English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ K ] / Kaçmaya çalıştı

Kaçmaya çalıştı traducir español

730 traducción paralela
Kaçmaya çalıştın, değil mi?
Trataste de escaparte, ¿ no?
Aptal herif bataklıktan kaçmaya çalıştı.
Ese idiota intentó escapar a través de los pantanos en mitad de la niebla.
Bir saçak altından diğerine koştum. Yağmurdan kaçmaya çalıştım.
Entrar y salir de los portales, tratando de no mojarme.
- Bugün kaçmaya çalıştı.
- Hoy trato de escapar.
Gemiden kaçmaya çalıştı.
Trató de fugarse.
Demek kaçmaya çalıştın?
¿ Te querías fugar?
Bu herif kaçmaya çalıştı.
El socio intento escapar.
Mahkum kaçmaya çalıştı ben de icabına baktım.
El prisionero intentó escapar y tuve que... ocuparme de él.
Hastalarımdan yarısı gerçekten kaçmaya çalıştıkları için hasta.
Mis pacientes enferman por huir de la realidad.
Neden kaçmaya çalıştın?
- ¿ Por qué has intentado huir?
O gece kaçmaya çalıştı.
Trató de marcharse aquella noche.
Kaçmaya çalıştım.
Él cerro la puerta.
İlk olarak Meksika'da ondan kaçmaya çalıştım.
La primera vez en Méjico, huí de esa idea.
Osceolalar kaçmaya çalıştılar.
Los osceolas se escapaban.
Evet. Ama Robert'le evlendikten sonra niye ondan kaçmaya çalıştım?
Sí, pero después de que me casé con Robert ¿ por qué quise huir de él?
Sen bundan kaçmaya çalıştın.
Trataste de escaparte de eso.
Kaçmaya çalıştım ama beni yakaladı ve boğmaya çalıştı.
Quise escapar pero me agarraron por el cuello e intentaron asfixiarme.
Kaçmaya çalıştılar, ama yakalandılar.
- Sí. Intentaron huir, pero les cogieron.
- Onlardan kaçmaya çalıştım.
- Viré para evitar una colisión.
Kaçmaya çalıştım.
Traté de correr.
- Kaçmaya çalıştılar. İki kere.
- Han intentado escaparse dos veces.
Benden kaçmaya çalıştı.
Trató de huir.
Kaçmaya çalıştı ve atladı. Hepsi bu.
Intento escaparse y salto.
O arabasıyla kaçmaya çalıştı fakat fazla uzaklaşamadı
Él se escapó en su auto, pero no por mucho tiempo.
Jean Valjean iki defa daha kaçmaya çalıştı sonunda serbest bırakıldığında...
¡ Prended la mecha! ¡ Cuidado los de allá abajo!
O sokaklardan kaçmaya çalıştı...
Trató de escapar de esas calles...
O sokaklardan o dar sokaklardan aşağı kaçmaya çalıştığında, binaların arasından her yerden geldiler.
Cuando trataba de escapar de esas calles entre las callejuelas, y los edificios aparecieron de todas partes.
Kaçmaya çalıştı ama motoru raylara takıldı ve düştü.
Intentó escapar. Pero se le enganchó la bici y se cayó.
Jandarmalar durmalarını söyledi ama haydutlar kaçmaya çalıştılar.
Los soldados dieron el alto, y ellos intentaron escapar.
Kaçmaya çalıştım, ama- - O burada.
Traté de escaparme, pero- - Está aquí.
- Kaçmaya çalıştı, onlar da vurdu.
- Intentó escapar y le hirieron.
Kaçmaya çalıştı... ama Lord Gilbert'in askerleri onu yakaladı ve... lordun gözü önünde onu öldürdüler.
Intentaba escapar... pero los soldados de Lord Gilbert lo atraparon... y, en presencia de Su Señoría, lo mataron.
Hiç kimse kaç tane kızılderilinin kaçmaya çalıştığını sormuyordu.
Nadie preguntaba cuántos indios habían escapado.
Fırsatları olduğu sürece hepsi kaçmaya çalıştı.
Y siempre que podían hacerlo corrían.
Seni gördüğümde neden kaçmaya çalıştığımı sanıyorsun?
¿ Por qué cree que huí cuando lo vi?
Neden kaçmaya çalıştınız?
Has tratado de escapar. Por qué?
Kaçmaya çalıştın, değil mi?
¿ Tratabas de escapar?
İnsanları tanımayı başaramayanlar, hayatlarının tehlikede olduğuna inanarak kaçmaya çalıştılar.
Las víctimas no reconocen a la gente y están convencidos de estar en peligro, por lo que buscan un modo de escapar.
İnsanları tanımayı başaramayanlar, hayatlarının tehlikede olduğuna inanarak kaçmaya çalıştılar.
Las víctimas no reconocen a la gente y están convencidas de estar en peligro, por lo que buscan un modo de escapar.
- Kaçmaya çalıştı.
- Ha intentado escapar.
Benden kaçmaya çalıştığını biliyorum.
Sé que intentáis escapar.
- Kaçmaya çalıştı.
- Intentó escapar.
Kaçmaya çalıştı.
Ella trató de irse y yo la detuve.
- Virgil kendi kaçmaya çalıştı!
. Virgil trató de escapar solo!
Kendini asmayı denedi. Kaçmaya çalıştı.
Quería ahorcarse e intentó huir.
Ama kaçmaya çalıştığın sırada kazara kapıların arasına sıkışıp kaldın.
que entró ahí y la atacó. Pero cuándo trató de escapar quedó accidentalmente atrapado.
Birbirimizden kaçmaya çalıştık ama hiç yararı olmadı. Öyleyse neden güçlerimizi birleştirmeyelim ki?
Hicimos lo posible por evitarnos, pero como todo nos reunía, acabamos juntos.
O sokaklardan kaçmaya mı çalıştı?
¿ Trató de escapar de esas calles?
Alt katta annenle tartışmıştı ve annen kaçmaya çalışmıştı.
Soy tu cuando vivías con tu madre en un apartamento.
Kaçmaya mı çalıştınız?
Ajeeeeeeeeeeeeeeeemmmmm! Habeís intentado escapar?
Kaçmaya falan çalıştığım yok.
Yo no me voy a evadir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]