English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ F ] / From the police

From the police traduction Turc

2,525 traduction parallèle
The ones that get away from the police and on to the ferry and back to Corfu are good cars.
Polisten kaçıp feribotla Corfu'ya ulaşanlar, iyi arabalar olacak.
Have you been withholding information from the police?
Polisten bilgi mi sakladın?
We've already had a visit from the police and a hitman.
Şu ana kadar bir polis ve kiralık katil tarafından ziyaret edildik.
It would take a special exemption from the Police Oversight Committee.
Polis Yönetim Kurulu'ndan özel bir muafiyet alınabilir.
You have our statements from the police.
Poliste bizim hakkımızda verdiğin ifade var.
We've had almost no help from the Police. I'm sorry. I didn't know.
Polisten neredeyse hiç yardım almadık.
You graduated from the Police Academy with John Raglan and Gary McCallister.
Polis Akademisinden John Raglan ve Gary McCallister'la birlikte mezun olmuşsunuz.
Or it could be someone from the police department, - didn't like the way this went down.
Ya da polis departmanında bunun gidişatını beğenmeyen biri olabilir.
Come on, innocent people do not run from the police, Pierre.
Yapma, masum insanlar polisten kaçmaz Pierre.
Okay, I want you two to go get the doctored film negative from the police evidence archive.
Pekâlâ, Polis kanıt deposuna gidip üzerinde oynanmış negatifleri almanızı istiyorum.
This building's his own personal fortress hidden from the police.
Bu bina onun polisten saklanmak için kullandığı özel kalesi gibi.
They're from the police department, honey. It's about Daniel.
Onlar polis merkezinden, tatlım.
I'm from the police.
Emniyet'tenim.
How long is it been since the two of us graduated from the police academy, BP?
Aynı polis akademisinden birlikte mezun olduktan sonra ne kadar geçti BP?
When someone misbehaves with your wife or sister and you come seeking help from the police.
Birisi karına veya kızına edepsizlik yapsa ve sen de polise gitsen.
A-are you gentlemen all from the police?
Hepiniz polis misiniz?
Didn't stop you from resigning from the police force, though, did it?
Yine de, siz polislikten istifa edene kadar geri çekmedi, değil mi?
When can I expect to hear from the Superintendent of Police?
Ne zaman polis şefinden bir şeyler duyacağım?
A case from 15 years ago that the police should've solved - had turned into an eternal mystery,
15 yıl önce polisin çözmesi gereken bir vaka sonsuz bir gizeme dönüştü.
Police have refused to comment on reports that Robert Millberry escaped from custody today and is currently at large in the capital.
Robert Millberry'in bugün gözaltından kaçtığı yönündeki raporlar hakkında polis yorum yapmaktan çekindi.
Where I'm from, when the police rolled up, people spit on the ground, mumbled curses under their breath, but to me... they were power and order, everything I wanted.
Polisler geldiği zaman, insanların yere tükürdüğü alttan alttan küfür sarf ettikleri, yerdenim ama bana göre onlar güçlü ve tertipliydiler, benim istediğim her şey bu.
from the Metropolitan Police Department Correspondents Club finished for you live
Emniyet Müdürlüğünden yapılan basın açıklamasını canlı olarak ekranlarınıza getirdik.
The same day yes ah relaxed and quiet village on the same day there were two big events the whole village is a riot winter horse over there then the possibility of committing the crime police determined the accident investigation that the cliff from the winter horse like a swan by the lake close
- Aynı gün mü dediniz? - Evet. O eski huzur dolu, sakin köyümüzde aynı gün iki büyük kaza yaşanınca tüm köy birbirine karıştı.
From our second story classroom window, I could look right down on the Northwest Baltimore Police Station.
2. katta bulunan sınıf penceremizden Kuzeybatı Baltimore Polis Merkezi'ni rahatlıkla görebiliyordum.
There are some things even the police cannot protect you from.
Polisin bile sizi koruyamayacağı bazı şeyler olabilir.
They're bringing in every officer from the Beacon Department, and even State Police.
Beacon Departmanın da ki tüm polisleri götürüyorlar, hatta eyalet polislerini bile.
We have a special alert coming in from the Tampa Police.
Tampa polisinin özel bir uyarısı var.
I can't continue this investigation into the police department from the inside.
Bu soruşturmayı polis departmanının içerisinden sürdüremem.
This is Detective Linden from the Seattle Police Department!
! Ben Seattle Emniyeti'nden Dedektif Linden.
If the Police arrest Ahmed, I will publicly ask for his resignation from the school.
Polis Ahmed'i tutuklarsa herkesin önünde okuldan istifasını isterim.
The state police have banished me from the suite.
Eyalet polisi beni süitten kovdu.
How can our client's website be responsible if the police haven't absolutely concluded - it's from her site?
Eğer polis o siteden olduğunu kesinleştirememişse nasıl olur da müvekkilimizin web sitesi sorumlu olur?
Yeah, well, your record from Haiti says you were thrown off the police force for stealing.
Evet, Haiti'den gelen sabıka kaydına göre hırsızlık yaptığından polislikten atılmışsın.
He's a real-life detective from the Salem Police Department.
Kendisi gerçekten dedektif,... Salem Polis Departmanı'ndan.
Call the police? This is grown from Verd Agra seeds.
Bu, Verd Agra tohumlarıyla yetiştirildi.
Marlon, it's the police. I'm from St Lucia originally.
Güzel ayakkabılı, gizemli kadın kimdi?
I'm not even going to ask where you got that money, but your uncle stole from the Honolulu Police Department, which means he stole from the people of Hawaii, and he's going to have to answer for that.
Parayı nereden bulduğunu bile sormayacağım ama amcan Honolulu Polis Departmanı'ndan para çaldı. Başka bir deyişle, Hawaii halkından para çaldı ve bunun hesabını vermesi gerekecek.
The police will further investigate the homicide to track down the alleged suspects with info from witness. The case occurred at the lounge on the ground floor of hotel...
Olay, otelin zemin katında bulunan oturma salonunda gerçekleşmiştir.
Just police reports, from the gringos.
- Sadece polis raporları, Amerikalılardan.
What a nice text to get from the neighbors. That the police are breaking up a party at my house!
Polisin evimdeki partiyi dağıttığı mesajını bir komşudan almak iyi.
Bio robots may one day roam our blood streams, police our organs, and respond to our internal 911 calls, keeping us free from the threat of disease.
Bir gün bio robotlar damarlarımızda dolaşabilir organlarımızın polisi olur ve 911 çağrılarına cevap vererek bizleri hastalık tehlikelerinden koruyabilirler.
In order to prevent the victims from going to the police, he recorded victim's naked body with a video camera
Kurbanın polise gitmesini önlemek için kurbanın çıplak vücudunu kameraya çekmiş.
From these evidences and Shiva's statement.. .. the police has also found out.. .. that inspector Rakesh Kadam was not guilty.
Bu deliller ve Shiva'nın ifadesi ile polis ayrıca Komiser Kadam'ın suçsuz olduğunu öğrendi.
The Secret Police paid him to drive this truck from Hrodna to Pinsk.
Gizli Polis kamyonu Hrodna'dan Minsk'e götürmesi İçin ona ödeme yapmış.
The money you get from this will go directly to the Secret Police.
Doğruca Gizli Polisin cebine girecek.
Political prisoners on the run from the Secret Police who have charged us with espionage.
Hem de bizi casuslukla suçlayan Gizli polisten kaçan siyasi mahkûmlarız.
The protesters faced brutal attacks from police and security forces, but they held their ground.
Protestocular polis ve güvenlik güçlerinin acımasız saldırılarıyla yüzleştiler.
A uniform from the Las Vegas police department.
Las Vegas polis üniforması.
We didn't even know what had happened, and they was - they come got us from Justin's house, the police did, and they took us up there, and they was like, "Y'all read the paper?"
Ne olduğunu bilmiyorduk. Justin'in evinden bizi polisler aldı. Oraya götürdüklerinde...
Yeah, it was towed from the Palaestra hotel earlier after an incident - - should be a police report.
Bir vukuat sonrası Palaestra Oteli'nden çekilmiş. Polis tutanağı olması lazım.
We'll drive to the police station now and take it from there.
Şimdi seni, karakola götüreceğiz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]