English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ D ] / Daha fazla dayanamam

Daha fazla dayanamam traducir francés

103 traducción paralela
Bu şekilde parçalanmaya daha fazla dayanamam.
Je ne souffre plus d'être déchirée comme ça.
Daha fazla dayanamam.
C'est au-dessus de mes forces.
Daha fazla dayanamam!
J'en peux plus, Tony!
Daha fazla dayanamam.
Miles, je ne peux pas continuer.
Eğer yakında bir şeyler olmazsa, buradan kurtulamazsak, buna daha fazla dayanamam.
S'il n'arrive pas quelque chose bientôt... Si on ne part pas d'ici... Je n'en peux plus de tout?
Merhamet lütfen, bana zarar vermeyin, daha fazla dayanamam!
Pitié... ah, ah, pitié... Je n'en peux plus. Assez, assez, pitié.
Artık buna daha fazla dayanamam...
" Je ne peux plus continuer de la sorte.
Ben daha fazla dayanamam!
Je peux plus me retenir!
Daha fazla dayanamam!
Pas par plaisir!
Yalnız başıma daha fazla dayanamam.
Je n'y arrive plus tout seul.
Tek başıma daha fazla dayanamam. Hadi. Gidelim.
Je ne peux plus y arriver seul.
Buna daha fazla dayanamam.
Je ne peux plus supporter çà...
Çavuş daha fazla dayanamamış.
Le sous-off a pas supporté.
Buna daha fazla dayanamam.
J'en peux plus.
Pekala, daha fazla dayanamam, aşağılık!
Tu n'es qu'un traître!
Daha fazla dayanamam.
Je n'en peux plus.
Seni uyarıyorum,... daha fazla dayanamam.
Je te préviens, je suis au bout du rouleau.
Bu berbat otellere daha fazla dayanamam.
Je ne supporte plus ces hôtels minables.
Artik daha fazla dayanamam.
J'en ai assez.
Daha fazla dayanamam.
Pas un de plus.
Kalbi daha fazla dayanamamış.
Son cœur a lâché.
Ancak Mason'ın Norman Maine'i buna daha fazla dayanamamıştı.
- Encore une... - Ça suffit, j'ai dit.
Daha fazla dayanamam.
Je n'en ai plus pour longtemps.
Soğuğa daha fazla dayanamam.
Je ne supporte plus le froid.
Buna daha fazla dayanamam. Bekârlıktan sıkıldım. - Beni sayma.
J'en ai assez d'être célibataire, je vais me sortir de là.
Daha fazla dayanamam.
Je ne survivrai pas.
Acıya daha fazla dayanamamış.
Il ne supportait plus la douleur.
Bu hapishaneye artık daha fazla dayanamam. Ne babamın vaazlarına ne işe ne de Pedro'nun gözünün sürekli üzerimde olmasına.
Je ne supporte plus cette prison, je ne supporte plus les sermons du père, ni le travail, ni le regard de Pedro sur tout ce que je fais.
- Buna daha fazla dayanamam.
- Je ne vais pas pouvoir. - Quoi?
Buna daha fazla dayanamam.
Je veux sortir Mr. sérieusement.
Hayır. Bu saçmalığa daha fazla dayanamam.
Ras le bol de ces conneries.
Buna daha fazla dayanamam.
Je ne peux plus le supporter.
Daha fazla dayanamam!
Assez. Ça suffit.
- Onu karşıma oturttum. - Buna daha fazla dayanamam dedim.
Je lui dis que je n'en peux plus, qu'il m'en faut plus.
Ayrıca, o kabusları görmeye daha fazla dayanamam.
En plus, j'arrête pas de faire des cauchemars.
Bilmiyorum. Ama buna daha fazla dayanamam.
Je ne peux plus supporter cette situation.
Artık buna daha fazla dayanamam.
Je ne peux plus me battre.
Ben de daha fazla dayanamam.
Moi non plus. Coupe Ie filin!
Ben daha fazla dayanamam.
Je n'en peux plus.
Jonathan, Adolph beni kilitleyecek. Daha fazla dayanamam.
Jonathan, Adolph va me faire enfermer, je n'en peux plus.
Yukarıdan bana bağırıyor. Daha fazla dayanamam.
Il me crie dessus, j'en peux plus.
- Çabuk ol tatlım.Kiki ve ben bu sıcağa daha fazla dayanamam.
Faites vite, chérie. Kiki et moi, on ne supporte pas cette chaleur.
Albert, buna daha fazla dayanamam.
Albert, je ne vais pas tenir longtemps.
Buna daha fazla dayanamam.
Cette fois, j'en peux plus.
Daha fazla dayanamam.
Je n'en peux plus, Sandu.
Sana daha fazla dayanamam.
Non.
Daha fazla dayanamam!
Ça pue vraiment trop.
Senin de gelmeni istiyorum. Çünkü bu katliama daha fazla dayanamam.
Toute cette tuerie, c'est trop pour moi.
Oh, Daha fazla bu baskıya ve merakıma dayanamam.
- Sapristi! Rex?
Daha fazla acıya dayanamam.
Je souffre le martyr!
Bu gece daha fazla sürprize dayanamam.
J'ai eu assez de surprises pour ce soir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]