Pan traducir francés

Pan?

Pam?

Yani, önümüzdeki beş gün temize çıkarsam, Pan Lisesi'yle olan maça yetişebilirim.

Si je suis innocenté, je jouerai le match de Penn High.

Pan Lisesi mi?

Penn High?

Anlayacağın, birini halletmek için silahı kafasına dayarsın ve "bam" diye bitirirsin.

Pour buter un enculé, tu lui mets un flingue sur la tête, tu dis "pan" et il y passe.

Bilirsin, Ben, asla takdir ettiğim benzerliği daha önce elekten geçirmeye inanmadım.

Je n'avais effectivement jamais noté la ressemblance avec Pan.

Boom, boom, boom.

Pan, pan, pan.

1960'lar Pan-Am hostes çantası.

Un sac d'hôtesse de l'air de la Pan Am de 1960.

- Pat! - Ne yapıyorsun?

Pan.

Pan Lisesi'nden İnternet manyağı çocuklardı ama tatlı inek tarzı değil de sinsi ve tuhaftılar.

Mais ils étaient à Pan High. Et pas le genre matheux boutonneux, plutôt le genre bizarre...

Tahtayı tutarken başka tarafa bakıyormuş Çivi tabancası ateş alıyor, ve bam!

Il tenait une planche en regardant ailleurs, quand le pistolet à clou est parti. Pan!

Hayır ben sadece biraz barut patlatacağız ve sonra gözleme yemeye gideceğiz sanmıştım.

Je pensais faire pan pan et aller manger des pancakes.

O yüzden eğer bu anıları yeniden yaşarsak bu gece romantik olur diye düşündüm.

Alors. J'ai pensé que ce soir serait romantique, si je réécrivais un pan de cette histoire.

- Veya, Cennifer klinikten döndü ve Marianne'i evde buldu. Ya da her kimse. Evine yerleşmiş, uyuşturucularını kullanıyor, onun parasını harcıyordu.

Ou Gennifer est rentrée de sa cure pour trouver Marianne, ou Mlle X, vivant chez elle, prenant ses drogues, dépensant son argent, et pan.

- Pan Pipe Moods mu?

- Pan Pipe Moods?

Volvo'nun standart konfigürasyonunda klima ve Pan Pipe Moods mu var?

La clim et Pan Pipe Moods de série sur une Volvo?

Moo goo gai pan!

Moo goo gai pan!

Geldi, beni uyandırdı evlenme teklif etti, beni papaza sürükledi ve pat diye evlendik.

Elle est venue me réveiller. Elle me pose la question, elle m'a traîné jusqu'au prêtre et pan, on était mariés.,

Sağ eliyle ceketini taşıyor.

Il tient le pan de sa veste avec sa main droite

romantizmin son parçası da hayatınızdan çıkmıştı.

Le dernier pan d'idylle quitte votre vie.

Adı Ben Lo Pan.

Le vieil handicapé c'est Ben Lo Pan.

Ban Lo Pan'in limuzinini takip ediyor.

Elle suit la limousine de Ben Lo Pan.

Onlar geldiğinden ikisinden biri veya ikisi de ölmüş olurlar.

Le temps qu'ils arrivent, Mei-Ling ou Ben Lo Pan pourraient être morts, ou les deux.

Bu Ben Lo Pan'ın yerinin zemin katı.

Voici le plan d'architecte de Ben Lo Pan.

Lo Pan'in özel güvenlik ordusu var.

Lo Pan à une armée privée de gardes du corps.

Pen Lo Pan gidiyor.

Ben Lo Pan se fait la malle.

- "La-pan". Çok lezizdir.

"Lapin", il est délicieux.

İyi. Pastanın "P" si. Hayır.

Très bien, "P" comme "Pan", non, "Panavision".

O İngiliz değil ama Peter Pan gibi giyinmiş.

Il n'est pas anglais, mais il fait Peter Pan.

Ben Peter Pan değilim.

Je ne suis pas Peter Pan.

Çünkü ben Peter Pan'ı gördüm ama sen aynen jimnastikçi Cathy Rigby gibi giyinmişsin.

Parce que j'ai vu Peter Pan, et tu es habillé exactement comme Cathy Rigby.

Sen Thor olmuşsun.

Peter Pan.

- Ben Peter Pan'ım.

- Je suis Peter Pan.

1967'de Pan Am Oyunları'nda altın madalya alan, şimdi de Manitoba Spor Şöhretler Müzesi üyesi olan ablam Janet.

Ma sœur Janet, médaille d'or aux Jeux panaméricains de 1967, aujourd'hui gloire sportive du Manitoba.

Pan America, Coca-Cola,

Pan Am, Coca-Cola,

Bunun getirecegi hayat tarzini hayal edebiliyor musun? Pan America gibi firmalarla calsmanin mesela?

Vous imaginez le niveau qu'il faut pour s'occuper de la Pan Am?

Pan America.

Pan Am.

Pan America mi?

Pan Am?

Pan-Am. McCann-Erickson ajansinin degil ki.

Ils ne sont pas chez McCann-Erickson.

Pan Am.'i duyunca Londra'da hosteslerle hayal edersin kendini.

Tu entends Pan Am et tu imagines Londres, volant vers le Dorchester avec 3 hôtesses de l'air.

Alçıpan asmışlarsa devirdim.

S'ils posaient des murs, je les faisais tomber.

Biz buna Peter-Pan sendromu diyoruz.

On appelle ça le syndrome de Peter Pan.

Peki ne yapabiliriz.? Bilirsin Peter durumu.

Qu'est-ce que je dois faire, façon Peter Pan?

Bahriye Kışlası olayı, daha sonra Kenya'daki büyükelçilik. Pan Am 103 olayı var, USS Cole olayı var, Oklahoma City olayı var, 1993 yılındaki Dünya

Il y a eu le vol n ° 103 de la PanAm, il y a eu le USS Cole, il y a eu Oklahoma City, il y a eu le World Trade Center en 1993.

Pan flüt ustası.

Le maître de la flûte de pan.

Onu burada vurdu.

Elle marche, et puis... pan, il lui tire dessus juste ici.

Evet, evet, geliyorum.

Comida para el bebe. Si. Pan, leche.

Belki de bacağından.

- Pan!

Eğer çamaşır odasındaki alçıpanı bitireceksen işe koyulsan iyi olur.

Richard, tu ferais mieux d'y aller.

Peter Pan. Bu çok şirin.

C'est trop mignon.

Pan Ghetman...

On fait affaire.

" Silah sesi gibiydi, bam-bam-bam.

On aurait dit des coups de feu, pan-pan-pan!