The first of many traduction Turc
361 traduction parallèle
Do not forget, you are the first of the German forces to set foot on Canadian soil — the first of many thousands
Unutmayın, siz Kanada topraklarına ayak basan ilk Alman askerlerisiniz — binlerce kişinin ilki.
And may this be the first of many profitable meetings.
İnşallah bu, kârlı pek çok görüşmemizin ilki olur.
It was a very strange dream, the first of many dreams.
Çok tuhaf bir rüyaydı. Onu izleyen rüyaların ilkiydi.
May this be the first of many.
Bunun tekrarı bol olsun.
A. It's the first of many.
A. Birçok şeyin başı.
- The first of many, I'm sure.
- Pek çok içinde ilkdir, eminim ki.
We'll state positions, and I'll make the first of many offers. He'll refuse it, naturally.
Duruşumuzu belirleyeceğiz ve ona ardı ardına gelen tekliflerden ilkini sunacağım, o da tabii reddedecek.
The bridge is the first of many.
Bu köprü gibi bir sürü köprü yapılacak.
Oh, Santa was just the first of many disappointments.
Noel Baba birçok hayal kırıklığımdan ilkiydi.
If you'd understood the nest egg principle, as we will now call it in the first of many lectures you will have to get.
Eğer birikmiş paranın önemini anlasaydın şu anda ders almamız gerektiğini konuşuyor olmazdık.
He's the first of many scouts, here to analyze your technology.
O gelecek pek çok öncüden ilki, buraya teknolojinizi incelemeye geldi.
This was to be the first of many layoffs in Flint... the final day for the GM truck plant.
Görüntüler, Flint'te arkası gelecek olan fabrika kapatmalarının GM Kamyonları fabrikasında çekildi...
The first of many unfinished projects of which I litter the decade.
Son on yılda yarım bıraktığım tamamlamadığım ilk proje.
My first good deed, the first of many.
İlk iyi işim, sonradan geleceklerin ilki.
May it be the first of many visits.
Birçok ziyaretin ilki olabilir.
The first of many we are sure to encounter in our travels.
Seyahatlerimizde karşılaşacağımız pek çok sahneden ilki.
You're the first of many.
Siz ilk gelen grupsunuz.
Carlos Blanka will be the first of many.
Carlos Blanka birçoğunun ilki olacak.
It is our hope that it is the first of many such projects between our peoples.
Halklarımız arasında yürütülecek pek çok projenin ilki olacağını ümit ediyoruz.
And I was only the first of many, wasn't I?
Ve ben sadece birçoklarının ilkiydim, değil mi?
The first of many anti-Semitic pieces of work.
Bir sürü Yahudi düşmanı yazıdan ilki.
Well, back in 1971, when we first came up here, we collected many of the rock types and then took them back to our laboratory to do the radioactive dating analysis, and we found that many of these rock types around here
1971'de, buraya ilk geldiğimizde birçok kaya türünden örnekler topladık ve radyoaktif tarihleme analizi yapmak için laboratuarımıza götürdük ve orada buradaki birçok taş türünün neredeyse 3.800 milyon yaşında olduğunu öğrendik.
Many of you here tonight knew me... as an SA man... marching in the rank and file... in the first years of the Movement.
Çoğunuz beni bu gece hareketimizin ilk yıllarında... rütbe ve sıra içinde yürüyen SA Mann olarak tanıyor.
You are one of the many people who are so pleased with what they say that the 10th time they have said it, it is as fresh to them as the first.
Sen de bir şeyi 10 kere söyleyip hala ilk kez söylüyormuş gibi davranan kişilerdensin.
- Our instructions are to tell you first... of his deep appreciation... of your many heroic services to the state.
- İIk söylecek olduğumuz şey, ülkenize vermiş olduğunuz kahramanca hizmetler için size derin minnettarlığını sunuyor.
Many legends tell of how wishers made an unwise choice and how their last wish destroyed the benefits of the first two.
Asla tekrar çıplak bir erkek görmek istemiyorum. - Hey, bana bakma.
They would like to know the name of Scrooge's partner, uh, Scrooge's first name... and how many brothers and sisters did Tiny Tim have?
Scrooge'un ortağının adını sordu,... bir de Scrooge'un ön adını ve Minik Tim'in kaç kardeşi olduğunu?
First, post sentries at the edges of Spider's Web Forest, divide our foe's forces by luring them into it`s maze, and wound as many as we can.
İlk olarak, nöbetçi erleri Örümcek Ağı Ormanı'na gönderin. Düşman kuvvetlerini o labirente çekip dağıtın ve yaralayabildiğiniz kadarını yaralayın.
Professor Dr. Samuel Odenheim... head of the first clinic for Internal Medicine... at the University of Vienna, author of many medical textbooks... died today in the harbour of Famagusta... on board a cramped freighter going nowhere, because there wasn't room for him on this earth.
Profesör Dr. Samuel Odenheim Vienna Üniversitesi Dahiliye Kliniği Başhekimi tıp kitapları yazarı bugün hiçbir yere gitmeyen bakımsız bir gemide Famagusta Limanı'nda dünyada ona yer olmadığı için öldü.
"When the white man first came among us, " we were as many as the grasses of the prairie.
Beyaz insanlar bölgemize gelmeden önce bozkırlardaki çayırlar gibiydik.
In fact, in many areas of modern psychiatry Computers are now being increasingly used For the first basic diagnosis, and this has gone a long way
Modern psikiyatrinin birçok alanında bilgisayar kullanımıyla ilk tanının konulması yaygınlaşmakta bu ise vasıfsız sahtekârların önüne geçmeye çok yardımcı olmaktadır.
Mr. Tian hired many puppet specialists He first had a model of the Villa... placed inside the house
Tian bey bir çok minyatür ustası kiralayıp... önce bu maket konağı inşa etti... ve bu konağın içine yerleştirdi
After many alarms and close calls they successfully arrived months apart at the Jupiter system where they worked brilliantly providing the first close-up views of mighty Jupiter and its four large and mysterious moons :
Bir çok sıkıntı ve denemeler sonrasında aylar sonra farklı aralıklarla Jüpiter sistemine ulaşarak dört büyük uydusu ile birlikte ilk yakın çekimlerini başarı ile gerçekleştirdiler.
These voyagers of many cultures were the first planetary explorers.
Bu çeşitli kültürlerden seyyahlar gezegen çapındaki ilkleri başardılar.
And as for the history books, he had only written the first sentence of an entry that would be many pages long.
Tarih kitaplarına gelince sayfalar uzunluğundaki bir maddenin ilk cümlesini yazmıştı.
This is not the first time I have been employed in finding out thieves and I wish I had as many bags of a thousand francs as I have had people hanged.
Hırsızların peşinde koşmaya bugün başlamış değilim. Keşke astırdığım her suçlu başına biner frank verselerdi.
In the first few winters, many of the young and old disappear from Britain.
İlk birkaç kış döneminde İngiltere'deki çocuk ve yaşlıların çoğu yok oldu.
How many infants have died of malnutrition, before the fulfilment of their first year of life?
Yetersiz beslenmeden kaç çocuk öldü, üstelik yaşamlarının ilk yılında?
Not many people realize that this is one of the most critical moments of our history... and cook Nikolaev's case, very simple at first glance, has incredibly deep meaning.
Bir çok kişi bunun tarihimizin en kritik anlarından biri olduğunun karkında değil... ve aşçı Nikolaev'in durumu, ilk bakışta çok basit, ancak inanılmaz derin bir anlamı var.
But at my age, I find myself writing too many letters of condolences to the bereaved widows of clam-brained generals I never cared for in the first place.
Ama benim yaşımda kendimi, hiç sevmediğim kıt beyinli generallerin dul kalmış karılarına bir sürü taziye mektubu yazarken buluyorum.
For the first time, because of technology, we have the ability to be live from many locations around the globe, and because of the format - an all-news network - we can spend whatever time is necessary to bring the viewer the complete context of that day's portion of the story.
Aktif eylemciler, kendini sosyal değişime adamış insanlar olduğunda ancak benim gibi insanlar ortaya çıkabilir ve öncü gibi görünebilir ama bu işi yapan bir başkasıolduğundan değildir.
If there is a narrower range of opinion in the United States and it is harder to express a variety of different opinions, why do you live in the US? Well, first of all, it's my country, and secondly, it's in many ways - as I said before - it's the freest country in the world.
Bunlar aynı zamanda hükümetteki önemli yönetim pozisyonlarındaki kişileri belirleyenler ve medyada olanlardır.
Many eggs don't hatch, and of those that do, 25 % die in the first few months.
Pek çok yumurta, yavru vermez ve yavru verenlerin % 25'i ilk birkaç ay içinde ölür.
I'm particularly delighted to see Camilla, who many of you will remember as the first person Bernard asked to marry him.
Özellikle de Camilia'yı gördüğüm için, birçoğunuz hatırlarsınız Bernard'ın evlenme teklif ettiği ilk kişi.
When the storms first came to our village many of us were ready to die but Nikolai refused to let us.
Fırtınalar köyümüze ilk geldiğinde pek çoğumuz ölmeye hazırdık. Ancak Nikolai buna izin vermeyi reddetti.
For his first film Welles set out to explore the many facets... of media baron William Randolph Hearst, whose abuse of wealth and power defied America's democratic traditions.
Welles, ilk filminde medya baronu William Randolph Hearst'ün birçok yüzünü yansıtmak istedi. Hearst, zenginliğini ve nüfuzunu istismar ederek Amerika'nın demokratik geleneklerini hiçe sayıyordu.
perhaps we were the first postwar film generation and i say we because there were so many of us who tried to describe the world as it was we showed only micro worlds the titles suggest this the school the factory
Belki de biz, "Biz" diyorum çünkü o kadar kalabalıktık ki, dünyayı olduğu gibi tanımlamaya çalışan, savaş sonrası ilk film kuşağıydık. Sadece mikro-dünyalar gösterdik. İsimler de bunu ele veriyor :
I have many questions, the first of which is :
Birkaç sorum var, birincisi :
One of our first investigations is to find out... how many officers named in that book... were present at the Jordan Washington shoot-out.
İlk işimiz orada adı geçen polislerin kaçının Jordan Washington'la çatışma yaşanan günde suç mahallinde olduğunu ortaya çıkartmak.
Winter is the best season for observing the stars, when you can see many of the first magnitude.
Kış mevsimi yıldızları gözlemlemek ve en parlak hâllerine tanık olmak için en uygun mevsimdir.
It was only the force of history that saved the situation... from collapsing of its own weight after so many people died... in its first year of operation.
Emsali görülmemiş bir gücü arkalarına aldıkları için durum o kadar insanın ölümünden sonra bile kendi ağırlığı altında ezilmedi.
the first one 115
the first time i saw you 26
the first time we met 43
the first 240
the first day 25
the first time 174
the first victim 31
the first lady 16
the floor is yours 27
the flash 89
the first time i saw you 26
the first time we met 43
the first 240
the first day 25
the first time 174
the first victim 31
the first lady 16
the floor is yours 27
the flash 89
the forest 35
the family 112
the family business 35
the floor 53
the final frontier 122
the future 293
the french 76
the front 31
the fool 54
the food 120
the family 112
the family business 35
the floor 53
the final frontier 122
the future 293
the french 76
the front 31
the fool 54
the food 120
the father 151
the front door was open 16
the fuck is this 18
the fire 114
the facts 28
the feds 64
the four 34
the funeral 36
the fear 48
the fuck 145
the front door was open 16
the fuck is this 18
the fire 114
the facts 28
the feds 64
the four 34
the funeral 36
the fear 48
the fuck 145