English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ H ] / Hasta değilim

Hasta değilim traducir español

848 traducción paralela
Hayır, ben hasta değilim.
No, no estoy enfermo.
Hasta değilim.
Pues no lo estoy.
Hasta değilim. Ama yorgun olduğu doğru.
No, no estoy enfermo, pero sí cansado.
Hasta değilim.
No estoy enferma.
Hasta değilim.
No lo estoy.
Hasta değilim.
No estoy enfermo.
Hayır, sanırım hasta değilim.
Me lo imagino.
Hayır ben hasta değilim. Sen nasılsın Charles?
No estoy enferma. ¿ Cómo está usted?
Hayır, hasta değilim.
No, no estoy enfermo.
O kadar hasta değilim.
No estoy enfermo.
- Ben hasta değilim.
- No estoy enferma.
Hayır, hasta değilim, ama...
No, no estoy mal, pero...
Hayır, hasta değilim Bo.
No, no estoy enferma, es que...
Ben hasta değilim.
Yo no estoy enferma.
- Hasta değilim, yaralıyım!
- ¡ No estoy enfermo, estoy herido!
Ben hasta değilim.
Señora, no estoy enfermo.
- Çok hasta değilim.
- No estoy tan enferma.
Hasta değilim.
Algo muy raro.
- Hasta değilim ama!
- ¡ Pero no estoy enferma!
- Hasta değilim.
- No estoy enferma.
- Ben hasta değilim.
- Se pondrá bien enseguida.
Ben hasta değilim, şaka yapmıştım.
Yo gran tramposo. Yo no enfermo.
- Hasta değilim efendim.
- No estoy enfermo.
Ben gönüllü bir hasta değilim.
No vine voluntario.
- Hasta değilim, kahvaltıyı hazırlayayım.
- No estoy enferma. Te haré...
Hayır. Hayır, hasta değilim.
No, no estoy enferma.
Hasta değilim, hiç olmadım ve olmaya niyetim de yok. Sıradaki!
Nunca he estado enfermo, y nunca lo estaré. ¡ El siguiente!
Hayır, hasta değilim.
No, no es eso.
- Babs, hasta değilim.
No estoy enfermo.
- Bunlar sana bir şeyler hatırlatıyor mu? - Emin değilim.
Pero dime todo lo que dije, hasta la última palabra.
Şu anda konuşmanın faydası yok bunun için konuşmaya hazır değilim, en azından ben hazır olana kadar.
Bueno, realmente es una conversación inútil. Es que no estoy lista para hablar de ello todavía, hasta que sepa que estoy lista para contártelo.
Dikkatini çekti mi çekmedi mi emin değilim ama bu zaman kadar savaş aleyhimize gelişiyor.
Bien, quizás se haya dado cuenta o no... pero el caso es que hasta ahora estábamos perdiendo la guerra.
O kadar kötü değilim.Yarına kadar beklerim.
No soy ruin. Tiene hasta mañana.
Hasta filan değilim.
No le pasa nada a mi mente.
Çeyizimi güvenli bir şekilde alana kadar evli bir kadın değilim.
Hasta que no tenga mi ajuar conmigo, no seré una mujer casada.
Ben de alim değilim, ama her şey ortada değil mi?
Yo no soy más que un hombre normal, pero sólo hay que contar hasta tres. Uno :
Ben doktor değilim ama bana çok hasta görünüyor.
No Lo sé, no soy médico, pero parece muy enferma.
Hasta olan o. Ben değilim.
Es él quien tiene el ataque, no yo.
Ben mangırları har vurup harman savuran, sonrada bir don bir gömlek kalanlardan değilim..
Yo no soy uno de esos tipos Que cuando tienen dinero, .. lo gastan todo en el juego y pierden hasta la camiseta.
Ben kötü biri değilim, ona daha fazla sevgi verdim..
Jamás me pongo desagradable, sino más bien afectuoso, hasta grotesco.
Onun kanından tek bir kişinin bile kalmadığını görene kadar Chichén Itzá'nın kralı değilim demektir.
Hasta no saber que no queda ni una gota de sangre viva, no seré Rey de Chichén ltzá.
Hayır, ekselansın değilim. Yarın başpiskopos olana dek ekselansın değilim.
No, no es "Ilustrísima", no seré consagrado Arzobispo hasta mañana.
Tepeden aşağı inebilirim Maxine, ama geriye çıkma konusunda çok emin değilim.
Podría bajar hasta ahí, pero no sé si podré volver a subir.
Ne yazık ki müsahit değilim. Yani bu akşam saat 6'dan önce.
Que no estoy libre... hasta la seis de la tarde.
Evet, tedavisini yapan ben olmadığım için pek emin değilim fakat kafanda ne varsa ona zarar vereceğini sanmıyorum.
Sí, no estaré seguro hasta que le examine a él, claro, pero no creo que lo que está pensando le pueda perjudicar.
Bunu anlamaya ne kadar yakınsam, o kadar da zeki değilim.
Hasta donde puedo darme cuenta, tampoco soy muy listo.
Beni övdün mü yoksa yerdin mi hâlâ anlamış değilim.
Hasta ahora no puedo comprender, ustedes me alababan o me reñían.
Bu yüzden çok az olsa da kendimi sorumlu hissetmiyor değilim.
Y hasta ahí, sólo hasta ahí.... me siento responsable.
Ben hasta değilim!
¡ No estoy enfermo!
O programda değilim. Bu 5. program, benim sıram 8. programda.
Éste es el episodio 5, yo no salgo hasta el 8.
'Dul Wardh'dediği halde kızgın değilim.
Hasta Carroll me dice "La Viuda de Wardh".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]