English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ N ] / Neleri

Neleri traducir portugués

833 traducción paralela
Jerry sana yaptıklarının karşılığında neleri feda etmen gerekeceğini anlattı mı?
O Jerry mencionou algo sobre o que terias que sacrificar por este negócio?
Ona o elbiseyi almak için neleri feda ettim.
Fiz um grande sacrifício para comprar o vestido. Todos esse sacrifícios que... Tenha calma, senhora.
Neleri kullanamayacağımızdan haberim olsun.
Avisa-me quais os números que podemos usar.
Benim neleri yitirdiğimi görmemi sağladı.
Fez-me perceber o quanto tenho perdido.
- Neleri?
- Os quê?
# Ve asla hayal edemezsin neleri saklayabileğine #
" Jamais se pode sonhar Tudo que podem esconder...
Neleri hayal ettiğini göstersin sizlere.
Permitam que lhes mostre o que tem andado a sonhar.
Neleri?
As quê?
Hayır kibirlim. Neleri elde edemeyeceğini görmen içindi.
Não, meu pomposo, foi para que saibas o que não terás.
- Sana karşı neleri var?
- Com o que lhe manipulam?
- Sihirli kameran neleri çekiyor? - İnsanları.
- O que vê a sua câmara mágica?
Neleri özlediğini bana anlatmıştın.
Disseste que era do que sentias mais falta.
- Neleri var?
- Que arma têm eles?
- Mazril'de neleri var?
- Que têm os turcos em Mazril?
Neyin tehlikede olduğunu, neleri kaybedeceğini anladığını.
Que compreendia claramente o que estava em jogo, o que perderia.
Yanıma neleri alabilirim?
Que posso levar comigo?
Bunun neleri etkileyebileceğinin farkında mısınız?
Está ciente das consequências desse acto?
Sen bana ; neleri seversin, nelerden hoşlanırsın anlat sonra da ben sana anlatayım.
Vais dizer-me o que amas, aquilo que sentes falta e eu farei o mesmo.
Yani devrinin çağdaş ressamları, mesela Pissarro, Manet veya Renoir neleri resmediyorsa, aynen onları filme çekmiş. Neler çekmiş peki?
Ou seja, ele filmava exactamente as mesmas coisas que pintavam os pintores contemporâneos da sua época, pessoas como Picasso, Manet e Renoir.
Mareşal ne söyledi... Mareşal neleri başardı...
O MARECHAL DISSE...
Bu neleri içeriyor?
Que tarefas estão envolvidas?
Neleri ısırır ki?
O que o atrairia?
Söyleyecek neleri var?
- O que tem ele a dizer? - Nada.
Bizim için saklı neleri var merak ediyorum.
Que surpresas é que ele nos reserva ainda?
Ve sen de bilim uğruna onları, parçalıyor, organlarını çıkarıyor ve karşılaştırmalar yapıyordun. Neleri?
A bem da ciência, dissecou, extraíu e comparou estatísticamente...
ne düşündüğün... neleri... düşlediğin...
O que você pensa... O que você... sonha...
Bu meslek ve neleri kapsadığı hakkında bir bilgim yok...
Não sei como funciona esse negócio...
Neleri seversin?
- Do que gostas?
Bana bu sevginin neleri içermesi gerektiğini sordu.
E depois ele pergunta-me em que deve consistir esse amor.
Yani eğer maymunları izlerseniz ve onların neleri yemediğini öğrenirseniz oldukça güvende olurdunuz.
Se os observarmos e não comermos o que eles evitam, estamos seguros.
Bilmek isteyeceğin neleri bildiğimi sanıyorsun?
O que é que achas que sei que tu gostasses de saber?
İnanılmaz, insanlar neleri atıyorlar!
Sabeis? É incrível a maneira como as pessoas se desfazem das coisas.
- Sende neleri var?
- O que tem dela?
Denize ne zaman ve nerden açıldığını, ilk rotasını da biliyoruz, fakat nerede buluşacaklarını ve daha Neleri değiştireceklerini bilmiyoruz.
Sabemos quando e donde ele largou amarras, conhecemos o curso original, mas não sabemos onde se encontram e o que ainda vão alterar.
Neleri?
O que?
Pekâlâ, bakalım neleri varmış!
Vou ver o que há por aqui.
- Nedir bu? Neleri var?
- O que é... o que é que eles têm?
Başka neleri kontrol ettin?
E que mais é que pesquisaste?
- Neleri varsa hepsini!
- Tudo o que tinham.
Neleri kayıt ediyor?
O que o ativa?
Öğretmenleri bile neleri başaracağı hakkında spekülasyonlar yapıyorlardı.
Ate os professores de Nathan especuIavam qual seria sua profissao.
Neleri mesela?
Tais como?
Hayır, kadını cezbeden şey güçtür, bir erkeğin gücü de aklındadır, erkeğin yapabilecekleri de neler yaratıp neleri kontrolü altına alacağına bağlıdır.
Não, uma mulher é atraída pelo poder, e o poder de um homem na sua cabeça o que um homem pode fazer, o que pode criar e controlar.
Hükümetin teçhizatından neleri Nootsack halkına hibe ettiğimizi bilmeme gerçekten imkân yoktu.
Eu não tinha maneira de saber exatamente que apetrechos do departamento estávamos a doar ao povo de Nootsack.
Pekala, bakalım burada neleri varmış.
Vejamos o que eles têm aqui...
Biliyorum, ama baban ve arkadaşları orada toplanıp hayatta neleri kaçırdıklarını konuşurlar.
Eu sei, mas é onde ele e os amigos gostam de ficar, a falar de tudo o que poderiam ter sido. Portanto, não deve demorar.
Ama başka neleri var ki? Beyin?
Inteligência?
Tam olarak ona neleri ulaştırıyordun?
Que lhe tem passado exactamente?
- Neleri mesela?
- O senhor é divorciado?
- Neleri?
- As quê?
Şimdi, James Barclay'in neleri yapabildiğini biliyorsunuz.
Agora, já sabe do que era capaz James Barclay. Bem, acontece que a coluna do General Neill já estava a caminho de Bhurtee para a rendição.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]