Ne halt ediyorsun sen traducir francés
569 traducción paralela
Ne halt ediyorsun sen?
Que fabriques-tu?
Orada sinsice dolaşıp ne halt ediyorsun sen?
Pourquoi vous glissez-vous toujours ici sans vous annoncer?
- Ne halt ediyorsun sen?
- Qu'avez-vous donc!
Ne halt ediyorsun sen be, arabayi park mi ettin?
Qu'est-ce qui t'a pris de te garer?
Ne halt ediyorsun sen?
Qu'est-ce qui te trotte dans la tête?
Ne halt ediyorsun sen? Dikkat!
Qu'est-ce que vous faites?
Ne halt ediyorsun sen şimdi?
Où étais-tu passé encore?
- Ne halt ediyorsun sen burada?
- Qu " est-ce que tu fous ici?
Hey Bird, ne halt ediyorsun sen dostum?
Bird, qu'est-ce que tu fais, vieux?
Ne halt ediyorsun sen?
Qu'est-ce que tu fous?
- Ne halt ediyorsun sen?
- Qu'est-ce que tu fous?
Ne halt ediyorsun sen?
Qu'est-ce que vous foutez?
Ne halt ediyorsun sen?
Que cherchez-vous donc?
Ne halt ediyorsun sen?
Mais bon sang, qu'est-ce qui te prends?
Ne halt ediyorsun sen?
Qu'est-ce que tu fabriques?
Larry, burada ne halt ediyorsun sen?
- Qu'est-ce que tu fiches ici?
Ne halt ediyorsun sen?
Tu fais quoi, là?
Ne halt ediyorsun sen be?
Qu'est-ce que tu fous?
Worf, ne halt ediyorsun sen?
Worf, mais qu'est-ce que vous faites?
Ne halt ediyorsun sen?
À quoi tu joues?
- Ne halt ediyorsun sen?
Qu'est-ce que vous foutez?
- Sutyenimle ne halt ediyorsun sen? - Düşündüğün gibi değil.
- Qu'est-ce qu'il fout là?
Ne halt ediyorsun sen? Döşemeyi yenilemeleri gerekecek.
Qu'est-ce que tu fais?
Sen ne halt ediyorsun Shannon?
Qu'est-ce que tu fabriques?
Sen ne halt ediyorsun burada?
Qu'est-ce que tu fous ici?
Sen ne halt ediyorsun?
Mais qu'est-ce que vous faites?
- Pamela sen ne halt ediyorsun?
Pamela, qu'est-ce que tu fabriques?
Yok, aslında demek istediği "sen burada ne halt ediyorsun?"
- Il se demande ce que tu fous là.
- Sen ne halt ediyorsun?
Qu'est-ce que tu fabriques?
- Asıl sen ne halt ediyorsun?
- Et toi. qu " est-ce que tu fous ici?
Sen burada ne halt ediyorsun?
Qu'est-ce que tu fous là?
- Sen ne halt ediyorsun hala burada?
- Qu'est-ce tu fais encore ici?
Harry, sen ne halt ediyorsun öyle?
Que fais-tu, bon sang?
Richards, sen ne halt ediyorsun?
Richards, tu fais quoi bordel?
Ne halt ediyorsun sen?
Qu'est-ce que tu fais?
Richards, sen ne halt ediyorsun?
Richards, tu fais quoi?
Sen ne halt ediyorsun?
Qui êtes-vous?
- Sen ne halt ediyorsun?
- Qu'est-ce que tu fais?
Asıl sen burada ne halt ediyorsun?
Et toi, qu'est-ce que tu fous ici?
Sen ne halt ediyorsun?
Ce soir.
Larry, sen burada ne halt ediyorsun?
Larry, mais qu'est-ce que tu fais donc?
Dil! Sen burada ne halt ediyorsun?
Qu'est-ce que tu fous?
Sen ne halt ediyorsun orada?
Bordel, qu'est-ce que tu fous!
Sen ne halt ediyorsun?
Qu'est-ce que tu fais, merde?
Sen ne halt ediyorsun?
- Qu'est-ce que vous fabriquez?
Sen ne halt ediyorsun?
Qu'est-ce que tu fabriques?
Sen ne halt ediyorsun?
Qu'est-ce que tu fous?
- Sen ne halt ediyorsun?
Vous faites quoi?
- Sen ne halt ediyorsun?
- Que fais-tu?
Sen ne halt ediyorsun, Frank?
Qu'est-ce que tu fous?
- Sen ne halt ediyorsun burada?
- Et toi, alors?
ne halt 17
ne halt ediyorsun 118
ne halt ettiğini sanıyorsun 20
ne haber 496
ne halin varsa gör 24
ne hayat ama 21
ne harika 121
ne haber dostum 17
ne hakkında 676
ne hakla 18
ne halt ediyorsun 118
ne halt ettiğini sanıyorsun 20
ne haber 496
ne halin varsa gör 24
ne hayat ama 21
ne harika 121
ne haber dostum 17
ne hakkında 676
ne hakla 18