I mean now traduction Turc
4,201 traduction parallèle
I mean now. I need to go pro.
Profesyonel olmaliyim.
I mean now, everything's not fine.
Yani her şey yolunda değil.
No, I mean now.
Şimdi izleyelim diyorum.
But now that you're leaving, I mean, she won't be coming around anymore.
Ama şimdi madem ayrılıyorsun, o zaman artık o gelmeyecektir.
I'm sorry. So I don't mean to be the bearer of bad tidings, but your washing machine has broken now, too.
Üzgünüm.Felaket tellallığı yapmak istemem ama, senin çamaşır makinen de bozuldu, şimdi.
I mean, it's called "Wet Seal" now.
Yani, şimdi ona "Wet Seal" diyorlar.
I mean, I would have figured you'd found somebody by now.
Şu ana kadar birini bulmuş olsaydın nasıl bir şey olduğunu kestirebilirdim.
I mean, unless I did what happened now.
Yani, şu yaşanan olayları ben yapmadıysam.
I mean, not now.
Şu anda yapma bunu.
Yeah. I mean, he was a little angry at first, but now he's in the fourth stage of grieving.
Evet, yani başta biraz kızdı ama şimdi kederin dördüncü evresinde.
Because I love you, and just because shit is fucked up right now doesn't mean you stop trying.
Çünkü seni seviyorum ve sırf bir şeylerin içine sıçtın diye denekmekten pes etmen gerekmez.
Does that mean I might try some of that claret now?
Şimdi bu, "Claret'i" deneyebileceğim anlamına mı geliyor?
I mean, if that's the case, you might as well get out now.
Eğer durum buysa, şimdiden ayrılmalısın.
No, I mean, are you sure that now is the right time?
Demek istediğim bunun doğru zaman olduğuna emin misin?
All that pent-up aggression is now taken out on somebody, and, you know, be as vicious and mean as I can towards anybody to scare'em.
Tüm bastırılmış duygularımın acısını bir başkasından çıkarabilirim. Ayrıca olabiliğince saldırgan olup bunu karşımdakini korkutmak için kullanabilirim.
Now that I got my own place, Maggie, I mean, I'm happy to stop by and pick up the kids any time, have'em stay over.
Artık kendi yerim var, Maggie, yani uğramandan mutlu olacağım ve istediğin zaman çocuklarımı alabileceksin ve yatıya kalabileceksin.
I mean, since we moved in, I've always felt stuff, her, but, I mean, she never hurt anybody, so why now?
Buraya geldiğimizden beri hep bir şeyleri, onu hissetmişimdir ama kimseye zarar vermemişti, değişen ne şimdi?
I have the photos to her degree shown by our wedding and now I know they like us best I mean, after which...
Bizim düğün resimlerini derecelendiriyordu! En doğru kararı veri...
I mean, you've always been, in my opinion, like, our strongest pledge, and now you're talking back.
"Perişan görünüyorsun" mu? Yani sen, bence, bizim en güçlü rehinemizdin. Şimdiyse bize karşı koyuyorsun.
I mean, really? And now you're gonna rip me off!
- Şimdi bana kazık mı atıyorsun?
Yeah, well, that's fine. I mean, you've got Justin now... so I guess you don't really need me that much.
Önemli değil, zaten artık Justin'lesin.
I mean.. Ashley, if you wanna pussy out, now would be opportune.
Ashley eğer korkaklık edip vazgeçeceksen, şimdi tam zamanı.
If you don't let me kill them now, I am quitting, and I mean it!
Onları şimdi öldürmeme izin vermezsen, bu işten çıkarım, ve bunda ciddiyim!
Let's do it now, I mean, what am I waiting for, right?
Şimdi yapalım. Yani, neyi bekliyoruz ki, değil mi?
No, I mean I'm looking at it right now,
Ben halledeceğim. Hayır, şu an ona bakıyorum.
I mean, you've been in the family for 15 years. Even you should have understood by now that I'm not your father.
Yani, 15 yıldır bu ailedesin, şimdiye dek baban olmadığımı anlaman gerekirdi.
I mean, we're fours now, but a couple drinks from now... we might be sixes.
Yani, şimdi dörtlüğüz ama birkaç içki sonra... Altılık olabiliriz.
I mean, what if I did shoot you? Right now.
Yani, ya şu anda, seni vurursam?
I mean, first I'm freaked that we killed them, and now I'm pissed that they robbed us.
Önce onları öldürdük diye ödüm koptu, şimdi de bizi soydular diye çok sinirliyim.
I mean, right now, it's not the right time, but I could sort of... Hey, sweetheart.
Şu anda doğru zaman değil ama konuşmak isti- -
I mean, I know you might not have time for an asshole like me, now that you're a hot shit college student.
Demek istediğim, benim gibi biriyle görüşmeye zamanın olmayabilir ne de olsa taş gibi bir üniversitelisin.
I mean, if we found out now that it didn't work, I mean...
Yani eğer işe yaramadığını öğrenirsek...
You don't drag me down, either, man. I mean, except right now.
Sende olsan bırakmazdın adamım yani şuan hariç.
I mean, look at you now.
Demek istediğim, kendine bir baksana.
I mean now.
Şimdi izleyeceğim.
I mean is... is this a thing now?
Yani... ciddileşti mi?
I mean, look how you holding your shoulders right now. Mm-hmm.
Diyorum ki, şimdi omuzların nasıl duruyor bir bak.
I mean, she was little. She's married now.
Şimdi yetişkin ve evli.
I mean, I believe it now.
Yani, ben şimdi inanıyorum.
Yeah, well I didn't mean like right now.
Evet, yani ben hemen şimdiyi kastetmedim.
I mean, it's going on right now.
Demek istediğim, şu anda gerçekleşiyor.
Roy, I mean... so now we know that the boys were shooting at the Mexicans.
Roy, demek istiyorum ki, oğlanlar... Meksikalılara ateş ediyorlardı.
I mean if I put two bullets... right between your eyes right now as we speak.
Yani şu anda, tam biz konuşurken altının çatına iki tane sıksam?
I mean, we exist in the here and now.
biz zamanda ve mekanda varız.
Yeah, I mean, I wanna take as many as I can right now.
- Evet, şu an ne kadar fazla kalabilirsem o kadar kalmak istiyorum.
I didn't mean now!
Ş u andan söz etmiyorum.
I mean, you always wanted to, and I never did, and now's our opportunity, so let's just do it, right?
Sen hep istiyordun, ben pek yanaşmıyordum şimdi fırsatını da bulmuşken çıkalım yani değil mi?
I mean, going home now, seeing everyone, especially after the way we left...
Şimdi eve gidiyoruz, herkesi göreceğiz. Özellikle de " Hollywood'a gidiyoruz.
I mean, you've been here at this branch, what, 25 years now, right?
Yani, kaç senedir bu şubedesin 25 sene oldu, değil mi?
I mean, I take Xanax now.
- Yani, şu anda Xanax kullanıyorum.
I mean it's better now.
Böylesi daha iyi oldu.
i mean 97485
i mean it 1883
i meant every word 19
i mean everything 35
i meant no harm 22
i meant 546
i meant to say 40
i meant it 146
i mean you no harm 50
i meant for you 16
i mean it 1883
i meant every word 19
i mean everything 35
i meant no harm 22
i meant 546
i meant to say 40
i meant it 146
i mean you no harm 50
i meant for you 16
i mean no disrespect 26
i meant what i said 95
i meant to tell you 58
i meant no disrespect 29
i meant to call 19
i meant to call you 19
i mean no harm 17
i meant you 39
i mean really 45
i meant to ask you 25
i meant what i said 95
i meant to tell you 58
i meant no disrespect 29
i meant to call 19
i meant to call you 19
i mean no harm 17
i meant you 39
i mean really 45
i meant to ask you 25
i mean yes 37
i meant to ask 21
i meant me 26
i mean me 34
i mean to say 41
i mean like 23
i mean us 22
i meant that 30
i mean here 25
i mean no 65
i meant to ask 21
i meant me 26
i mean me 34
i mean to say 41
i mean like 23
i mean us 22
i meant that 30
i mean here 25
i mean no 65