English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / It will help

It will help traduction Turc

1,481 traduction parallèle
It will help you stay alive.
Hayatta kalmanıza yardım edecektir.
Twice a day you recite'Vaishanav devi's'name. It will help you.
'Vaishanav Devi'nin isimlerini günde iki kere tekrar et sana yardım eder.
Jesus Christ your spirit will help me to that this it is a good shot.
İsa Mesih. Ruhunun yardımıyla bu top iyi gidecek.
Let the soldiers look after him here for a while and it will help inhibit his transformation into a tree as well.
Yoğunlaşmış insanın öfkesini dizginlemek için,.. ... buraya birkaç asker daha gönderin.
If you shift your weight a little bit forward. it will help with your lower back.
Ağırlığını biraz öne verirsen, sırtındaki yük azalır.
If you think it will help, the drugs will help.
İlaçların işe yarayacağına inanırsan, gerçekten işe yarar.
Feel free to watch if you think it will help.
Faydası olacaksa izlemenizde bir sakınca yok. - Anlamadım.
My facialist said it will help get the red out.
Güzellik uzmanım kızarıklığı gidereceğini söyledi.
Ask if she'll buy two today. It will help us.
Bugün iki tane alırsa bizim için çok iyi olur.
Maybe if we talk it out, it will help.
Belki açıkça konuşursak, bir yararı olur.
It will help you...
Yardımcı olacaktır.
It will help you detox.
Zehirlerden arınmana yardımcı olur.
Maybe it will help.
Belki işe yarar.
It will help you move on.
Bu unutmanı sağlayacaktır.
- It will help get the good times rolling again.
- Yarar. İyi günlerinize kavuşursunuz.
The doctor suggested that if he can pair up with another student, it will help to modify his behavior and he won't feel like making trouble all the time
Doktor onu başka bir öğrenci ile eşleştirmeyi önermişti. Böylece davranışları düzelebilirmiş. Bu sayede yaramazlıklarına da bir son verebilirmiş.
Says it will help me in court.
Bunun mahkemede çok işime yarayacağını söyledi.
It will help you relax before you go down there.
Rahatlamana yardımcı olur.
It will help with the queasiness.
Mide bulantısını önler.
( But my superior said... ) (... if your men cannot control it... ) (... then our army will be happy to help you. )
Ancak komutanlarım adamlarınız kontrolü ele alamazsa ordunun seve seve size yardım edeceğini bana ilettiler.
- Will you help me turn it over?
- Bana çevirmem için yardım eder misin?
So when people in your country read it, they will come help us, yes?
Yani ülkendeki insanlar bunu okuduğunda yardıma mı gelecekler?
Now, if the day ever comes where I have to stand before a judge and account for what I did here, you and your boss will do whatever it takes to help me.
Olur da hakim önüne çıkıp... burada yaptıklarımı anlatmam gerekirse... sen ve patronun bana yardım etmek için elinizden geleni yapacaksınız.
It's a tranquil task I will carry out with pleasure... with your help, Marchino.
Bu, senin yardımınla huzur içinde yapacağım bir görev Marchino.
Yeah, like this thing will help me get it up.
Evet, bana yardımcı olacağı kesin.
It will really help us?
o gercekten bize yardim edicek mi?
- The London Observer has confirmed that if the Soviets attack Hungary... it will pressure the United States... to offer military help to the freedom fighters. - The Americans are coming.
- Amerikalılar geliyor.
Mrs Logan, all I know is the president is listening to Hal Gardner, and it will only help the country to have him listening to you as well.
Bayan Logan, tek bildiğim Başkan'ın, Hal Gardner'ı dinlediği. Ve ülkeye yalnızca, sizi dinlemesinin yardımı dokunacaktır.
It's got employers. Will that help?
İşverenin adresi işine yarar mı?
When I lost my arm in the war, i figured it was God's will, and the other night when I was in the water, i thought God had given me my arm back to help me swim.
Savaşta kolumu kaybettiğimde, Tanrı'nın böyle istediğini anladım, ve geçen gece sudayken, Tanrı'nın yüzebilmem için kolumu geri verdiğini düşündüm.
Now you are gonna help me translate what you see but we don't know what pressing buttons will do so we're gonna have to stick with "yes" and "no," and just do it one letter at a time.
Şimdi gördüğünüzü çevirmeme yardım edin. Ama tuşlara rasgele basmak ne yapar bilmiyoruz. O yüzden "evet" ve "hayır" a bağlı kalacağız ve harf harf gideceğiz.
It will take much dedication on their part to overcome, but with our help, they shall prevail.
Üstesinden gelmeleri için uğraşmaları gerekecek. Ama bizim de yardımımızla kurtulacaklar.
I'm sure it will be, but we can't really help you with that.
Eminim öyle olacaktır, ama size bu konuda gerçekten yardım edemeyiz.
I find out anyone, anyone has been talking on the outside about who i am or why i'm here, i will personally, so help me, i will personally see to it that he gets a job guarding a pumpkin patch.
Eğer öğrenirsem... Burada bulunma nedenim hakkında konusan olursa bizzat uğraşıp... Bizzat uğraşıp kabak tarlasına nöbetçi yapacağım.
I don't know if this will help the whole you-trusting-me thing or ruin it even worse, but during the election,
- Bana güven duyman konusunda yardımı olur mu yoksa her şeyi daha kötü mü eder, bilmiyorum.
It's alright, I will help you find the path.
Sorun yok, yolu bulmana yardım edeceğim.
People will be more than willing to help you out, but it's up to you to ask.
İnsanlar sana yardım etmek isteyebilirler ama istemek sana bağlı.
We took out a small tumor obstructing your airway which will help with your breathing, but... it's not a cure.
Hava yolunuzu tıkayan küçük tümörü çıkardık, bu nefes almanıza yardım edecek, ama... tedavi etmeyecek.
For your sake, I hope you're lying. Because if it's true, I swear to God I will march into hell myself and I will slaughter each and every one of you evil sons of bitches, so help me, God.
Kendi iyiliğin için, umarım yalan söylüyorsundur çünkü eğer doğruysa, Tanrı'ya yemin ederim... seni cehennem de bile izlerim ve her birinizi bütün o... çocuklarını doğrarım, Tanrı yardımcım olsun.
If they don't help, who else will do it?
Eğer onlar yardım etmezse, kim edebilir?
Thanks, that will help me distinguish it from the other severed heads I find out here.
Teşekkürler, bu bilgi aradığım kesik başı diğerlerinden ayırmamda çok yardımcı olacak!
So, the Law of Attraction, the study and practice of the Law of Attraction is just figuring out what will help you generate the feelings of having it now.
Çekim yasasının uygulamasında duygularınızı düzenlemede, isteğinizle ilgili hareketler size yardım eder.
Go test-drive that car. Go shop for that home, get in the house, do whatever you have to do to generate the feelings of having it now and remember them. Whatever you can do to do that will help you to literally attract it.
O arabayla deneme sürüsüne çıkın, o ev için alışverişe gidin, evin içine girin, onu kendinize çekecek duyguları oluşturmak için ne gerekirse yapın, sonra bir an gelir, bir bakarsınız o karşınızdadır, ya da aklınıza bir fikir gelir ve harekete geçersiniz,
most of your time will be spent collecting data, data that will help you decide what it is you want.
Zamanının çoğu bilgi toplamakla geçecek.
Well, if you can handle it so well, help me get Joe in the car, will you?
Üstesinden gelebileceksen Joe'yu arabaya bindirmeme yardım et.
THE EPIDURAL WILL HELP SLOW DOWN THE BLOOD FLOW, AND IT WILL ALSO HELP IN THE SPEEDY RECOVERY.
Epidural, kan akışını yavaşlatacak, ve ayrıca iyileşme dönemini de hızlandıracak.
It means say things that will help not what they want to hear.
Bu demek oluyor ki... onların duymak istediği onlara yardımcı olmaz.
How much will it cost for you to help us?
Bize yardım etmeniz ne kadar tutar?
We can make it black-tie optional, if that will help.
Faydası olacaksa smokini mecburi yapmayız.
[Earl Narrating] So I went back to keeping'guys away from Wendy. But the more I did it, the more I wondered if I was doin'it to help Will or to help me.
Ben de erkekleri Wendy'den uzak tutma işine geri döndüm, ama bunu yaptıkça, kendim için mi yoksa Will için mi yaptığımı daha çok merak eder oldum.
Get that dog out of my house right now, or so help me God, I will have it put to sleep.
Kaitlin, o köpeği evimden çıkar hemen yoksa Tanrı bağışlasın onu uyutturmak zorunda kalırım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]