That sounds like fun traduction Turc
331 traduction parallèle
That sounds like fun.
Kulağa eğlenceli geliyor.
- That sounds like fun.
- Eğlenceli geliyor kulağa.
- Well, that sounds like fun.
- Çok eğlenceli.
Well, that sounds like fun.
Çok eğlenceli olacak gibi.
Yeah, that sounds like fun. OK, I'll try that out.
Eğlenceli gibi.
That sounds like fun to me, Frank.
Eğlenceli olacak galiba.
THAT SOUNDS LIKE FUN.
Çok eğlenceli olacak!
That sounds like fun.
Kulağa hoş geliyor bu.
That sounds like fun.
- Eğlenceli gibi.
Well, that sounds like fun.
Çok iyi fikir.
- That sounds like fun.
- Ne eğlenceli.
That sounds like fun.
Eğlenceli olabilir.
That sounds like fun.
Eğlenceli bir şeye benziyor.
- Oh, that sounds like fun.
- Eğlenceli gibi gözüküyor.
- That sounds like fun.
- Eğlenceli görünüyor.
- That sounds like fun.
- Kulağa eğlenceli geliyor.
Man, that sounds Like fun.
Eğlenceli olacağa benziyor, ahbap.
That sounds like fun.
Eğlenceli görünüyor.
Oh, that sounds like fun!
Kulağa çok hoş geliyor!
- That sounds like fun.
- Eğlenceli olabilir.
That sounds like fun.
Eğlenceli.
- Oh, that sounds like fun. - Warden?
Eğlenceli olacak gibi.
That sounds like fun, but I don't want to impose.
Güzel olurdu, ama yük olmak istemem.
Uh-huh. Well, as much as that sounds like fun...
Ne kadar eğlenceli gibi gözükse de.
That sounds like fun, but we got a ring to find!
Bu çok eğlenceli olur, ama bulunacak bir yüzüğümüz var!
Well that sounds like fun.
Pekâlâ, kulağa eğlenceli geliyor.
That sounds like fun.
Kulağa hoş geliyor.
- That sounds like fun.
- Eğlenceli olmalı.
God, that sounds like fun.
Ne eğlenceli.
That sounds like fun.
Eğlenceli olacağa benziyor.
That sounds like fun?
Kulağa eğlenceli geliyor?
Well, that sounds like fun.
Bu çok eğlenceli gibi geliyor.
Well, that sounds like fun.
Kulağa eğlenceli geliyor.
- That sounds like fun.
- Eğlenceli gibi.
Yeah, that sounds like fun. I should just study, though.
Evet, harika bir fikir ama ders çalışmam gerekiyor.
That sounds like nice and expensive fun.
Bu hoş ve pahalı bir eğlenceye benziyor.
Yes, that sounds like a fun project.
Evet, bu hoş bir proje gibi duruyor.
That sounds like a lot of fun!
Kulağa çok eğlenceli geliyor!
That sounds like a lot of fun.
Kulağa epey eğlenceli geliyor.
Yeah, sounds like fun, if you're into that New York kind of nightlife, sure.
New York'un gece hayatını seviyorsan eğlenceli olmuştur.
- That sounds like a lot of fun.
- Bu çok eğlenceli olmalı.
- Well, that sounds like a lot of fun.
- Kulağa eğlenceli geliyor.
That sounds like... a whole lot of fun to me. Oh, yeah!
Komik bulduğun bu mu?
That sounds like fun.
Sen satranç külübüne üye miydin?
That sounds like fun.
Keyifli olur.
Besides, it sounds like it'll be more fun than sitting at home watching Regis say, "Is that your final answer?"
Ayrıca evde oturup Regis'in "Son kararınız mı?" demesini izlemekten iyidir.
Well, that sounds like a lot of fun.
... çok eğlenceli olacağa benziyor.
Oh, that sounds like a fun idea.
- Eğlenceli bir fikre benziyor.
That sounds like it could be kind of fun, right?
Kulağa sanki eğlenceli olacakmış gibi geliyor, değil mi?
We're taking Carentan. That sounds like fun.
- Eğlenceli olacak.
Well, it sounds like fun, but that'II give him a heads-up and too much time to be working out another explanation with his friends.
Eğlenceli gibi geliyor ama onu uyandırmış oluruz ve arkadaşlarıyla başka bir açıklama bulması için fazlasıyla zaman kazanır.
that sounds great 436
that sounds good 394
that sounds fun 130
that sounds 138
that sounds nice 140
that sounds lovely 60
that sounds terrible 42
that sounds good to me 27
that sounds perfect 47
that sounds awesome 53
that sounds good 394
that sounds fun 130
that sounds 138
that sounds nice 140
that sounds lovely 60
that sounds terrible 42
that sounds good to me 27
that sounds perfect 47
that sounds awesome 53