Geldim traducir español
46,196 traducción paralela
Eddie Deacon. İş için geldim.
Soy Eddie Deacon y estoy aquí por el trabajo.
Ben sadece balıklara bakmaya geldim.
Sólo vengo aquí para ver los peces.
Buraya seni bulmak için geldim.
Vine aquí buscándote.
Kabalaşmak istemem, Bay. Davies, Ama buraya iş konuşmaya geldim, konuya girerseniz sevinirim.
No quiero ser grosero, Sr. Davies, pero por favor, podemos sólo ir directo a los negocios.
- Geldim Pia!
- ¡ Sí, Pia!
Ben de onu aramaya geldim.
Estoy tratando de encontrarla.
Dün geldim.
Me mudé ayer.
- Anne? - Anne, ben geldim!
- Mami, estoy en casa.
Buraya geri geldim, saklanıyorum.
Regresé aquí. Me escondí.
Geldim, adam da burada.
Estoy aquí y él también.
Buraya Kristal için geldim.
He venido por el Cristal.
İlk defa deniz aşırı bir yere geldim.
Mi primera vez en el extranjero.
O taraftan geldim.
Vengo de ese lugar.
Elemelerde de son tura kadar geldim.
Llegué hasta la última fase... de la selección.
Sadece bir şey söylemek için 8000 kilometre geldim.
Hice 8000 Km. para decirte una cosa...
- Taksiyle geldim.
He venido en taxi.
- Hayır. Veda etmeye geldim.
No, solo vine a decir adiós.
Sakin olun! Geldim!
Que no cunda el pánico.
Ben geldim!
Ya estoy aquí.
Önce ben geldim.
Yo llegué primero.
Ama sonra ben geldim.
Pero luego llegué yo.
Canını almaya geldim.
Vengo por tu alma.
Ama geri geldim, değil mi?
Pero regresé, ¿ no?
Geldim.
Te tengo.
- Onunla görüşmeye geldim.
- ¿ Qué estás haciendo aquí? - Estoy aquí para verlo.
İşte geldim!
¡ Aquí estoy!
Geldim işte lan!
¡ Estoy aquí, maldición!
Okja için geldim!
¡ Vine por Okja!
Ama sadece üç gün sonra Larry, Iowa'dan dönmüştü. İşten eve geldim. 20 Ekim 1969'du.
Tres días después de que Larry regresara de Iowa, llegué a casa del trabajo, el 20 de octubre de 1969, y ese fue el día en que mi vida dio un giro y otro giro...
Arkadaslarla geldim.
Vine con los muchachos.
Birkaç sefer kafam iyi geldim galiba.
Llegué drogada un par de veces, creo.
- Ben geldim Ben ağabey!
- Estoy aquí, hermano Ben.
Geldim Şerif Truman.
Estoy aquí, Alguacil Truman.
Buraya da vaftiz babama saygılarımı sunmaya ve oldukça hızlı ve acısız olacağını umduğum tedavisi için iyi dileklerimi iletmeye geldim.
Vine a presentar mis respetos a mi padrino. Y extender mis mejores deseos para su recuperación, que espero sea rápida e indolora.
Ben de bu yüzden geldim.
- Yo estoy aquí por eso.
Onu almaya geldim.
- Vine a recogerlo.
Ben geldim.
Ya estoy en casa.
Sizinle tanıştığım için gaza geldim.
Estoy súper flipadísimo, señor.
Affedersin, sen "gaza geldim" mi dedin?
Perdona, "¿ estoy súper flipadísimo?"
Neredeyse geldim sayılır.
Estoy llegando.
Fantom Gölgesi Çamaşır'dan geldim. Amacım sizi elinizdeki pisliklerden kurtarmak.
Vengo de la Lavandería La Sonda Fantasma para lavar los trapos sucios.
İşte ben de bu yüzden bu uzay hapishanesine geldim.
Pues para eso he venido a esta prisión espacial.
Ve nihayet şehri ele geçirmeye geldim.
He venido a hacerme por fin con la ciudad.
Fena gaza geldim!
¡ Vamos, un fuerte aplauso para nosotros!
"Gaza geldim" dedim!
¡ Ha sido alucinante!
O yüzden bunu yapmak için geri geldim.
Así que he vuelto para hacer esto.
Dediğim gibi geri geldim.
He vuelto, tal y como prometí.
Neredeyse geldim beyler, izin verin.
Casi llego chicos, chicos. Sólo déjenme.
Babanı görmeye geldim.
Vine a ver a tu padre.
Bu yüzden kendim geldim.
Por eso vine yo mismo.
GERİ GELDİM
HE VUELTO
geldim işte 33
geldin 84
geldi 321
geldin mi 58
geldik 352
geldiğinde 28
geldiniz 33
geldik mi 60
geldin demek 49
geldi mi 70
geldin 84
geldi 321
geldin mi 58
geldik 352
geldiğinde 28
geldiniz 33
geldik mi 60
geldin demek 49
geldi mi 70