You want more traduction Turc
6,569 traduction parallèle
You want more?
Daha ister misin?
- Don't you want more canadough?
Daha fazla Kanada mangırı istemez misin?
And I know that you want more for your daughter.
Ve biliyorum ki kızın için daha iyisini istiyorsun.
Look, I can write you the standard empty-calorie celebrity tell-some, if that's what you're looking for, but I thought you might want more than that.
Bak, eğer istediğin buysa sana içi boş ünlü biyografilerinden yazabilirim ama bence bundan daha fazlasını istiyorsun.
I bring more news the Empire doesn't want you to hear
Size İmparatorluğun duymaktan hoşlanmayacağı daha çok haber getireceğim.
What more do you want?
- Daha ne olsun?
I want to be able to come back and question you more... aggressively.
- Eğer iki iş arkadaşım Fell'den plakla dönmezse gelip seni sorgulamak isteyeceğim. Hem de çok daha agresif şekilde.
Does it really surprise you that I... want something a little bit more potent in my arsenal?
Seni bu kadar şaşırtıyor mu cephaneliğimde biraz daha kuvvetli bir şey istemem?
Look, I'm sure you don't want this investigation to get any more public than it's already been, do you, doctor?
Bakın, eminim bu araştırmanın daha fazla basının ilgisini çekmesini istemiyorsunuzdur, değil mi doktor?
It's only a drink, unless you want it to be more.
Sadece bir içki. Tabii daha fazlasını istemiyorsan.
You don't want to hear more?
Daha fazlasını duymak istemiyor musunuz?
I'm a night person. Speaking of that, you might want to consider revamping your circadian clock to a more traditional chronotype.
Lafı açılmışken, sirkadiyen saatini daha geleneksel bir kronotip yapmak için revize etmeyi düşünmelisin.
Now, we will find your family, if that's what you really want to do, but this time, for the first time, you'll have something to show them for all your work, more than a canvas tent and a mud floor.
Gerçekten yapmak istediğiniz buysa, ailenizi buluruz. Ama bu sefer, ilk defa emekleriniz için bezden bir çadır ve çamurlu zeminden başka onlara gösterecek bir şeyiniz olur.
- Okay, will do. We do not want to see these people on the street any more than you do. - Mm-hmm.
- Peki, yapacağız.
If you want to arrest me, don't you need something more?
Eğer beni tutuklamak istiyorsan, daha fazlası gerekmez mi?
What you said, "If you want to get better, your will is more important than medicine."
- Yalnızca söylediğiniz "sen istemedikten sonra hiçbir tedavi işe yaramaz".
More than anything, we all want you home.
Herşeyden daha çok eve dönmeni istiyoruz.
Until they don't want you no more.
Ta ki sana ihtiyaçları kalmayana kadar.
If you want to use this, you're more than welcome to.
Bunu kullanmak istiyorsan, hiç çekinme.
move over slightly. Do you want me to move a little more over, or, okay.
Biraz daha yana kaymamı mı...
How much more obvious do you want me to make it?
Daha ne kadar aşikar yapmamı bekliyordunuz?
What more do you want from me?
Ne yapmamı bekliyorsun ki?
But what I want more is for you to learn to follow the rules.
Ama senin kurallara uymayı öğrenmeni daha çok istiyorum.
I can order you more, if you want.
İstersen sana da sipariş verebilirim.
You want to make me more angry?
Daha çok sinirlenmemi istiyorsun yoksa?
- We just want to do a little more digging before we present you with this.
- Sizi temsil etmeden önce biraz daha inceleme yapmak istiyoruz.
Either you want more than a working relationship, or you want to be lovers.
Ne kadar eğlenceli bir geceydi.
Well, you want to take a run at me, you better put a little more Irish in that coffee.
Peki, bana bir çalışma almak istiyorum, Daha iyi o kahve biraz daha İrlandalı koydu.
You know, the more I think about it, the less I want to see that list of the artists who used the Hit Wizard.
Bilirsiniz ya, bu konuda aklıma en çok takılan şey Liste Başı Sihirbazı'nı kullanan sanatçı listesini görmeyi ne kadar az istediğim.
I'll do anything and everything to assassinate what little character you have, and I won't give it a second thought because you two are the absolute worst kind of people, the kind who have everything but still want more.
Ne kadar karaktersiz olduğunuzu göstermek için herşeyi yaparım, ve bir saniye bile düşünmem çünkü siz ikiniz kesinlikle her şeye sahip olan ama asla bununla yetinmeyen tipte iğrenç insanlarsınız.
Wow, really? Any more depressing thoughts you want to have this afternoon?
Bugün için başka bunalımlı düşüncen var mı?
But that exclamation aside, I don't want you to think that I value my job more than I value... our friendship.
Fakat bu bağırış bir yana işime arkadaşlığımızdan daha çok değer verdiğimi düşünmeni istemiyorum.
As much as you want me to yell, I have a more effective method.
Bağırmamı istesen de, benim daha etkili bir yöntemim var.
There is no more money, unless you want to pay more property taxes.
Artık para fazla emlak vergileri ödemek istemiyorsanız, var.
We just want to observe you for one more night, okay?
Seni sadece bir gece daha gözlemlemek istiyoruz, tamam mı?
What more do you want from me?
Benden daha ne istiyorsun?
Ok, that was so good, but let's try that one more time like, salve parentis, you can even almost singing it, if you want, ok?
Tamam, bu güzeldi ama bir kez daha deneyelim şey gibi, salve parentis, şarkı söylüyormuşsun gibi olsun istersen, tamam mı?
Ok, sweetheart, when you speak, I want you to look up and have more eye contact with me.
Pekala tatlım, konuşurken senden yukarı bakmanı ve benimle daha fazla göz teması kurmanı istiyorum.
Well, I want to tell you something more, Captain.
Sana daha fazla şey söylemek istiyorum, Yüzbaşı.
I'm not dissing my partner, but, you know, you'd think Alvarez would want someone with a little more weight on it.
Ortağımı kötülemiyorum... Ama Alvarez'in daha önemli birini seçeceğini düşünüyor insan.
I bring more news the Empire doesn't want you to hear
Size İmparatorluğun duymanızı istemeyeceği bazı haberler getirdim.
Or you want some more humiliation?
Yoksa biraz daha aşağılanmak ister misin?
I want to be more like you.
Senin gibi olmak istiyorum.
I don't want to take any more chances. - What do you want me to do?
- Ne yapmamı istiyorsun?
I do want to ask you one more time about your feelings toward Alicia Florrick.
Bir kez daha Alicia Florrick hakkındaki duygularınızı öğrenmek istiyorum.
I want you to take this more seriously.
Bunu daha çok ciddiye almanı istiyorum.
I want you to take me more seriously.
Beni daha çok ciddiye almanı istiyorum.
If you want to know more, ask the Red Angel.
Dahasını bilmek istiyorsan Kırmızı Meleğe sor.
Greg, don't you want to be more like your brother... - just always doing what you're told... - Huh?
Greg, abin gibi davranmaya ne dersin, mesela her zaman sana söyleneni yapmak gibi her şeye kolayca kanan, karar almayı hep
Most of the other kids couldn't deal with it, which I'm guessing only made you want to be more different.
Çoğu diğer çocuk bununla başa çıkamadı. Ki bu da daha fazla farklı olmanı sağladı.
You want to give us the "givens" one more time?
Sonuçların sonuçlarını tekrar söyleyebilir misin?
you want some tea 39
you want me to come 17
you want to see me 30
you want to die 96
you want to talk to me 36
you want something 175
you want it 343
you want some 400
you want to play 93
you want to kill me 68
you want me to come 17
you want to see me 30
you want to die 96
you want to talk to me 36
you want something 175
you want it 343
you want some 400
you want to play 93
you want to kill me 68