English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Ö ] / Öğreneceksiniz

Öğreneceksiniz traducir español

544 traducción paralela
Bunu öğrendiğinizde mest olmayı da öğreneceksiniz.
Cuando uno comprende eso... es cuando llega al éxtasis.
Çok şey öğreneceksiniz.
Le hará mucho bien.
Siz içki kaçakçıları bu yasanın cezası olduğunu öğreneceksiniz.
Un momento. Verán cómo se aplica la ley, contrabandistas.
Hayat daima dilediğimiz gibi güzel bir tablo değil, acı çekmeyide öğreneceksiniz.
No os hará daño saber que la vida no siempre es la imagen bonita que desearíamos que fuera.
Bir gün öğreneceksiniz yüce kralım... insanların saygı duyduğu üç şey vardır :
Un día aprenderéis que el hombre sólo respeta tres cosas :
Biraz zaman alacak, ama çarpıp çarpmayacağını öğreneceksiniz.
Esa gente nos trae frito. Si se quiere sobrevivir, muchachos, la única solución es estarse quietos.
Yapmak zaman alacak ama siz de öğreneceksiniz.
Hace falta experiencia, pero la adquirirás.
Çok yakında öğreneceksiniz.
Pronto sabrás.
- Ayarlamalar yapıldıktan sonra tarihi öğreneceksiniz.
Ya se les comunicará la fecha.
Kendim için. Belli ki öğreneceksiniz de.
Y parece que lo conseguirás.
Bu size ulaşırsa siz beni tanımadan ya da varlığımdan habersizken nasıl sizin olduğumu öğreneceksiniz.
Si esta carta llega a tus manos, verás como fui tuya sin que tú siquiera supieses que existía.
Bizden öğreneceksiniz.
Aprenderán de nosotros.
Kitaptan öğrendiklerinizi hatırlayıp yazılmamış olanları öğreneceksiniz.
Aquí, deben recordar el libro... y aprender mil cosas que no han sido escritas... y que nunca lo serán.
Beyazlar öğrenecekler. Siz de öğreneceksiniz.
Los blancos lo oirán y tú lo oirás.
Son derece kolay. Nasıl yapılacağını öğreneceksiniz şimdi.
Y ahora un poquito más atrás.
Bunu, müvekkilimin yararına olduğu zaman öğreneceksiniz.
Se enterará cuando le sea de utilidad a mi cliente.
Er ya da geç bunu öğreneceksiniz nasılsa.
Tarde o temprano acabarían por saberlo.
Korkunun ne olduğunu bilmiyorsunuz, ama öğreneceksiniz.
No sabéis qué es el miedo, pero lo veréis.
Birazdan bunun sebebini öğreneceksiniz.
A partir de ahora, sabréis por qué.
Benim herşeyimi kabul edeceksiniz ve beni böyle sevmeyi öğreneceksiniz.
Por eso harás lo que yo diga y aprenderás a apreciarlo.
Yakında öğreneceksiniz.
Ya te enterarás.
Bayan Laughton hakkında daha çok şey öğreneceksiniz... Sponsorumuzun, yapımı adına bu kısa ama yürekten methiyesinden hemen sonra.
Conocerán más sobre la Srta. Laughton... después de que nuestro patrocinador haga esta corta... pero efusiva apología... de su producto.
Eğer şans benden yana olursa, hiç birşeyin düşündüğünüz kadar değişmediğini öğreneceksiniz.
Si tengo suerte, descubrirá que las cosas no han cambiado tanto como pensaba.
Korkarım bir sonraki gösterimimize kadar bekleyecek ve Kontu kimin öldürdüğü hakkında çok daha fazla şey öğreneceksiniz.
Deberán esperar al siguiente programa... para averiguar algo más sobre quién mató al conde.
Mahkumun, 56 yaşındaki Emily French'le nasıl dostluk kurduğunu öğreneceksiniz.
Ustedes oirán cómo el acusado conoció a la Sra. Emily French, una mujer de 56 años.
Öğreneceksiniz.
Ya sabrá.
Öğreneceksiniz memur bey, öğreneceksiniz.
Lo sabrá, agente, lo sabrá. ¿ Mr.
Babamla nasıl bir şey planladınız bilmiyorum ama benimle pazarlık edilmeyeceğini öğreneceksiniz.
No sé qué arreglos haya hecho con mi padre... pero verá que yo no acepté ningún trato.
Kendi içkinizin parasını ödemeyi öğreneceksiniz çocuklar.
Aprended a pagaros vuestros propios gastos.
Kısa süre sonra aynaya bakmadan giyinmeyi öğreneceksiniz.
Pronto aprenderán a vestirse sin espejos.
Yarın burada cemaatimizi yöneten Kutsal Kural hakkında... çalışmaya başladığımızda öğreneceksiniz... ilk şartlardan birisi sessizlik kuralıdır.
Como aprenderán mañana cuando estudiemos la Regla Santa que gobierna nuestra vida en la comunidad una de las primeras condiciones es la regla del silencio.
Küçük düşmenizin derecesine göre içinizde ne kadar gurur kaldığını öğreneceksiniz.
El grado de humillación les dirá cuanto orgullo está vivo aún en Uds.
Otoritenin kimde olduğunu öğreneceksiniz!
Para que aprendan lo que es la autoridad.
Zamanı gelince öğreneceksiniz, bayan Preston... sizi öldürmeden hemen önce.
Ya va a enterarse cuando sea el momento, Sra. Preston... justo antes de que la mate
Yağlanacaksınız, yıkanacaksınız, vücudunuza masaj yapılacak... kafanızı kullanmayı öğreneceksiniz.
Se os bañará, aceitará... afeitará y masajeará. También aprenderéis a usar la cabeza.
Basın toplantısında tüm detayları öğreneceksiniz.
Se le darán todos los detalles en la rueda de prensa.
Bunu kendiniz öğreneceksiniz.
Eso lo descubrirás por ti mismo.
Bertrand's gibi saygın bir kafe'de çalışıyorsan... tepsi tutmayı öğreneceksiniz sol elin usta olacak...
En un café respetable como Bertrande, ahora verás. Se lleva en la mano izquierda, plana, y un poco hacia atrás.
Benimle her şeyi, hile olmadan öğreneceksiniz.
Conmigo, lo sabrán todo sin engaños.
Kendinize güvenmeyi öğreneceksiniz, ve bizler kendimize güvenmeye devam edeceğiz. Ve sonra bir parça güven olacak...
Confiad en vosotros y nosotros confiaremos en nosotros
- Nasıl öğreneceksiniz?
- ¿ Cómo lo averiguan?
Hazır olduğumda öğreneceksiniz, bunu için hiç endişeniz olmasın.
Lo sabrán cuando llegue el momento Eso no le importa a usted..
Bir dakika içinde kimliğini öğreneceksiniz.
Sabrá su identidad enseguida.
Sabah uyandığınızda Morphoton hakkında her şeyi öğreneceksiniz.
Cuando despertéis por la mañana, aprenderéis todo sobre Morphoton.
Yakında öğreneceksiniz.
Pronto lo sabrá.
Bu işte uzun süredir çalışmıyorsunuz. Ama öğreneceksiniz.
No lleva mucho en esto, pero aprenderá, hijo mío.
Beni onurlandırıyorsunuz Peder. Her şeyi öğreneceksiniz.
Me honráis, Padre, y lo sabréis todo.
Ne zaman öğreneceksiniz taraf tutmayı?
¿ Cuándo aprenderán a tomar partido?
- Ne zaman öğreneceksiniz desteklemeyi?
¿ Cuándo aprenderán a rebelarse?
-... çölde, karlarda... - Ne zaman öğreneceksiniz desteklemeyi?
¿ Cuándo aprenderán a rebelarse?
- Öğreneceksiniz.
- Ya Io verá.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]