English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ S ] / Söylemene gerek yok

Söylemene gerek yok traducir francés

696 traducción paralela
Bana söylemene gerek yok. Zaten biliyorum bunu. O zaman biliyormuş gibi davran.
Comme tu as grandi dans les quartiers réservés, ta façon de penser est déformée.
Piccadilly'ye kadar gittiğini ablana söylemene gerek yok.
Ne dis pas à ta soeur que tu vas jusqu'à Piccadilly.
Bana söylemene gerek yok.
Inutile de me le dire.
Derisinin imitasyon olduğunu söylemene gerek yok. Ben zaten biliyorum.
Je sais bien que c'est du simili-cuir!
Altı ay önce söylediklerimi bana tekrar söylemene gerek yok.
Tu n'as pas besoin de me dire ce que je te repete depuis six mois.
Ona bir şey söylemene gerek yok, biliyor.
Il est au courant. Vous le lui avez dit?
Ve evlenmeyeceksin de bana daha fazla yalan söylemene gerek yok.
Soit, mais tu n'as pas... à me mentir non plus.
Bir şey söylemene gerek yok.
Vous ne pouvez rien ajouter.
- Yalan söylemene gerek yok.
Ne mens pas.
O ölüyor, söylemene gerek yok.
Il se meurt, inutile de me le dire.
Hiç söylemene gerek yok.
Ne me dites rien.
Söylemene gerek yok. Ben söyleyebilirim.
Non, je vais te le dire.
Öyle abartarak söylemene gerek yok.
N'en fais pas une montagne.
Olacakları söylemene gerek yok.
J'ai pas besoin que tu me fasses un dessin.
Tanrı aşkına sevgilim. Bunu söylemene gerek yok.
C'est inutile de me le dire, mon chou!
Bir şey söylemene gerek yok, başını sallasan yeter.
Tu n'as pas à parler. Fais juste un signe.
Tod... onu bana söylemene gerek yok.
- Vous ne devriez pas dire cela.
Başka bir şey söylemene gerek yok.
N'en dis pas davantage!
Başka bir şey söylemene gerek yok.
Ne m'en dis pas davantage.
Yalan söylemene gerek yok.
Plus besoin de mentir.
Söylemene gerek yok.
Ne me dites pas qui vous êtes.
İstemediğini biliyorum. Söylemene gerek yok.
Je le sais bien, Clint.
Bunu söylemene gerek yok baba.
Il était inutile de me dire cela.
- Söylemene gerek yok.
- Tu n'as pas à le dire.
Bunu bana söylemene gerek yok. Mesela şu borç.
Comme si je ne le savais pas!
Tamam söylemene gerek yok!
Ne vous fatiguez pas.
Bize dikkatli olmamızı söylemene gerek yok.
Inutile de vous dire d'être prudents.
Kimden yana olduğunu söylemene gerek yok.
On le sait, de quel côté tu te ranges!
Rütbemi söylemene gerek yok. Ayyaş General Flatford,... bu ismi bana kızılderili savaşında vermişti.
Le vieux soûlaud de général Flatford me l'a donné dans la guerre des Choctaw.
Bana iki defa söylemene gerek yok!
J'accepte l'invitation!
- Gerçekten bunu bana söylemene gerek yok!
Vous dites... il n'est pas utile que vous me le disiez, vraiment!
Söylemene gerek yok.
Inutile de me le dire.
Yapımcının adını söylemene gerek yok.
Inutile de me dire le nom du producteur.
Söylemene gerek yok.
Inutile de me dire ça à moi.
- Bir şey söylemene gerek yok.
T'es pas obligé de parler.
Ne zaman gideceğimi söylemene gerek yok.
Pas besoin de me le dire. Je déciderai seule.
Söylemene gerek yok...
Ne me dites pas...
Başka bir şey söylemene gerek yok. Merhaba baba!
Vous ne pouvez rien me dire de plus.
Hiçbir şey söylemene gerek yok.
Ne me réponds pas.
Hepsi buysa bana gelmemi söylemene gerek yok. Gitme.
Je vais calmer ce chien.
- Ona her şeyi söylemene gerek yok.
Inutile de lui avouer le reste.
- Söylemene bile gerek yok.
Comptez sur moi.
Söylemene gerek yok.
Inutile. Je sais.
- Bana hiçbir şey söylemene gerek yok.
- Non.
Başka bir şey söylemene gerek yok.
- Ellie, tu es...
Söylemene gerek yok.
Je sais.
Söylemene bile gerek yok.
Cela va sans dire.
Hayır, söylemene bile gerek yok.
Vous n'aurez même pas à me le dire.
Bir şey söylemene gerek yok.
Ne dis rien.
- Bunu söylemene gerek yok.
- Ne vous justifiez pas.
- Söylemene bile gerek yok.
- Pas besoin de me faire prier.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]