English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Something's coming

Something's coming traduction Turc

626 traduction parallèle
But I'm coming out with something, even if it's only dough.
Ama bir şey almadan gitmem, sadece para bile olsa.
Listen, something's coming!
Dinleyin, bir şey yaklaşıyor!
- There's something coming now.
- Bir şey belirmeye başladï.
Something's coming tonight, all right, but it's not good.
Bir şeyler olacağı kesin, ama iyiye benzemiyor.
And if you don't do something about it soon, Morbius... ... it's going to be coming right through that door.
Bu konuda hemen bir şey yapmazsan Morbius bu kapıdan kolayca içeri girecek.
Sure, Spanish and the sheriff pulled the triggers that killed that Texan, but we're all guilty, just as guilty as they are. And unless we do something about it, there's another killing coming up.
Elbette şu Teksas'lıyı öldüren mermi İspanyol ve Şerif'in silahından çıktı ancak, eğer birşeyler yapmaz isek en az onlar kadar bizler de suçlu oluruz.
I saw something, it's coming towards us.
Yere yatın. Siper alın!
But he's coming back today, and there's something I just gotta know.
Fakat bugün geri dönüyor ve benim öğrenmem gereken bir şey var.
Always means something's coming.
Her defasında bir şey oluyor.
I thought that if you knew they weren't coming till sundown, maybe you've got business in Bright City or something.
seninle konuşmaya geldim, belki birşeyler yapabiliriz diye düşündüm, belki birlikte onları kasaba dışında karşılıyabiliriz.
It's not coming together. Something's missing.
Parçalar yerine oturmuyor, eksik bir şey var.
- Something's coming in.
Birisi hatta.
Hey, something's coming in, Morey!
Bir şeyler söylüyorlar, Morey!
Something's coming - I can feel it - and it's coming right around the corner at me, Squadron Leader.
Bir şeyler olacak, içime doğuyor, hem de eli kulağında, üstüme üstüme geliyor, Filo Komutanı.
There's something a little fishy about how that keeps coming up.
Bunda bir bit yeniği var.
There's something coming up.
Bir iş fırsatı var.
When red man talk like that, white man knows something's coming.
Kızıl adam böyle konuşunca beyaz adam biliyor birşeyler olacak.
Well, miracles don't happen very often, Mike, and sometimes a guy gets so panicky that he'll do something real dumb like coming up with a phony.
Mucizeler çok sık olmaz Mike bazen o kadar paniğe kapılır ki çok aptalca bir şey yapar sahte bir hikâye yaratır.
Anna was coming down but she's got some of her family over or something.
Anna gelirdi ama ailevi bir sorunu mu ne varmış.
- Something's forever coming between us.
- Hep aramıza bir şey giriyor.
Captain, something's coming in on the Starfleet channel.
Yıldız Filosu kanalından bir şeyler geliyor.
- There's something coming through.
- Kesinlikle birşeyler geliyor.
Well, you're probably right, sir... but still in all with the board of trustees meeting coming up this week... I think Miss Brady just mentioned something like that.
Şey, belki de haklısınız, efendim... fakat hala bu hafta toplanacak mütevelli heyetinin gündeminde sanırım Bayan Brady benzer bir şeyden söz etti.
Something's coming out.
Birşey geliyor.
The readout... The television signals are coming in ahead of the spacecraft signals. It's like they're closer or something.
- Aldığım okumada televizyon sinyalleri, uzay aracı vericisinden farklı bir kaynaktan geliyor gibi görünüyor sanki daha yakın bir yerden geliyormuş gibi.
There's something coming through.
Cevap geliyor.
Something's coming.
Birşey geliyor.
Something's coming.
Bir şeyler geliyor.
There's something coming up the line of the hedge.
Çalılıkların oradan bir şey geliyor.
Wait. Something's coming onto the edge of my scanner.
Bekle. tarayıcımda bir şey görünüyor.
Something's coming up behind me.
Bir şey peşimden geliyor.
Troy, there's something coming up at us and it's very fast :
Troy, bize doğru birşeyler geliyor ve çok hızlı hareket ediyor.
Troy, there's something coming up at us and it's very fast :
Troy, bize doğru gelen bir şey var ve çok hızlı.
There's something very weak coming through.
Bir şeyler duyuyorum, ama çok zayıf.
It's coming to something when the Mafia can't handle a little problem, innit?
Küçük bir problemi mafyanın idare edememesi olağan bir şey, değil mi?
There's something coming!
Bir şey geliyor!
I sympathize, but I have data coming from the Master Control Program... telling me there's something screwy going on.
Anlıyorum ama Ana Kumanda Programından buralarda hoş olmayan şeyler döndüğünü gösteren bilgiler alıyorum.
Maybe I've been in this too long, but I think something bad's coming down.
Uzun zamandır bu işteyim ama galiba kötü bir şeyler olacak.
( Michael ) Something about Widow's Mountain and what Sabrina said keeps coming back to me.
Widow Dağı'yla ilgili Sabrina'nın bana söyledikleri aklımdan çıkmıyor.
Something's been coming up for the last two months.
2 aydır her akşam bir işi çıkıyor. Frasier.
Maybe after the kind of life I've led, that's something I haven't got coming.
Böyle bir hayat yaşadıktan sonra, bu beklemediğim bir şey.
I know something's coming.
Bir şeyler olacağını biliyordum.
But Celie, my dear sweet sister we'll all be coming home once we work something out with U.S. Immigration.
Ama Celie, benim sevgili kız kardeşim... A.B.D. Göçmen Bürosuyla işlerimizi halleder etmez eve dönüyoruz.
There's something coming through.
Bir şey geliyor.
He's coming back with a banjo or something.
Elinde banço gibi bir şeyle geliyor.
Something good's coming.
" İyi bir şey yaklaşıyor.
SHIT! SOMETHING'S COMING.
Lanet olsun!
Something's... coming...
Birşeyler geliyor...
When we were cleaning out Dr. Lecktor's cell, he heard us coming and hid something in a book.
Dr. Lecter'un hücresini temizlemek isterken, bir şey saklıyordu.
Something's coming back, but I can't get a handle on it.
Bir şeyler hatırlıyorum ama bir türlü odaklanamıyorum.
Sir, something's coming out of that ship.
Efendim, o gemiden bir şey çıkıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]