Unit two traduction Turc
212 traduction parallèle
Control, this is unit two.
Kontrol, burası 2 numaralı birim.
Unit One to Unit Two.
Birim Bir'den Birim İki'ye.
Unit two.
Birim 2.
Unit two, this is unit one.
Birim 2, Birim 1 konuşuyor.
Wait for Unit Two Bravo to back you up.
Sana destekleyecek Bravo İki Ünitesini bekle.
Unit two is on the south side of Boneyard Meadow.
Birim iki Boneyard Meadow güney tarafında.
Didn't you repair that unit two days ago?
O parçayı iki gün önce tamir etmedin mi?
Unit Two, Unit Seven, immediate roll.
İkinci Birim, Yedinci Birim, derhal hareket edin.
Get off. Unit two, Exhibition Centre.
2 takım Sergi Merkezi.
Unit two.
AnlaşıIdı!
All units, focus in on Jackie. Unit two.
Bütün birimlere, Jackie'nin üstüne yoğunlaşın.
Polk, M. Wells, H. Taz, M. Brennick, J.Jackson, M. Unit Two.
Polk, M. Wells, H. Tass, M. Brennick, J. Jackson, M. Ünite 2, asansöre.
Unit two.
İkinci birim.
Unit one, this is unit two.
Birinci birim, burası ikinci birim.
This is unit two.
Onları kaybettim.
TWO YEARS AS HEAD OF A CRISIS COUNSELING UNIT.
2 yıl boyunca kriz danışma biriminin başı.
Two days later, Paul Delouvrier was appointed Prefect of the Paris region which, according to the official communiqué now became a new and distinct administrative unit
İki gün sonra, Paul Delouvrier Paris'in yeni valisi olarak atandı ve resmi bir bildirge ile yeni yönetim kadrosunu açıkladı.
It will require two men to transport the antimatter unit.
Anti madde ünitesini nakletmek için iki adam gerekecek.
Jim, I made this unit to erase their tape and record our two prints on it.
Jim, bu tertibatı bantlarını silmek, ve bizim iki baskımızı üzerine kaydetmesi için yaptım.
Two weeks ago I was just another young soldier with my unit, and here I am, a man of some means with a most beautiful woman at my side.
İki hafta öncesine kadar sadece birliğimde genç bir askerdim. Şimdiyse mülkü olan bir adamım ve yanımda çok güzel bir kadınla oturuyorum.
ALL I've got Left of the unit is 3 tanks, with two of them hit.
Elimdeki üç adet tankın iki tanesi çarpık durumda.
Special unit three, seven, four, three, two, seven.
Özel birim üç, yedi, dört, üç, iki, yedi.
General Ravon, I'll take these two back to the bunker for interrogation by the special unit.
General Ravon, özel birlik tarafından sorgulanmaları için bu ikisini sığınağa götüreceğim.
January this year, dropped into Kiev with 167 surviving in unit, to get two cut-off regiments out of Russia.
Rusya'da çevresi sarılmış iki tümeni kurtarmış ve ekibinden 167 kişi sağ kalmış.
Without firing a single shot,... he killed six Nazis and returned to his unit... with two fascist prisoners who... ~ "Yielded..." ~ Who yielded...
Tek bir atış olmadan,... altı Nazi öldürdü ve iki faşist mahkumla..... birliğine geri döndü... - "Yardımcısı..." - Kim yardımcı...
This is blood group A. We've had one unit of blood in the last two days.
Bu kan A grubu. Bu kan grubundan, son iki günde, sadece bir ünite kan geldi.
When there's a two-person unit, when either one approaches the car... the other positions himself to the right rear... where they can watch all the activity in the car.
İki kişilik bir birimde, ikisinden biri bir araca yaklaşırken diğeri aracın sağ arka tarafında pozisyon alır. Böylece aracın içinde olan biteni gözleyebilir.
Was it a two-unit car?
İki polisin olduğu bir araba mıydı?
Officers on the scene found two crates of illegal weapons... in the trunk of his unit.
Memurlar olay yerinde bagajlarında yasa dışı silahlardan 2 kasa silah bulmuşlar.
The government of the United States... wants to charge you two with murder... and you want me to go to the prosecutor... with "Unit, Corps, God, Country"?
Birleşik Devletler Hükümeti siz ikinizi cinayetle itham etmek istiyor ve sizse benim savcıya "Birlik, Askeriye, Tanrı, Ülke" ile gitmemi mi istiyorsunuz?
We lost all but two and they're still in critical condition on their way to the burn unit at Johns Hopkins.
İkisi hariç hepsini kaybettik. Onlar da hala kritik durumda. Johns Hopkins yanık tedavi bölümüne gönderdik.
I may. Two weeks ago a shuttle mission was scrubbed three seconds before liftoff when an auxiliary power unit valve malfunctioned.
İki hafta önce, destek güç biriminin vanası hata verince,... bir mekik görevi, kalkışa 3 saniye kala iptal edildi.
The Special Coverage Unit operated from a base camp between the two American beaches, Utah and Omaha which were pumping men and material directly into combat.
Özel Kayıt Birimi, Utah ve Omaha adlı... iki Amerikan kumsalı arasındaki bir üsten yönetiliyordu. Bu kumsallardan savaşa asker ve malzeme tedarik ediliyordu.
That shit costs two grand per clinical unit.
O pisliğin her ünitesi 2 bin ediyor.
Unit 01 will be restored in two days. Let's speak of what psychologists used to call the Oral Stage.
Unit 01 2 gün içinde restore edilecek
Two, you're the most highly decorated member of your unit.
Birliğinde en çok madalya kazanan sensin.
We are holding two members of your unit.
Ekibinizden iki kişi ana kampımızda esir durumunda.
You've all been chosen to be part of my elite moon unit. Which is divided into two divisions...
Hepiniz, ikiye ayrılmış olan, elit ay birimimin bir parçası olmak için seçildiniz...
I've always liked you two. A unit above none.
Sizi ikinizi herzaman sevdim.
You know, all this time we've been in Unit B together... you've never given two shits about me.
Biliyorsun, bunca zamandır B Biriminde beraber olmamıza... rağmen beni hiç sikine takmadın.
I hear you two choirboys are working together again in Unit B.
Siz iki koro çocugunun B Biriminde beraber çalistiginizi duydum.
We spent two years training a small tactical unit- -
Ufak taktik bir üniteyi eğitmek için 2 yıl harcadık- -
Two other unit members helped me. We got him down.
Birimden iki asker bana yardım etti.
The production report by the Unit Production Manager on the film that day, and I quote, "Tom Haviland slipped " on wardrobe trailer number 38, step number two.
O gün ki yapımcının verdiği rapordan alıntı yapıyorum, " Tom Haviland 38 numaralı karavan gardırobuna doğru kaydı ve ikinci basamağa dizini çarptı.
Active service unit leader for years. and two security service operatives.
Görevinde yıllarca etkin liderlik, yirmi polisin öldürülmesinde sorumlu, ve iki kez güvenlik servisinde yöneticilikte bulunmuş.
Two parts - the command launch unit and the round.
Komut yürütme birimi ile birlikte iki kısımlı ve kendi ateş eden.
You two head the FBI's X-Files unit, do you not?
FBI'daki Gizli Dosyaların başındasınız değil mi?
Did two years in Nam, recon unit.
Vietnam'da kaldım. Keşif birliğinde.
The two before that in WaIkor. The IstaIion unit has the cutest guy
Ondan önceki ikisi Walkor'daymış.
Son of a bitch! I want the whole unit regrouped downstairs in two minutes.
10 dakika içinde tüm birimleri aşağıda istiyorum.
The Police from the Artistic Heritage Unit.. Recovered two precious 16th century sculptures.. Attributed to Benvenuto Cellini.
Tarihi eser kaçakçılığı birimindeki polisler 2 adet 16. yy.'a ait heykelcik ele geçirdi sanatçı Benvenuto Cellini'ye ait.
two hours later 53
two and a half men 29
two hours 343
two hours ago 92
two weeks later 82
two weeks ago 326
two months later 53
two years later 88
two years ago 477
two hearts 28
two and a half men 29
two hours 343
two hours ago 92
two weeks later 82
two weeks ago 326
two months later 53
two years later 88
two years ago 477
two hearts 28
two more 130
two beers 79
two months ago 182
two days ago 368
two arms 16
two o'clock 76
two seconds 191
two years 509
two thousand dollars 17
two hands 45
two beers 79
two months ago 182
two days ago 368
two arms 16
two o'clock 76
two seconds 191
two years 509
two thousand dollars 17
two hands 45
two and a half 63
two thousand 72
two people 83
two sugars 100
two men 105
two brothers 30
two weeks 445
two minutes 637
two tickets 43
two words 186
two thousand 72
two people 83
two sugars 100
two men 105
two brothers 30
two weeks 445
two minutes 637
two tickets 43
two words 186