English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ D ] / Dışarı gelin

Dışarı gelin traducir francés

112 traducción paralela
Dışarı gelin, ateşi başlatmışlar bile.
Venez! Le feu a déjà été lancé.
Yüzbaşı Butler, buraya dışarı gelin, lütfen!
Capitaine, descendez ici!
Dışarı gelin.
Sortez.
Dışarı gelin.
Venez.
Çocuklar dışarı gelin.
Les enfants, venez voir dehors.
Dışarı gelin beyler.
Allez les gars.
Benimle dışarı gelin, Bay Rose.
Sortez avec moi M. Rose.
Pekala çocuklar, dışarı gelin.
Allons, les enfants, venez dehors.
Ah So. dışarı gelin ve çay servisi yapın.
Venez nous servir du thé.
Kahvaltınızı bitirin ve günlük cezanız için dışarı gelin.
Finissez votre petit-déjeuner et sortez pour votre punition quotidienne.
Hemen dışarı gelin.
On va s'expliquer dehors!
- Dışarı gelin.
- vous venez dehors.
Haydi. Haydi dışarı gelin.
Allez, sortez!
Hepiniz dışarı gelin! Bahçede bir şey var.
Il y a un truc dans le jardin.
Dışarı gelin, hemen!
Tout le monde dehors!
Hey! Dışarı gelin, çabuk!
Venez dehors, dépêchez-vous!
Dışarı gelin!
Venez!
- Çocuklar! Çocuklar, dışarı gelin!
- Les enfants, venez ici!
— acele edin, dışarı gelin!
- Vite, tous dehors!
- Şu kutuları dışarıya götürün ve geri gelin. - Elbette, efendim.
Emmenez ces caisses et revenez.
Dışarı gelin!
Sortez!
Dışarı gelin.
Il y a quelque chose.
- Tony dışarıya çıktı! Gelin.
- Tonik est déjà sorti...
Dışarı çıkın ve kendinize birini bulun ve akşam bana gelin. Oturup birbirimizi ısırırız.
Trouver votre gars, ensuite venez chez moi, et nous mangerons ensemble
- Dışarıda valizimin içinde. - Haydi. Gelecekseniz gelin, gidiyorum.
Dépêchez-vous, je suis en retard.
Dışarıya gelin, yorgunum.
Sortez, je suis fatigué.
Tamam o halde herkes dışarı çıksın! Gelin haydi.
Alors pour tout le monde, dehors.
Gelin, bu tehlikeli ve şeytani eseri yakından inceleyelim uysal kadın tenine sarılıp sarmalanmış bu yeni türü...
Examinons cette nouvelle création maligne et dangereuse sous l'aspect d'un corps féminin...
Kilisedesiniz diye bizi hor görüyorsunuz! Fakat gelin bize katılın, dışarıda mezerlıktayız.
Tu te moques de nous dans ta chapelle... mais viens donc au cimetière.
Haklarından gelin ve dışarı çıkın! Duymuyor musunuz beni?
P'tits gars, cuisez-les et sortez!
Eğer şikâyetiniz olursa bana gelin. Dışarıdaki birilerinin size yardım edebileceğini sanmayın.
si vous avez à vous plaindre, venez me voir!
Dışarı bir gelin de azıcık konuşalım.
Sortez de votre cachette. Il faut qu'on parle.
Adam hâlâ dışarıda bir yerde. Hemen odama gelin.
Il y a un fou là-dehors, je veux qu'on me l'amène.
Hadi dışarı çıkın ve beni ziyarete gelin.
Allez, venez me voir au poste d'approvisionnement Bonner.
Bir şikayetiniz olursa bana gelin, sizi kapı dışarı edeyim.
Pour les réclamations, venez et vous aurez mon pied au cul!
Gelin, bunu bana dışarıda anlatırsınız.
- On va dehors.
İçeri gelin. Size bir kahve ikram edecektim, Ama bizim kız dışarı çıkmış.
Je vous offrirais bien un café, mais ma secrétaire est sortie.
Ama isterseniz yoldaşlarınızı dışarıda bırakıp tek başınıza gelin.
Alors laissez vos camarades dehors et venez seul chez nous.
Woodward, benimle gelin, size dışarıda ihtiyacım var.
Allons-y, Woodward. J'ai besoin de toi ici.
dışarıda onun fikirlerini bulmalıyız gelin 182 00 : 10 : 05,137 - - 00 : 10 : 06,434 biliyormusun hikayenin sonunda o nerde?
Au travail
Gelin dışarı.
Venez dehors.
İçeri gelin. Böyle bir günde nasıl dışarı çıkarsınız?
Qu'est-ce qui se passe?
- Bir satış için dışarıdayız lütfen mesaj bırakın. Daha iyisi, buraya gelin ve bu güzellerden birini kapıp kaçın. - Her zaman kahvemiz mevcuttur.
On est occupé à faire une vente, laissez un message ou venez nous voler une de ces merveilles, il y a toujours du café,
Dışarıya gelin, size söyleyeceğim. O yıldızı görüyor musunuz? İşte anneniz o.
C'était une note si fascinante, que tous les rats sortirent des maisons pour suivre le musicien.
Dışarı gelin, millet.
Ce que tu racontes n'a pas de sens. Calmez-vous, les gars!
Dışarı gelin top oynayalım.
Venez jouer au football.
Gelin podyumdan geriye doğru yürüdü, ve kapıdan dışarı çıktı.
Le future mariée remonte l'allée et sort de l'église!
Hepinizden bir sarılma ve öpücük istiyorum. Gelin bakalım!
Je veux embrasser chacun d'entre vous, venez tous là!
Tamam. Malzemelerinizi alın ve dışarıda yanıma gelin.
Allez, prenez vos affaires, et on se retrouve dehors.
Sparrow, Stas ve Ryaba, ayaklarından tutun ve onu dışarı atın. Bende elimden geldiğince yardım edicem. Pinochet, Chugun, Gioconda, siz benimle gelin.
Moineau, Stas and Riaba, vous les prenez par les jambes et vous les poussez Pinochet, Chougoun, La Joconde Vous venez avec moi.
Ama gelin görün ki partilerde kavga etmeden duramıyor. Çık dışarı.
- Ludo est le prototype du mec cool, mais en soirée, il peut pas s'empêcher de se battre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]