var mı 17
zaman yok 141
zamana ihtiyacım var 37
zamanım var 22
zamanımız azalıyor 34
zamanım olmadı 22
zaman geldi 92
zamanımız tükeniyor 18
zamanlama 22
zamanın var mı 17
zaman yok 141
zamana ihtiyacım var 37
zamanım var 22
zamanımız azalıyor 34
zamanım olmadı 22
zaman geldi 92
zamanımız tükeniyor 18