English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / So hopefully

So hopefully traduction Turc

310 traduction parallèle
So hopefully that'll guarantee a minimum stay here.
Umarım en kısa sürede buradan çıkmana yardımcı olurum.
So hopefully, he'll have enough time to think it over and realize what a nightmare she is.
Ve böylece, bunu bir kez daha düşünmeye vakti olacak ve aslında onun ne kadar çekilmez biri olduğunu farketmeye.
I think he will try I'll help him so hopefully...
- Sanırım deneyeceğiz ve göreceğiz. - Evet. - Bekleyip göreceğiz.
I drank a lot of coffee before writing this, so hopefully it won't be a yawn.
Bunu yazmadan önce çok kahve içtim. Umarım uyku getirici olmamıştır.
He got a closer look than the teacher did, so hopefully we'll get a better sketch.
Hocanın gördüğünden daha yakın gördü. Bir ihtimal daha iyi bir eskiz alabiliriz.
So hopefully by noon tomorrow we'll find out his DNA what kind of conditioner he uses, if he streaks his hair if he has dandruff, everything.
Yarın öğlene kadar DNA'sını saç şampuanını, saçını boyayıp boyamadığını kepekli mi öğreneceğiz.
That's still not very much, so hopefully there won't be too many of them at the dock.
Evet? Hala yeterli değil. Umarım rıhtımda, onlardan çok yoktur.
You're lively, So hopefully...
Sen hayat dolusun, umut dolu...
He's in the hospital, so hopefully he'll get better.
Şimdi hastanede, yani umarım daha iyi olur.
So hopefully, I don't know, we can all hang out, we can be friends.
Umut ediyorum da, ne bileyim, belki birlikte takılabiliriz, arkadaş olabiliriz.
So hopefully tonight will work. OK. See you.
Umarım bu gece izin çıkar.
So hopefully you'll never meet,'cause he's kind of a moron.
Umarım karşılaşmazsınız çünkü geri zekalının tekidir.
And I'll just feed him, hopefully, the right kind of plausible information, so he thinks that I'm on to his discovery.
Ve ben de ona inandırıcı bilgiler vereceğim. O da buluşundan haberim olduğunu sanacak.
So I have chosen this form... radio... to author my life... not because my life is particularly worthy... but because it is hopefully... comically unworthy.
Ben de bu formu seçtim, radyoyu. Hayatımı yazmak için. Hayatım özellikle kayda değer olduğundan değil ama umut verici ve komik bir biçimde değersiz olduğundan.
So what he came up with to help our guts along was a parasite that's... a combination of aphrodisiac and venereal disease that will hopefully turn the world into one beautiful, mindless orgy.
Böylece, bağırsaklarımızı düzeltmek için bir parazit yarattı. Bir alıntı : " Afrodizyak ve zührevi hastalıktan oluşan bir karışım.
So if you just leave a message... before you hear the beep, I'll hopefully get it.
Eğer bip sesinden önce... mesaj bırakırsanız, büyük ihtimalle mesajınızı alacağım.
OK, hopefully Nuson is so impressed with your yesterday's visit that she decides to tell her boss about it.
Tamam, peki. Şimdi dua edelim de Renée, şu bizim hanım, Mouzon dün akşamki ziyaretimden yeteri kadar etkilenmiş olsun ki, her şeyi patronuna anlatsın!
So by the fifth month, hopefully, football season starts.
Beşinci ay geldiğinde, şanslıysan futbol sezonu başlar.
So on the very, hopefully, timely demise of Mr. Malloy, we will be gentlemen of wealth.
Bay Malloy'un zamanlı terk-i diyarı ile zengin adamlar olacağız.
I really hated myself before I came here... so I'm trying to see myself... hopefully, more as I am.
Buraya gelmeden evvel kendimden nefret ediyordum... o yüzden kendimi olduğum gibi... görebilmeyi umut ediyorum.
So the trial of Tom Turner ended but the effects of the God Squad linger through the holiday season and, hopefully, even longer.
Tom Turner'ın mahkemesi bitti ama Tanrı Takımı'nın etkileri tatil boyunca ve daha uzun zaman sürecek.
Hopefully, the girl will come first, so Ben won't feel competitive.
Umarım önce kız doğar da Ben kendisini rakip olarak görmez.
But you go to these Bible meetings three times a week and that's probably how many times I've been to church in the past 10 years so... hopefully you can understand why that would present a problem with us
Ama haftada üç kez bu İncil toplantılarına gidiyorsun. Bense şu son on yılda topu topu üç kez kiliseye gittim. Umarım bunun, dosttan öte bir şey olmamızı... neden engellediğini anlarsın.
- So, hopefully, they're trapped with us.
- Öyleyse, umarım, bizimle burada sıkışıp kaldılar.
So keep them short and, hopefully, sweet.
Soruları güzel ve kısa yanıtlayın.
No, those women might've believed me so we have a settlement tomorrow and hopefully we'll get rid of it.
Hayır, şu kadınlar bana inanmış olabilirler o yüzden yarın toplantı yapacağız, umarım bu işten kurtuluruz.
Hopefully, I can keep it going long enough so Michael and Nasedo can get Max out.
Umarım Michael ve Nasode Max'i dışarı çıkarana kadar yeteri kadar uzun tutabilirim.
So I've selected a few, and hopefully our answers will give you a better idea of what life is like out here.
Bu yüzden buradaki hayatın nasıl bir şey olduğunu daha iyi anlayacağınızı inandığım bir kaç sorunuzu cevaplandırdım.
HOPEFULLY NOT ON THE SAME DAY. MAYBE SO,
Umarım aynı günde olmaz.
Okay, so it's gonna be through the wall then down the street and, hopefully, we'll catch them coming straight into us.
Tamam, öyleyse duvardan geçecek, sonra da sokaktan ve, umarım, onları doğrudan bize doğru gelirlerken yakalayacağız.
- Hopefully so.
- İnşallah.
So, my mother will start getting that new treatment at Cedars-Sinai and hopefully she'll get better and they'll go home.
Annem Cedars-Sinai'de yeni bir tedaviye başlayacak ve umarım iyileşir de artık evlerine dönerler.
So now that Miss Hardwick's gone, hopefully things will be back to normal.
Bayan Hardwick gittiğine göre hayat normale döner.
So I helped someone Hopefully this will count toward my community service
Yani birine yardım ettim. Umarım bunu mahkemeden aldığım sosyal sorumluluk cezama saydırabilirim.
Hopefully, the motion detectors will go so crazy, security will shut them off.
Böylece hareket detektörlerini çıldırtırlar ve güvenlik onları kapatır.
And hopefully get money in time so we can go to school.
Ve inşallah okula gidecek parayı zamanında kazanırdık.
A depression, below sea level and surrounded by mountains, so it could hopefully contain the fallout.
Deniz seviyesi altında dağlarla çevrili bir alçak basınç alanı, ki inşallah serpintiyi tutacak.
So, basically, this process involves taking a journey into your early childhood traumas to discover and hopefully modify the unconscious desires that cause you to overeat.
Yani temelde bu süreç erken çocukluk döneminde yaşadığın travmalara bir yolculuk olacak. Aşırı yemene neden olan bilinçaltı arzuyu keşfetmek ve umarım, tedavi etmek için.
So I'll canvass the A-and-R guys, give them my demo and hopefully be the new opening act.
Sanatçı ve Repertuar görevlilerini bulup, demomu vereceğim ve onlardan önce çıkacak grup olmayı umacağım.
All right, so I'll see you later, hopefully.
Pekâlâ, umarım sonra görüşürüz. Pekâlâ.
Hopefully, upon reviewing these documents, your honour will concur that Mrs. Montgomery has taken admirable initiative in overcoming severe hardship, so that James may be returned to her care.
Umarız ki bu belgeler, Bayan Montgomery'nin zorlu bir hayattan sıyrılıp taktire değer bir hayat kurduğunu fark etmenizi ve James'in bakımının ona verilebileceği konusunda bizimle hem fikir olmanızı sağlar.
So you live and you learn and hopefully you grow.
Yani yaşarken öğreniyorsunuz ve allahtan gelişiyorsunuz.
Hopefully, he'll be so damn overcome with gratitude he'll... he'll have to shut up.
Umarım, minnetarlık onu ezecek. O... o çenesini kapatmak zorunda kalacak.
And then I think that might help me to not feel so much shame about it, and then hopefully like I wouldn't feel the need to do it as much.
Sonrasında ise, aşırı utanmamı engelleyecek ve... böyle bir şeyi bir daha yapmaya ihtiyaç duymayacağım.
So that hopefully one day, I can go over to my son's grave... and tell him that I've done something in his memory that hopefully will be a step in preventing another attack like that.
Bu sayede bir gün oğlumun mezarına gidebilir ve ona onun hatırası için birşeyler yapabildiğimi söyleyebileyim. Öyle bir şey ki bu tip saldırıların tekrar olmasını engelleyebilecek bir şey 11 Eylül'den sonra Pentagon teröristlere karşı kullanılacak bir silah geliştirdi.
I have to convert this so I can read it, and then hopefully you can make an ID from the surveillance video.
İyi. Okuyabilmek için bunu değiştirdim. Daha sonra, inşallah, gözetim videosundan kimlik teşhisi yapabilirsin.
So now I tweak the left side, until hopefully I get a hit on my recognition software.
Bu yüzden sol tarafla oynayacağım. Şansım yaver giderse yüz tanıma yazılımım sonuç bulur.
But I would go out of my way to be supportive of them so that hopefully, one day, they would be comfortable enough to tell me themselves.
Ama elimden geldiğince onu desteklerdim. Böylece, belki bir gün kendisi gelip bana söyleyecek kadar rahatlamış olurdu.
One reverse phone book later, and I've got the address of Marcos'secret admirer... and hopefully the not-so-loyal girlfriend of the crazy, jealous boyfriend.
Basit bir telefon rehberi araştırması ve Marcos'un gizli hayranının adresi elimde. Umarım, pek kıskanç sevgilinin pek de sadık olmayan kız arkadaşını bulurum.
So I'm gonna find out the names of everyone in this picture, and hopefully I can talk to one of them.
O yüzden bu resimdeki herkesin ismini öğrenip onlardan biriyle konuşabilmeyi umut edeceğim.
So you just get Fuller to talk, well feed everything into the computer... and then hopefully well come up with the password.
Fuller'ı konuştur, bilgileri bilgisayara vereceğiz ve şifreyi bulmaya çalışacağız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]