English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ B ] / Ben geldim

Ben geldim traduction Anglais

8,153 traduction parallèle
Annem olduğunu hissettim ve sesini duydum. "Tatlım, ben geldim, ben geldim." diyordu.
And I felt it was my mother, and I heard her voice, and she Says, " honey, I'm here.
O da bana sıkıca sarılarak, "ben geldim, ben geldim." diyordu.
And she's hugging me tight saying, "I'm here, I'm here."
Ben geldim.
I'm home.
Ben geldim!
It's me!
Ben geldim.
That's me.
Ben geldim.
I'm here.
Senden önce ben geldim!
I was here before you!
tatlım ben geldim!
Honey, I'm home!
Mesele sizin güvenliğiniz olduğu için bizzat ben geldim.
If your safety is a concern, I will gladly escort you out myself.
Hayır, ben geldim, çünkü seni görmek istedim.
No, I came because I wanted to see you.
Ben geldim.
Hello!
- Ben geldim.
I'm back.
Champa kunj! - Ben geldim!
Champa kunj... here I am...!
- Bekle! Önce ben geldim!
Wait, I'm here first!
Ben geldim.
Hello?
Tüm deniz aracı mürettebatını riske atmaktansa ben buraya gözlem yapmaya ve tavsiye vermeye geldim.
Rather than risk entire crew of naval vessel... I am here to observe and advise.
Şirketin bana bir teklifte bulundu bile. Ve ben daha iyi bir teklifte bulunmaya geldim.
Your company already made me an offer.
Ben aslında arkadaşlarımla geldim.
Um, I actually came with my friends.
Ben gezmeye geldim.
I'm here sightseeing.
Ben de buraya gelmeni umarak geldim.
I, um... I came out here hoping you...
# Teslim ettim kendimi vicdanıma # # Senin evine geldim ben #
"l surrender, My conscience, I come home to you."
Ben Theresa Burke. Buraya yardıma ihtiyacınız olduğunu duyduğum için geldim.
My name is Theresa Burke, and I'm here... because I heard that you needed some assistance.
Ben size yardımcı olmaya geldim sadece.
I am just here to help.
Ben maç izlemeye geldim.
I was in there watching the football game.
Kendini pek iyi hissetmiyor. Onun yerine ben saygısını sunmaya geldim.
She could not come as she is a bit ill so sent her regards to you.
Ben buraya doğru dürüst bir çatışma için geldim, tamam mı?
I come here for a fucking shootout, right?
Kedi miyavlıyordu, ben de sorun nedir diye bakmaya geldim.
The cat was meowing so I came to see what the matter was.
Hayır, ben buraya yaşananlardan kaçmak için geldim.
No, I'm, er... I'm just here to get away from it all.
- Ben cezanın ta kendisiyim. Yağmalayan her erkek, kadın ve çocuğu Teksas topraklarından atmaya geldim.
( Lorca ) I am the punishment, here to spite every jumping bean lubricano, man, woman, and child from the Texas plains!
Başkan'ın asistanı ciddi bir sorun var diye ihbar etti. Ben de soruşturmaya geldim.
Mr Kim's assistant tipped us off there was a serious problem, so I'm here to investigate.
Yalnızca şunu söylemek için geldim ben iyi bir askerdim.
I just wanted to tell you, - I was a good soldier.
Bunu benden daha iyi biliyorsun ki ben buraya para için geldim.
You know me better than that. I'm in it for the money.
Ben de geldim.
Here I am.
Ben sadece kız kardeşim için geldim
I came only for my sister
Peki ben buraya nasıl bu kadar çabuk geldim?
So how did I get here so fast?
Ben buraya sadece sizi tebrik etmek için geldim.
I just came over to say congrats.
Mr Pryce ben The Daily Kingfish'den geldim.
Mr. Pryce, I'm from The Daily Kingfish.
- Ben buraya çalışmaya geldim, kızlara bakmaya değil.
I'm here to work, not to stare at girls.
Dün geceki partiye geldim ben, ve senin kızla seviştim.
Um, I came to the party last night, and I wound up having sex with your daughter.
Senden saniyeler önce geldim ben de buraya.
Literally, I got here like two seconds before you did.
Ben kendim geldim.
I came by myself.
Ben de sürüklenerek geldim buraya kadar.
They left me for dead and I dragged myself back here.
O bir konferans için Amsterdam'da beni davet etti, ben kabul ettim, ve bu vesileyle seni görmeye geldim.
He's here in Amsterdam for a conference, and he invited me, I accepted, and this way I get to see you, too.
Aslında, ben buraya kız arkadaşınla tanışmak için geldim.
In fact, I came here to meet your girlfriend.
Ben buraya bunu duymak için mi geldim?
You made me come over to hear this?
Ben de trene atlayıp geldim.
I took the train.
- Hey, ben tekneyi almaya geldim.
- Hey, I just came to get the boat.
Tanrım! Ölmeye geldim ben buraya!
God, I came here to die.
Diyelim ki uyudun diyelim ki yürüyüşe çıktın diyelim ki gözünü kırptın diyelim ki ben buraya geldim.
Say you fall asleep. Say you take a walk. Say you blink.
Ben Elsa Mars. Bay Henry Gable'ı görmeye geldim.
Elsa Mars to see Mr. Henry V. Gable.
Müzik, film ne gerekiyorsa yazarım ama ben kitap eleştirisi yapmayı seviyorum. Zaten bu yüzden Daily'e geldim.
Look, I've been a team player, Phil, covering music and movies, whatever you needed, but you know the book reviews are what I love.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]