English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Ö ] / Öyle sanıyorum

Öyle sanıyorum traducir francés

695 traducción paralela
Hoşlanmak? Evet. En azından, öyle sanıyorum.
je pense que oui.
- Öyle sanıyorum.
Je pense.
Öyle sanıyorum ama bilimin kiliseye yardım etmesine herhangi bir itirazınız olmaz.
Je l'avoue. Mais empêcherez-vous la science d'aider l'Eglise?
"Ben de öyle sanıyorum..." "... çünkü tüm eğitimimizi aldık... "
" Je pense comme lui car on ne nous a pas entraînés
Öyle sanıyorum.
Je crois.
Ben öyle sanıyorum ki bu ticari nedenlerdendi.
Moi qui croyais que vous le faisiez pour l'argent...
Öyle sanıyorum ki...
Á mon avis...
Oradaysa ki, öyle sanıyorum kolay olur.
S'il est là où je pense ce sera facile.
Öyle sanıyorum.
Je suppose.
- Öyle sanıyorum. - Dizginler artık senin elinde mi?
Alors, tu diriges la galère?
En azından ben öyle sanıyorum.
Du moins, je le crois.
Öyle sanıyorum, safım ya!
Vu que je suis un homme exceptionnel, sans doute.
- Öyle sanıyorum.
- Je suppose.
Öyle sanıyorum.
Je crois bien.
- Evet. En azından öyle sanıyorum.
Enfin, je crois.
- Herkes burada mı? - Öyle sanıyorum.
- Tout le monde est là?
Öyle sanıyorum ki ; hasarı onarırlarken bize birkaç yüz metre kürek çektirecekler.
On va s'éloigner sur les canots pendant qu'ils réparent le navire.
Öyle sanıyorum.
Je ne pense pas.
Buraya gelme nedenlerinden biri de bu değil mi? Öyle sanıyorum.
C'est ce qui vous a attirée ici?
Doğru anladıysam, ki öyle sanıyorum, Eyalet Polisi'ni arayacaksın.
Si je ne m'abuse, vous voulez la police.
Öyle sanıyorum ki, evlenince beni görmek istemeyeceksin?
Tu ne voudras plus me voir?
En azından öyle sanıyorum.
Du moins, je le pense.
- Koştuğunu söyledi. En azından ben öyle sanıyorum.
- Il a dit avoir couru.
Öyle sanıyorum, hatırlanacak herhangi özel bir detay varsa.
Je le pense, à condition que ces détails existent.
Öyle sanıyorum ki... Son bir sigara için hâlâ vaktim var.
Je pense que j'ai le temps... pour une dernière cigarette.
Ama öyle sanıyorum ki senin tarzını yakalayacaktır, Ace.
Elle comprendra vite où vous voulez en venir.
Öyle sanıyorum. Muhtemelen bunun süslü bir ismi vardır.
probablement, elle prend certains tranquilisants.
Öyle sanıyorum.
Les autres le verront?
Diğerlerinden daha iyisini yapacağımı sanmıyorum. Fakat öyle sanıyorum ki bizler sık sık insanların zekasını hafife alıyoruz.
Je ne suis pas plus convaincant qu'un autre, mais je crois... qu'on sous-estime souvent les gens.
Öyle sanıyorum ki, birbirimize söyleyeceklerimiz daha bitmedi.
Nous devrions nous en dire plus, non? Oui, ce serait naturel, mais...
Ben de öyle sanıyorum.
Non, tu as raison.
- Evet, öyle sanıyorum.
- Je crois que oui.
- Öyle sanıyorum.
- J'imagine, oui.
- Öyle sanıyorum, efendim.
- Je pense que oui.
Öyle sanıyorum.
Je le suppose.
Şimdi elinizde tuttuğunuz dümen, yani öyle sanıyorum...
Le manche que vous tenez, je suppose...
Öyle sanıyorum ki sadece zaman geçiriyor.
Il paraît tuer le temps.
Öyle olduğunu sanıyorum.
Je pense, oui.
Sanırım öyle yapıyorum.
J'imagine.
Öyle mi? Sanırım hafife alıyorum.
Non, je suppose que je trouve ça normal.
Bir uçurumun kenarındaymışım gibi hissettiğimi hatırlıyorum. Sanırım Alec de öyle hissediyordu.
J'eus l'impression d'être au bord d'un précipice.
- Evet, anne! Onun öyle isteyeceğini sanıyorum.
Je pense que oui.
Öyle olabileceklerini sanıyorum.
Ils pourraient l'être.
Evet... ben de... öyle sanıyorum.
Oui... je trouve aussi.
Öyle olduğunu sanıyorum, umuyorum.
Je le crois. Je l'espère.
Ama öyle sanılmasına ihtiyacım var. Öyle olması için de çabalıyorum.
Mais j'ai besoin qu'on y croit pour essayer de le devenir.
Evet, öyle sanıyorum.
Probablement.
Öyle sanıyorum.
Je crois que oui.
Öyle sanıyorum.
Je le crois.
Öyle yapıyorum sanırım. İstersen, kendin bak.
Attention, regardez ce que vous faites, voulez-vous?
Evet, sanıyorum öyle olacak.
Je ne sais pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]