English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / It will come

It will come traduction Turc

2,499 traduction parallèle
It will come in a great wave, in a great awakening of the European soul,'in a sudden demand to end the nonsense, to come together,'and at last, to do great things in a great way!
Avrupa'nın ruhuna büyük bir dalgayla büyük bir uyanış gelecek,'bu saçmalığa kesin bir son vermek için, birlik olmak için,'ve sonunda bu kutsal yolda büyük işler yapmak için!
Embedded in numerous ancient cultures and religions around the world is the idea that civilization as we know it will come to a tumultuous end.
sayısız antik kültürde ve dünyanın dört bir yanındaki dinlerde ortak bir inanışa göre ; bildiğimiz dünya kargaşa içinde son bulacak.
The moment he tries to take off at the airport for Korea, it will come around.
Kore'ye hava alanına gittiği anda etrafı çevrilecektir.
Mixed vegetables, you need to do something Good later it will come back to life.
Japchae mi yapayım?
And when that day comes when you start trying to be my hero collaborator so hard that I have to slap you to shut up - And it will come despite your pitiable, misguided, Irish omerta.
O gün geldiğinde kahraman işbirlikçim olmak için ağlanıp dururken susman için sana tokadı basacağım. Evet, o gün gelecek. Acınası, aptalca İrlandalı sessizlik yeminine rağmen.
It will come. Don't worry.
Gelecek, merak etme.
I would never have imagine it will come to this.
Bu noktaya geleceğini hiç düşünmemiştim.
No, it will come soon enough.
Hayır, nasıl olsa gelecek.
It will come.
Para gelecek.
- Oh, come on, Will, it is a laugh.
- Hadi Will, eğlenceli bu.
It's like I'm dating Mark against my will. Come on. Twice a week.
Evde, işyerinde, yani, yatak odamızda sanki istemesem de Mark ile çıkıyormuş gibiyim.
Come on! It will explode.
Patlayacaktır.
It won't come back in a new version until 2012, and by then, stability control systems will be mandatory in the U.S., so there will never be another car as dangerous as this ever again.
2012'ye kadar yeni bir versiyonu da gelmeyecek, ve o zamana kadar, stabilize kontrol sistemleri Amerika'da zorunlu hale gelecek, böylece bunun kadar tehlikeli bir araç asla hiç olmayacak.
Come on, Will, you've got this. Knock it down my urethra.
Will, oldu işte iyice bas oraya
- The engineer will come in and fix it.
Mühendis gelip, sistemi tamir edecek.
I tell you what, you come by for a drink I will find the file, I will bring it to the fire house first thing in the morning. What do you say?
Şuna ne dersin, içmeye gelirsen dosyayı bulacağım, sabah ilk iş olarak da yangın merkezine getireceğim.
It might take some time, but I think he will come round.
- Zaman alabilir ama oltaya gelecektir.
It won't come to that, so shut up, will you? !
Çeneni kaparsan bu olmayacak, tamam mı?
When you want to know how powerful sound is, you have to realize that the basic thing that sound is, is a pressure wave, and it will come down to the amount of energy you put into your sound wave and
sesin aslında, basit manada bir basınç dalgası olduğunu bilmelisiniz.
That's been interpreted, by some people, to say that, the aliens will come back ; They will fight it out again, one final time.
Bunun bazı insanlar tarafından yorumlanması, uzaylıların tekrar geleceğidir ; son bir kez daha savaşacaklardır.
That's been interpreted by some people to say that the aliens will come back and they'll fight it out again one final time.
Bu bazıları tarafından, uzaylıların bir kez daha geri gelecekleri ve son bir kez daha savaşacakları olarak yorumlanır.
But it shouldn't come to that because Fluttershy will do what she needs to do to wake him up and between the two of us, we should be able to get him to understand why he needs to go.
Ama bunun bu noktaya gelmemesi lazım çünkü Fluttershy onu uyandırması için gerekeni yapacak ve bunun ardından neden gitmesi gerektiği konusunda bizi anlamasını sağlamalıyız.
Even though it will take an eternity, I will come to you.
Sonsuzluk kadar uzun sürse de sana geleceğim.
But it will come to an end.
Ancak bunun da sonu gelecek.
Well, come back and tell me how it goes. I will. Of course I will.
Gelip bana nasıl gittiğini anlatın.
Is it possible that another place besides the three that we supposed will come under attack?
Bizim saldırı beklediğimiz bu üç yerin yanında başka bir yerde de olabilir mi?
Yes, I get it, I will come over right now.
Anladım! Tamam, geliyorum.
It will just come back half eaten!
Sadece yarısı yenecek!
"Dear Mr. Pilgrim, it has come to my attention " that we will be fighting soon.
"Sayın Pilgrim, yakın bir zamanda dövüşeceğimizi size bildirmek isterim."
It will be great if you can come together with your wife.
Eşinizle gelebilirseniz harika olur.
It will always come to you.
Er ya da geç gelecek.
I will quit if it means you'll come back, all right?
Çok fazla içiyorum.
If you build it, they will come.
Bu demek oluyor ki onlar da yolda.
If you come into the peace between Troy and Greece over... and millions of men die, the gods curse us, we will be burned alive but it's been a great week.
Eğer bunu yapabilirsek Truva ve Yunanistan arasında yeni bir barış daha doğar... Ve milyonlarca erkek diri yanmaktan kurtulur, lanet ortadan kalkar Göreceksin harika bi hafta olacak
"Will you come and play on it?" I said, "OK."
"Hadi! Gidip şu şarkıyı John'la yapalım!" dedim.
... they will be talking about it for years to come.
Önümüzdeki yıllarda bile bundan çok söz edilecek.
Thy kingdom come, thy will be done on earth as it is in heaven.
Egemenliğin gelsin. Gökte olduğu gibi, yeryüzünde de istediğin olsun.
Come on, it will be the thrill of a lifetime for him.
Hadi ama, hayatının en heyecanlı tatili olacak.
If I come closer to you, I'll burn and die if it's me you desire, what else will you get?
Sana yaklaşırsam, yanar ölürüm Arzuladığın bensem, daha ne istiyorsun?
Our Father, who art in heaven, hallowed be thy name. Thy kingdom come, thy will be done on earth... as it is in heaven.
Cennetteki babamız adın kutsal kılınsın ve egemenliğin gelsin.
Thy kingdom come, Thy will be done, on earth as it is in heaven.
Krallık gelecek, senin istediğin olacak yeryüzü cennet gibi olacak.
And I promise you, something great will come of it.
İnan bana, sonunda harika bir şey elde edersin.
Come on, will it harder!
Haydi, daha şiddetli arzula!
I know you have been persuaded to help us, but unless you do this with an open heart, I don't think anything will come of it.
Bize yardım etmeniz için aklınızı çeldiklerini biliyorum ama bu işi açık yüreklilikle yapmadığınız sürece bundan bir şey elde edebileceğimizi sanmıyorum.
Thy kingdom come, thy will be done, in earth as it is in heaven.
Egemenliğin cennete olduğu gibi burda da sonsuza kadar devam edicek.
And in any case, I'm sure it will never come to that.
Ve her halükârda eminim ki bu iş daha fazla uzamayacak.
If I die... .. when it's your tum, will you come and find me?
Eğer ölürsem sıra sana geldiğinde, gelip beni bulur musun?
It was very hard for people to wrap their minds around the fact that there are people that will come in and shoot and kill children for money.
MARK MYERS LAS CRUCES DEDEKTİFİ... akıl sağlıklarını toparlamak insanların gelip, içeriye girip ateş edip çocukları öldürdüğü gerçeği para için.
Well, I don't want it to come to this, but if I have to make you go down on me, I will.
İş o noktayı gelsin istemem, ama bana oral seks yapmanı istersem, yaptırırım.
It is better for you that old metal monster now bless... because it will be your home for a while. Come on let's not hang around the rest on board.
bir süre evimiz olacak hadi sana etrafı göstereyim şu malzemeleri güverteye taşıyalım
When you come through it, I will be waiting.
Sağ salim çık da, ben bekliyor olacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]