A little further traduction Turc
641 traduction parallèle
You go a little further and say, "Who stole the painting?"
Daha sonra bir adım daha atarsınız :
A little further.
Evet, sola doğru.
Just a little further.
Biraz daha dön.
Do you mind going up a little further?
Biraz daha yukarı çıkmanda bir mahsur var mı? Bayan da izlemek istiyor da.
A little further?
- Biraz itelim mi? - Evet.
Only a little further.
Az ileride aşkım.
Down here a little further.
Orada, biraz daha uzakta.
Turnoff for the beach is just a little further down the road.
Plaja inen yol hemen şurdan biraz aşağıda.
Don't stop scratching, over a little further.
Kaşımayı bırakma, biraz daha aşağıya. - Cinayet mi?
If these women are such a bad influence, why don't you go a little further and make the town elders put the women out of business? Check.
Eğer bu kadınlar bu kadar kötü bir etkiye sahipse, neden biraz daha ileri gidip... kasabanın yaşlılarından kadınların işine bir son vermelerini istemiyorsun?
- Well, I got a little further than he expected.
Bekleyebileceğinden biraz daha fazlasına sahibim.
- A little further back.
- Biraz daha geriye.
A little further forward.
Biraz daha ileri koy.
Stand a little further along the bar.
Sen bir müddet barda dur.
A little further on.
Biraz daha.
Now let us probe a little further.
Şimdi araştırmayı derinleştirelim.
Maybe I should've started looking back into the record a little further.
Belki dönüp siciline biraz daha bakmağa başlamalıyım.
A little further.
Biraz daha.
Well, shall we drive on a little further?
Biraz daha ileri gidelim mi?
Come on, just a little further.
Ha gayret! Az daha dayan.
A little further.
- Az kaldı.
Just a little further.
Biraz daha ileride.
How about the leg a little further forward?
Bacağını biraz öne uzatmaya ne dersin?
A little further.
Biraz daha ilerle.
As the money comes in, a little further to the right than when you first knew me.
Para söz konusu olduğunda... beni ilk tanıdığın zamankinden biraz daha sağdayım.
Negative, until I can get a little further on these tests.
Bu testlerden bir sonuç almadan yapamam.
Let's go a little further.
İlerlemeye devam edelim, yukarıya bir bakalım.
We drive on a little further until we get to Bubuski....
Bubuski'ye varana kadar biraz daha yol aldık.
Miss, step a little further back, will you?
Bayan, biraz geri gidin?
Slowly, well... go a little further, lady.
Biraz yana kayın bayan.
Come on a little further, a little further.
Biraz uzaktan, biraz daha.
Let's look a little further.
Daha yakından bakalım.
- Just a little further.
- Azıcık daha ileri gitsek.
I guess we can stretch our budget a little further.
Bütçeyi biraz daha aşabiliriz sanırım.
Just a little further.
Biraz daha.
Just a little further inside, you heathen bastards.
Birazcık daha içeri. Aferin size kafir p... çler!
With other women it can go a little further.
Diğer kadınlarla biraz daha ileri gidebilirim.
If you lie down... a little further back.
Eğer yere uzanırsan.. biraz daha geriye.
A little further down, to the right.
Biraz daha aşağıya, sağa.
And if you can use your imagination a little further, a newer and younger partner for Grace.
Ve eğer hayalgücünüzü biraz daha fazla kullanabilirseniz, Grace için daha yeni ve daha genç bir eş.
Now just place your hand a little further in this, sir, if you will.
Siz sadece elinizi biraz öteye bunun içine koyun, efendim, isterseniz.
There's a main road 28 kilometres from here but the first village is a little further than the main road.
Buradan 28 kilometre uzakta ana yol var. İlk köy ana yoldan biraz ileridedir.
Perhaps only for Frodo to get a little further on his way... while the armies that should be hunting for the Ring... waste their own time destroying us.
Belki sadece Frodo'nun yolunda biraz daha ilerleyebilmesi için. Bu arada bırak Yüzüğün peşinde olması gereken ordular... bizi yok etmeye çalışmakla zaman kaybetsinler.
- Just a little further.
- Birazcık daha gidelim.
Can I come in here a little further, Jeff?
- Yanına gelebilir miyim?
Pull it up a little further here. Fozzie.
Biraz daha ileri git.
We'll get a little bit further from the river.
Nehirden biraz uzaklaşalım.
A little bit further.
Biraz daha ileri.
It's just a little bit further!
Birazcık daha dayan!
- Just a little bit further.
- Biraz daha var.
( American man ) The fog was lifting a little bit in the area where we were, but by about 12 o'clock, we found that we couldn't go any further, that it was just a question of surrendering.
Bulunduğumuz bölgede, sis yavaş yavaş dağılmaya başlamıştı. Fakat öğlen 12 gibi, daha fazla ilerleyemeyeceğimizi anladık ve teslim olup olmamayı tartışmaya başladık.
a little bit more 67
a little bit 790
a little bit of everything 17
a little 1985
a little while ago 61
a little tired 30
a little later 32
a little late 32
a little respect 43
a little while 50
a little bit 790
a little bit of everything 17
a little 1985
a little while ago 61
a little tired 30
a little later 32
a little late 32
a little respect 43
a little while 50