You've been had traduction Turc
1,498 traduction parallèle
You're the best partner I've ever had. Have you ever been with a woman? Actually no.
Ama senin gibi yaşamak istiyorum Bir korsan avcısı olmak istiyorum.
Now I don't think Leonard's ever had to go... quite to that extent... but he's the man for me who's like... comes down from the mountaintop... with the tablets of stone, you know... having been up there and talking to the angels.
Şimdi Leonard'ın bu boyutlara ulaştığını... elbette düşünmüyorum... ama dağın zirvesinden... elinde taş tabletlerle gelen... ve orada meleklerle konuşmuş... bir adam gibi benim için.
You know, if Roshi had been a... you know, professor of physics in Heidelberg... you know, I would've learned German... and moved to Heidelberg.
Eğer Roshi... Heidelberg'de fizik profesörü olsaydı... Almanca öğrenecektim... ve Heidelberg'e taşınacaktım.
If you had killed him, you would have planned it. And it would have been... dull.
Sen öldürmüş olsaydın, önceden planlardın ve donuk olurdu.
- Would've been flawless if you had a decoy Dad too.
- Babamın yem hali olsaydı kusursuz olurdu.
And now that I've had a chance to compare their route to your ship's logs, it's quite clear that they've been following you.
Ve şimdi onların rotalarını, sizin gemi kayıtları ile karşılaştırma olanağını bulunca sizi izledikleri ortaya çıktı.
You've been had.
Kandırıldın.
Okay, Tori and I have been friends since I won't even tell you how long, so when we decided to have our lips done... – We had our lips done.
Çok kızgın. Tori ve ben çok eski arkadaşız. Dudaklarımızı yaptırmak isteyince- -
You know, it's conceivable that if Trip and Paula had been sleeping in his bed, they might still be alive.
Aslında, eğer Trip ve Paula yerde değilde yataklarında yatsalardı, hala hayatta olmaları mümkündü.
That must've been a pretty hot number you had there, boss.
Kaybettiğin o telefon numarası oldukça önemli bir numarala olmalıydı.
You know, when the detective interviewed you earlier why didn't you tell him that your best friend and his family had just been killed?
Malum, daha önce dedektif sizinle görüştüğünde neden en iyi arkadaşınız ve ailesinin öldürüldüğünü söylemediniz?
You had been pinched and we spent the night in the tank.
Tutuklandın ve geceyi kodeste geçirdik.
I knew Eddie had been stealing from me... and then he flees and you turn up owning that place.
Eddie'nin benden para çaldığını biliyordum. Şimdi o kaçtı ve sen de orayı satın aldın.
Maybe if you had done your part, calmed the fucking waters a little... instead of treeing the county commissioner... the hooples would have gone and got their loads on... and been waiting for your next edition.
Belki meclis üyesini zor durumda bırakmaktansa üstünüze düşeni yapıp... ortalığı biraz yatıştırsaydınız... ayak takımı da gider, sarhoş olur... ve yeni sayının çıkmasını beklerdi.
You know, i bet it's been a while since you've had a home-cooked meal.
Bilirsin, İddia girerim ki ev yemeği yemeyeli epey bir süre geçmiştir
I didn't really want that, but I had to take it because I was supposed to get on the zoo beat, which would've been gross but great'cause they'll let you do double shifts,
Bunu pek istemiyordum ama kabul etmek zorunda kaldım. Çünkü hayvanat bahçesinde olacaktım. Bu iğrenç ama bir yandan da harika.
You've been so busy lately, I had to resort to pot roast and mashed potatoes to get you here.
- Son zamanlarda o kadar meşgulsün ki seni buraya getirmek için rosto ve püreye başvurmam gerekti.
And once you've had that drink, I can tell you how I've been moved out of the pool house and into a room right next to my grandparents.
Şu içkini alınca sana nasıl havuz evinden çıkartılıp büyükannemlerin odasının yanına taşındığımı anlatayım.
If you had reduced the fetuses even by two, the other three could've been carried longer, been more developed and born healthier.
Eğer en azından ceninlerin ikisini aldırsaydınız, diğer üçünü daha uzun süre taşıyabilirdiniz, Doğan bebekler çok daha sağlıklı olurdu.
You know, if you had've just told me your name in the first place, this would have been a little easier.
Biliyor musun eğer bana en başta adını söyleseydin çok daha basit olurdu. Oh. Yapamazdım.
You want to know how long it's been since we've had sex?
Ne kadar zamandır seks yapmadığımı bilmek ister misin?
When I heard the X Pit had been destroyed, I thought for certain you and dear Kalibak were lost.
X kulesinin yok olduğunu öğrendiğimde sen ve Kalibak'ı kaybettiğimi düşünmüştüm.
Like I - it feels... someone else had been touching her and making love to her and I felt that other person and I felt... her connection to that other person, you know?
Sanki - şeyi hissettim... artık ona başkası dokunuyor, başkası onunla sevişiyor, ve ben onun varlığını... Tina'nın onunla bağını hissettim, anlıyor musunuz?
you know and a clothes.. he had been... pretty high flying not too long ago.
Üzerindeki kıyafetler de çok pahalı ve yeni gibiydiler.
The two of you had a plan, and it would have worked, if only Mr. Church hadn't been in such a hurry and gone off that road.
İkiniz plan yapmıştınız ve işe yarayacaktı. Bay Church acele edip yoldan çıkmasaydı tabii.
You know, I've been thinking about it for a while, ever since Matt had his operation.
Matt ameliyat olduğundan beri bunu düşünüyordum.
Every since I had Lucas, before that even... you've been the one person I could count on.
Lucas doğduğundan beri hatta ondan bile önce güvendiğim tek insan sendin.
You told me that you had been up in the crawl space for P.I., and...
Bana * menfizde * P.I. için orada çalıştığını söyledin ve....
The lease had been signed, the liquor license had been transferred into the name of Kinnetic Corp., you've got enough insurance that if someone so much as sneezes, you're protected...
Kontrat imzalandı, içki ruhsatı Kinnetic Şirketler Grubu'na devredildi, neredeyse hapşırığa karşı bile seni koruyacak şekilde sigortalandın.
You've never had a lie get out of hand? Or you've never been caught at it?
Elinden kaçan bir yalanın hiç olmadı... ya da yakalandığın.
When I discovered that you had been... Pledged by my son, I collecting the pieces and I did the link.
Oğlumun seni tuttuğunu öğrendiğim zaman birkaç parçayı birleştirdim ve bağlantıyı gördüm.
I know we've had our differences, but you have always been there for me.
Ben Farklılıklarımız olduğunu biliyorum, ama bana hep yardım ettin.
I had to observe you before revealing myself... to determine just how much you've been influenced by these humans.
Sana kendimi göstermeden önce bu insanlardan ne kadar etkilendiğini incelemeliydim...
Now you're biting my head off for caring that you might need help dealing with the fact that it's been three days since you've had any sleep.
Yardıma ihtiyacın olabilir diye umursadığım için benim başımı ağrıtıyorsun... Üç gündür uyumadığın gerçeğini ele alırsak.
What she doesn't realise is... once you've had two kids and you've been living with the same man for 15 years, the sex really isn't that great.
Ama farkında olmadığı birşey var iki çocuğun varsa ve 15 yıldır aynı adamla yaşıyorsan seksin pek keyfi kalmıyor.
Those nightmares you've been having of jessica dying, screaming, burning you had them for days before she died.
Gördüğün o kabuslar Jessica'nın öldüğü, çığlık çığlığa, yandığı o ölmeden çok daha önce görmeye başladın.
The point is, by the time I came out of the coma Dr. Trakk had been transferred back East and I never got the chance to say thank you.
Demek istediğim, zamanla komadan çıktım... Dr. Trakk, Doğu'ya transfer edilmişti. ... ve asla teşekkür etme şansım olmamıştı.
According to Becky, when she got there, it appeared that you and Rosie had been having some kind of fight.
Becky'e göre, oraya gittiğinde, sen ve Rosie tartışıyormuşsunuz.
It's just I've been really busy, you know- - the P.T.A. fundraiser's coming up and I've just had a lot on my mind.
Sadece bu aralar çok yoğundum. Okul aile birliği bağışı yaklaşıyor kafamda bir sürü şey var.
you thought that bunny had been kidnapped, and you were fucking glad, man.
Bunny'nin gerçekten kaçırıldığını sandın ve buna çok sevindin dostum.
Okay, I might actually be Japanese, but you said you had been saved because you believed in me, right?
Tamam, ben bir japonum, ama... Bana inandığınızı ve sizleri kurtardığımı söylemediniz mi?
If he had been a monster you know if he had come in there and said I did this and this to all these people and I was happy at it, he was a cool objective matter of fact, this is my war duty I did my war duty,
"Şayet bir canavar olsaydı ve içeri girip o insanlara şunu bunu yaptım..." "... ve mutluydum deseydi, insan bunu anlayabilirdi. " " Soğukkanlı ve duygusuzdu, savaştaki görevimdi ve ben de görevimi yaptım... "
You know, I've been here before. It's been some time now, but I've had some success here and I feel like I'm coming home, really.
Uzun zaman oldu, ama başarılı bir şekilde döndük kendimi yuvamda hissediyorum.
Had I hit you, I would've been in a lot of trouble.
Ya size çarpsaydım? Anne-babanız ne derdi!
and had he whom we have lost been your son in law instead of a son, would you have still wailed to see your devastated daughter get happiness?
Ve bizim oğlumuz yerine senin damadını kaybetmiş olsaydık Sen kızının mutluluğunu almak için hala feryat edermiydin?
You've been unconscious for days - and had wild talks -
senin için gerçekten endişelendim. şimdi düzeldin
And I thought I heard this click on the phone, you know, like someone had been listening.
Ve galiba telefondaki o tıkırtıyı duydum hani biri dinliyormuş gibi.
Now that I've preached on the realities of accurate reporting, I want to tell you how catastrophic for everybody involved it would have been if you had, say, taken the results of your investigation to a tabloid.
Mademki doğru haberciliğin gerçekleri üzerine vaaz veriyorum araştırmanın sonuçlarını bir sansasyon gazetesine götürmenin, diyelim ilgili herkes için nasıl bir felakete yol açacağını sana anlatmak isterim.
Now, if I had been a night watchman... at the Metropolitan Museum of Art for ten years... instead of a curator and director for eighteen and a half... then you might say that my expertise is not so good.
Metropolitan Sanat Müzesi'nde 18,5 yıl küratörlük ve yöneticilik değil de gece bekçiliği yapmış olsaydım uzmanlığımın pek de iyi olmadığını söyleyebilirdiniz.
Do you know how long it's been since I've had chocolate?
Ne kadardır çikolata yemedim biliyor musunuz?
No wonder you've had headaches all these years,'cause you've been trying to just push it away.
Bütün bu yıllar boyunca baş ağrısı çektiğine şaşırmamak gerek Çünkü bunu uzaklaştırmaya çalışıyordun sadece.
you've been served 82
you've been there before 25
you've been 70
you've been chosen 18
you've been warned 45
you've been busy 87
you've been avoiding me 36
you've been lying to me 28
you've been up all night 20
you've been through so much 17
you've been there before 25
you've been 70
you've been chosen 18
you've been warned 45
you've been busy 87
you've been avoiding me 36
you've been lying to me 28
you've been up all night 20
you've been through so much 17
you've been a great help 19
you've been following me 21
you've been through a lot 72
you've been gone a long time 22
you've been very helpful 80
you've been here before 48
you've been working out 16
you've been crying 25
you've been very kind 36
you've been drinking 88
you've been following me 21
you've been through a lot 72
you've been gone a long time 22
you've been very helpful 80
you've been here before 48
you've been working out 16
you've been crying 25
you've been very kind 36
you've been drinking 88
you've been most helpful 22
you've been here 49
you've been great 37
you've been a big help 17
you've been there 53
you've been shot 47
hades 49
hadley 82
haddock 18
hadass 20
you've been here 49
you've been great 37
you've been a big help 17
you've been there 53
you've been shot 47
hades 49
hadley 82
haddock 18
hadass 20
haddie 119
hadji 18
had i known 35
haddy 20
had to be done 28
had a good day 18
had enough 74
hadn't you 39
had to 73
had a 19
hadji 18
had i known 35
haddy 20
had to be done 28
had a good day 18
had enough 74
hadn't you 39
had to 73
had a 19