English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ K ] / Kaçacak yer yok

Kaçacak yer yok traducir francés

109 traducción paralela
Saklanacak yer yok, kaçacak yer yok. Ben hariç.
Pas de salut... en dehors de moi.
Kaçacak yer yok!
Vite!
Hiçbir yere kaçmayacağız. Kaçacak yer yok.
On s'échappera de nulle part car on a nulle part où aller!
Bu lanet olası vadide kaçacak yer yok! Burada avazım çıktığı kadar bağırıyorum!
Il n'y a nulle part, absolument nulle part, dans cette vallée oubliée de Dieu.
- Kaçacak yer yok!
- Pas d'échappatoire!
Ama tren gelirse kaçacak yer yok.
Si un train arrive, on n'a nulle part où aller. Si.
Sana söylüyorum, kaçacak yer yok.
{ \ fs72 \ b0 \ cHFFFFFF } Je t'ai dit qu'il n'y avait aucune issue de secours.
Japonya o kadar küçük ki, kaçacak yer yok!
Ce pays est trop petit, sans espoir!
Kaçacak yer yok.
Il n'y a nulle part où m'enfuir.
Kaçacak yer yok!
Il n'y a pas d'issue.
- Kaçacak yer yok diyorum sana.
- Pas d'issue, je te dis.
Kaçacak yer yok.
On ne peut pas fuir.
Kaçacak yer yok!
Vous ne pouvez aller nulle part!
O tarafta kaçacak yer yok.
Il n'y a nulle part où aller.
Her yer birbirinin aynı ve kaçacak yer yok! Eninde sonunda bizi yakalayacaklar!
Retournons nous battre.
Bu savaşta kaçacak yer yok.
Sur les champs de bataille, on ne négocie rien.
Kaçacak yer yok.
Tu n'as plus d'issue.
Kaçacak yer yok.
T'as nulle part où aller.
Yenlo'dan kaçacak yer yok.
Je ne suis en sécurité nulle part.
Kaçacak yer yok. Bitti.
Tu ne peux plus aller nul part, c'est fini.
Vazgeç, kaçacak yer yok...
C'est fini. Tu ne peux plus aller nulle part.
Arka tarafta kaçacak yer yok.
Il n'y a pas d'issue par là.
Kaçacak yer yok şimdi seni küçük şom ağızlı.
Tu ne peux plus fuir, petit malin.
Orada kaçacak yer yok.
Il n'y a pas d'issue.
Evet, evet. Kaçacak yer yok bebek, saklanacak yer de yok.
Regarde où tu en es : pas moyen de fuir, pas moyen de te cacher.
Canlarını kurtarmak için son çare olarak o gaddar soğuğa yöneliyorlar, Red Nehri'nden başka kaçacak yer yok.
Une dernière course pour la vie. Dans le cruel froid hivernal, leur seule chance était la rivière Rouge.
Bitti, Jared. Kaçacak yer yok.
Vous ne pouvez aller nulle part.
Kaçacak yer yok!
Il n'y a plus d'issue possible!
Kaçacak yer yok.
Il n'y a nul part où aller.
Kaçacak yer yok.
Il n'y a nulle part où courir.
Kaçacak yer yok, Fog.
Vous ne pouvez pas vous échapper.
- Kaçacak yer yok!
- Mais où?
Kaçacak yer yok!
Il n'y a pas d'issue!
- Ama kaçacak başka yer yok.
Mais il n'y pas d'autre issue
Her yer evlerle dolacak. Evet, kaçacak hiçbir yer yok.
- Ils vont bâtir des maisons?
Komsomol'un kapılarında kaçacak yer yok!
Rappelle tes hommes ici!
Kaçmanın anlamı yok, efendim. Kaçacak bir yer yok.
Rien ne sert de courir, il n'y a pas d'issue.
Kaçacak bir yer yok.
Tu ne peux fuir nulle part.
Kaçacak Hiçbir Yer Yok, Martha and The Vandellas.
"Nowhere To Run To", par Martha and the Vandellas.
- Kaçacak hiç bir yer yok.
- Toute fuite sera vaine.
Kaçacak hiçbir yer yok. Şimdi dönün ve ellerinizi yere koyun.
Vous n'irez pas plus loin. Retournez-vous lentement, mettez vos mains au sol.
Kaçacak bir yer yok.
Je vais le regretter! C'était un dialogue difficile à dire.
Orada kaçacak bir yer yok, küçük hanım.
Il n'y a pas de fuite possible, jeune dame.
Bence sen öleceksin - burada kaçacak başka yer yok
je suis prêt.. Il n'ya pas d'objectif edeler
Kaçacak hiçbir yer yok
Tu es coincée.
Buradan öte kaçacak, saklanacak yer yok.
Il n'y a pas d'échappatoire ici, nulle part où se cacher.
Kaçacak yer yok.
Plus d'échappatoire.
Kaçacak bir yer yok.
Il n'y a aucun refuge.
Kaçacak bir yer yok, Jennifer.
Il n'y a nulle part où aller, Jennifer.
Kaçacak bir yer yok ki.
Il n'y a nulle part où aller.
Kaçacak bir yer yok, Bay Kent.
Vous ne pouvez aller nulle part, M. Kent.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]