English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ S ] / Sadece bu gece

Sadece bu gece traducir español

876 traducción paralela
Sadece bu gece pek eğlenceli geçmeyecek.
Pero esta noche no será muy divertida.
- Sadece bu gece değil, her gece.
- No es esta noche, son todas.
Sadece bu gece kısa bir dönüş yapacak.
Esta noche se dará una última vuelta.
Sadece bu gece giymesine izin verdim.
Se la presté para esta noche.
- Sadece bu gece.
- Sólo esta noche.
Sadece bu gece dansa sensiz gitme düşüncesi...
Es que pensar que iré a ese baile sin ti esta noche -
Neyse sadece bu gece için.
De todos modos, es sólo por una noche.
Sadece bu gece için.
Vestida para la ocasión.
Sadece bu gece.
Sólo esta noche.
Şimdilik sadece bu gece için kayıt yaptım.
La registraré sólo por esta noche.
Sadece bu gece için.
Sólo por esta noche.
Beş yıl öncesinde Tricaud sadece tokat yemek isteyen bu garip palyaçoyu işe almıştı. Şimdiyse her gece büyük bir gururla yediği tokatları ve attığı kahkahaları sayıyordu.
Cinco años antes, Tricaud había contratado a este extraño payaso que deseaba ser abofeteado - y ahora cada noche narraba con orgullo sus bofetadas y risas.
# Sadece bu gece yarısı şarkısı #
Sólo con esta canción a medianoche.
Hayır, bu gece sadece seninle dans etmek istiyorum.
Esta noche quería bailar solo contigo
Bu arada Zabel'e söyle, dün gece olanlar sadece ufak bir uyarıydı.
Por cierto, si ves a Zabel dile que la persecución de anoche fue sólo un aviso.
Bu gece sadece kendimizi temsil edelim.
Hoy sólo representémonos a nosotros mismos.
Bu gece buraya sadece boğayla kapışmak için gelmedim.
No vine aquí sólo para pelear con un toro.
Gazeteyi bu gece sadece dört kez baştan değiştirdiniz, o kadar.
- ¿ Perdido? Sólo ha cambiado cuatro veces el contenido del periódico.
Bu gece sadece kasko işini yapalım.
Arreglemos el seguro de los automóviles.
Bu gece gazeteyi vermedi, sadece okudu.
Esta noche no me lo dio. Solo me lo leyó
Yani bu gece sadece ikimizin bilmesini tercih ederim.
Es que prefiero que sólo lo sepamos nosotros esta noche.
Bu gece hiç ağlama sesi duyulmadı, sadece sıcaklık ve güzel koku vardı.
No hubo sollozos esta noche, sólo calor y perfume.
Çünkü ertesi gece... Ralph King korkunç bir biçimde öldü fakat bu sadece bir başlangıçtı.
Aquello no tenía ninguna gracia ya que a la noche siguiente Ralph King moriría de una forma horrible.
Bu gece sadece bize ait.
Esta noche es sólo nuestra.
Bu gece, sende daha önce sadece bir kere gördüğüm o coşkuyla dans et.
Quiero que esta noche bailes con el mismo éxtasis - con el que te vi una vez antes.
Konuşmak istemiyorum. Sadece bilmek istiyorum. Bu gece mi... evet mi hayır mı?
¡ Sólo quiero saber si será esta noche, sí o no!
Dün gece birkaç dakika kendine gelebildi bu sabah da sadece bir kaç saniye.
Anoche estuvo consciente dos minutos y unos pocos segundos esta mañana.
O yüzden bu gece ay doğarken, kızım inciyi alan kişiyi saray bahçesinde koruması olmadan bekleyecek. Yanında sadece nedimeleri olacak.
Que el afortunado comparezca esta noche en el jardín de palacio donde la princesa le esperará sin la guardia y con sus damas.
Hayır efendim, bu gece sadece tek bir boş yer var.
No. Esta noche sólo una, señor.
Karıma da söyledim, o bana sadece çok sinirli olduğunu söyledi ama yine de endişeliydim ve bu gece daha da kötü göründün.
Mi mujer dice que no es nada. Pero a mí me tienes preocupado. Y esta noche pareces estar peor que nunca.
Yeni bir anlaşmamız var, bir sürü heyecan yaşadık ve bu gece kasabaya gidiyoruz, sadece ikimiz.
Tienes un contrato nuevo, nos hemos divertido, y vamos a salir esta noche, solos tú y yo.
Bu andan itibaren sadece otel ve gece kulübü var.
A partir de ahora sólo habrá hoteles y cabarets.
Seni bu gece tiyatroya girerken gördüğümde, ben... Bu ne berbat bir şey diye düşündüm. Orada yalnız olan sadece ikimiz vardık.
Cuando te vi entrar en el cine he pensado lo injusto que era, que los dos estemos solos.
Bu gece sadece seninle dans edeceğim.
Esta noche no bailaré contigo.
Ama bu gece sadece sen ve ben variz.
Pero esta noche sólo estamos tu y yo.
Bu sadece bir gece.
Sólo es una noche.
Sadece bizimle kalacağınız için değil... bu gece yemekte sizin sayenizde Victor'un da sofrada olmasına sevindim.
No sólo me alegra porque esté con nosotros, es que además... su presencia ha asegurado la asistencia de Víctor a la cena de esta noche.
Bunu inkâr etmek gerçeği inkâr etmek olur. Bu gece sizinle sadece gerçekleri konuşacağım.
Negar esto sería negar la verdad y... esta noche sólo les diré la verdad.
Bu gece buraya sadece gerçekleri konuşmak için geldiğinizi söylediniz.
Dijo que vino esta noche sólo para decir la verdad.
Şimdi, buraya bak, bu sadece geçen gece oldu.
Esto pasó hace dos noches.
Sadece bana anlatmakla kalmamış, bu gece bütün kasabaya yaymış.
No sólo me lo dijo, lo divulgó por todo el pueblo esta noche.
Bu gece sadece bir kişi alabiliyorlar.
Atenderán sólo a uno esta noche.
Saygıdeğer bir adam ama bu gece sadece takılıyor.
Es un hombre respetable, Pero esta noche, solo esta bromeando.
Bu saatte sadece gece kulüpleri açık olur.
A estas horas sólo hay salas de fiesta.
Sadece bir dolar arttırdım ve bu gece bunu rahatlıkla karşılayabilirsin.
Solo he subido un pavo. Esta noche podéis pagarlo. El licor es legal.
Bu gece Sadece sen varsın bu gece
Esta noche, esta noche sólo existes tú,
Bu gece sadece durumu anlaman için seninle yakın mesafeden tanışmak istedim.
Bien, esta noche sólo quería acercarme a ti, para hablar.
Bu gece kavga etmeyelim lşığı kıs sadece
No discutamos esta noche Baja las luces
Bu gece, sadece Favraux Bankası'nın 20 yıllık çabalarının doruk noktasına çıkmasını büyümesini ve faaliyetlerini sektörün en çok şubesi olan kurumuna dönüştüren o gerçek adanmışlığı kutlamıyoruz.
Esta noche no sólo estamos celebrando la culminación de veinte años de esfuerzo y real dedicación que permitieron al Banco Favraux prosperar y extender sus actividades a la mayoría de las ramas de la industria.
Bu adam bir hırsız, geçen gece elinde kılıçla bir konağı bastı sadece tek o değil, üç kişi daha vardı.
Este hombre es un ladrón que robó en una posada la otra noche a punta de espada. Y no solo estaba él, había otros tres más.
Ben sadece güzel bir uyku çekmek istiyorum bu gece.
Sólo quiero una buena noche de descanso.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]