English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Bile

Bile traducir francés

203,522 traducción paralela
Bugün geldiğini bile bilmiyordum.
Je ne savais même pas qu'elle serait là aujourd'hui.
Parodit kanalı bile kesmiş olabilir.
Ça pourrait avoir sectionné son canal parotidien.
Mahkeme bile olmayacak.
Il n'y a pas de procès.
Arizona ile eski arkadaş olduk bile.
Arizona et moi sommes déjà de vieilles amies.
Evet, ayağında kangren oluşmuş bile.
Son pied a déjà développé une gangrène.
Girdik bile.
Nous y sommes.
Bir tanesi bile.
Pas une personne.
Tırmanma duvarı ve film gecesi bile var.
Et ils ont des murs d'escalade et passent même des films la nuit.
Her zaman, tökezlese bile emniyette olacağını biliyordu.
Il a toujours su qu'en cas de besoin, il avait de la sécurité.
Yeni bir böbrek alacağını bile bilmiyordum.
Je ne savais même pas qu'il allait avoir un nouveau rein.
Steril alanın dışına çıktım bile.
Je ne suis plus dans l'environnement stérile.
Evi bile yok. Sence dişçisi var mıdır? Bilmiyorum.
Elle n'a pas de maison, tu penses qu'elle a un dentiste?
Yanlış yönettiğini düşünsem bile mi?
Même si je pense que vous faites une erreur?
Kendini bu kadar beğenmesi için yeterince tecrübesi bile yok.
Elle n'a pas l'expérience pour être aussi suffisante.
Öğrencilerini önemsiyorsun. Belki de benden bile fazla.
Tu fais attention aux internes plus que ce que tu ne devrais.
Dünya Sağlık Enstitüsü'nü saymadık bile.
Sans parler de la Worldwide Health Initiative.
Ses tellerini bile göremiyorum.
Je ne peux même pas voir ses cordes vocales.
Dediklerinin bir kelimesini bile anlamadım ama daha fazlasını duymak isterim.
Je n'ai rien compris de ce que tu as dit, mais j'aimerais que tu en dises plus.
Minnick'in programı iyi olsa bile, ikinizin programı uygulamaya sokarken bu kurumun geçmişine ve Dr. Webber'a hiç saygı göstermemeniz kabul edilemez.
Même si le programme de Minnick était bon, la façon dont vous deux avait mis en place cette chose ne respecte pas l'histoire de cette institution, et ne respecte pas le Dr Webber.
Sana bakınca bile aklıma olanlar geliyor.
C'est tout ce à quoi je penserai quand je te regarderai.
Ameliyatın yararı olmayabilir ama ümitsiz vaka olsa bile en azından denemiş oluruz.
La chirurgie pourrait ne pas aider, mais on peut essayer, évidemment, même si c'est une cause perdue.
Bugün buraya gelmen bile gerekmiyordu.
T'étais même pas censée être là aujourd'hui.
Artık kahve istiyor muyum onu bile bilmiyorum.
Je veux même plus de café.
Bazı günler sürücü koltuğuna geçmek bile zor oluyor.
Parfois, j'arrive même pas à prendre la place du conducteur.
İçeri bile girmiyor.
Il entre même pas.
Suç saat 7'de gerçekleşecek olsa bile.
Il s'agit d'un crime qui se déroulera à 19h, de toute manière.
- Doğru bile olsa kapana kısıldık.
- Même si c'est vrai, on est coincé.
- Hiç de bile. - Belki de Bay Dincon'un işine geliyordur.
Enfin, peut-être celui de M. Dincon,
Kapa o çeneni ve tek bir kelime bile etme.
Taisez-vous! Pas un mot de plus.
Cabe'in ameliyathaneye girmesi bile üç saati bulur.
Il faut trois heures avant que Cabe soit dans la salle d'opération!
Patron, o zehir gelse bile, eğer Cabe'in gerçek dünyaya geri dönüşü sırasında organlarını koruyacak olan hidrojen sülfürü bulamazsak hala sıçtık demektir.
Même avec ce venin, si nous n'avons pas le sulfure d'hydrogène pour protéger ses organes avant de le réintégrer dans le monde réel, nous sommes baisés.
Tamam, test sürüşü için yeter de artar bile.
Tant pour le test.
Yani onu ısıtmaya başlamak zorundayız ama ufak bir pıhtı bile onu öldürür.
On doit commencer à le réchauffer, mais même un tout petit caillot peut le tuer.
Anlıyorum, ama müşteri asabileşti bile.
C'est compris, mais le client est déjà énervé.
Ben olmadan ise 7-Eleven'deki bir tezgâhtarın bile sahte olduğunu anlayabileceğini banknotlar basarsınız.
Et sans moi, vous allez imprimer des billets que même un employé au 7-Eleven pourrait repérer.
Civelekleştiğinin farkına bile varmadım.
Je n'avais aucune idée que vous vous sentiez fringant. Tais-toi, idiot.
- Neden diye sormak bile istemiyorum.
Je ne vais même pas demander pourquoi.
Kötü haberse neler döndüğünün farkında bile değiliz.
Mauvaise nouvelle : On a aucune idée de ce qu'il se passe
Biz baygın haldeyken sadece bir saatlik yolculuk yaptığımız halde dört saat uçtuğumuza inandırmak için saatimi bile yeniden programlamışlar. - Neden bunları yapsınlar ki?
Quand nous étions inconscients, ils ont même reprogrammé ma montre pour nous faire penser que nous avons volé pendant 4 heures, quand ils nous ont juste conduit pendant une heure.
Norteguaylılar burada bulunmuş olsalar bile, gideli çok olmuş.
Si les Nordguayans étaient ici, ils sont partis depuis longtemps.
- Farkında bile olmadınız.
Tu n'as pas idée.
Seni Scorpion'la birlikte gördüklerinden bahsetmiyorum bile. Adreslerimiz kayıtlı.
Sans oublier qu'ils t'ont vue avec Scorpion.
Bu adamlar üstümüze iki kez ateş açtılar bile.
Notre adresse est dans l'annuaire.
Tüneller boyunca su tazyikiyle sürüklenmiş bile olsa bir insanı tutacak... -... güçte güvenlik ağları kurduk. - Oldukça fazla önlem alıyorsunuz.
On a installé des filets de sécurité partout dans le tunnel, assez solide pour arrêter quelqu'un même s'il est propulsé par un jaillissement d'eau.
Scorpioncular büyümesini yavaşlatmaya çalışıyorlar ama ara yarısı kadar bile kapanırsa orayı hemen ter ediyorsun.
Ces gars de Scorpion essayent de le ralentir, mais une fois qu'ils réduisent de moitié le trou, tu sors tout de suite.
Açıklasak bile, büyük ihtimalle anlamayacaktın.
Si on vous l'expliquait, vous ne comprendriez pas.
Dur tahmin edeyim, Walt'a yardım çok iyi gitmedi? - Daha kötü bile yapmış olabilirim.
Laisse moi deviner, ça ne s'est pas bien passer quand il a aidé Walt?
Joe, bir milimetre bile hareket etme, yoksa silo... -... seninle birlikte subatana düşecek!
Joe, ne bouge pas d'un centimètre ou le silo va tomber dans le trou et toi avec!
Şu anda ise bebeğim bile olmayabilir ya da karım.
Ou une femme.
Listede bile değil.
Comment?
Buradaki zemin zayıflamış bile.
Le sol est déjà fragile ici.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]