Beraber gidelim traduction Anglais
472 traduction parallèle
- Hadi beraber gidelim.
- Let's go over.
- Beraber gidelim mi?
- Going my way?
Beraber gidelim o zaman.
Then, let's go.
Tabii ki. Hep beraber gidelim.
Of course you can.
Beraber gidelim.
Suppose we go together.
Steve, Irene ve Junior'ı bize kokteyl içmeye davet ettim. Eve'lere hep beraber gidelim diye.
I've asked Steve, Irene, and Junior for cocktails so we can all go on to Eve's together.
Beraber gidelim.
We go together.
Beraber gidelim.!
Let's go with them.
Beraber gidelim mi?
Let's go together, shall we?
Gel beraber gidelim.
Let's go there together.
Beraber gidelim ister misin?
You wanna come along?
Ne dersin, taksi parasını bölüşüp beraber gidelim mi?
And she's this way again, so... - What do you say we split a cab?
- Beraber gidelim o zaman.
Then we go together, we are the same direction.
Beraber gidelim.
Let's leave together.
İkimiz beraber gidelim, sen ve ben.
Let's go together, you and I.
Madem aynı yöne doğru gidiyoruz hep beraber gidelim bari.
Since we're all going in the same direction might as well go together.
Hep beraber gidelim!
Let's all go!
Bu akşam beraber gidelim.
Let us leave together this very evening.
Beraber gidelim mi?
We go together?
- Beraber gidelim.
- We'll go together.
- Beraber gidelim.
- Let's go together.
- Beraber gidelim.
Let's go together.
Beraber gidelim...
Let's go away together...
Ama beraber gidelim istiyorum. Yalnız gitmeliyim.
- I want us to leave together.
Beraber gidelim.
We'll go together.
Hadi hep beraber gidelim.
Let's all go.
- Hep beraber gidelim.
- Let's all go.
Gel beraber gidelim
I Come and go with me
Beraber gidelim.
Together, then.
Beraber gidelim hatta.
We'll go together.
Hep beraber gidelim.
Let's all go.
Hep beraber gidelim.
We should all go.
Gel beraber yargıca gidelim.
Let me go with you to the judge.
Hadi hep beraber patronu görmeye gidelim.
Let's go see the boss, all of us.
Başka bir yere gidelim ve beraber bir şeyler içelim.
Let's go somewhere, just you and I, and have a drink.
Benimle beraber gelmeni istiyorum. Polise gidelim.
I want you to come with me... - to the police.
Kardeşim sizi görmek istiyordu beraber yanına gidelim.
To the point where my sister wanted to go look for you.
Pekâlâ, hep beraber müzeye gidelim, ne dersiniz?
Well, now, let's all go into the museum, shall we?
Trinity Manastırı'na gidelim beraber.
We'll go to the Trinity Monastery together.
Hadi beraber yemeğe gidelim.
I don't feel like being alone. Let me take you out to lunch.
Hep beraber Mardi Gras'a gidelim.
We'll all go to Mardi Gras.
Parayı seninle beraber gönder ki, başka bir yerlere gidelim diye.
He sent you with this money so we'd go elsewhere?
Beraber doğuya gidelim....
Let's go East... the two of us.
Ben de tank kumandanına gittim ve dedim ki : " Gidip üç tank alalım Güney Vietnam ordusuyla beraber tepeye gidelim. Tepenin üstüne yani.
So I got together with the tank commander... and I said, " Look, let's take three tanks... and we'll walk the A.R.V.N. Up the hill, you know?
Hadi hep beraber bara gidelim ve dalgamıza bakalım!
Let's all go up to the bar and make fools of ourselves.
Hep beraber sinemaya gidelim.
Let's all go to the movies.
Beraber Artie'yi görmeye gidelim, belki hoşuna gidecek bir şeyler yapabilir.
the port from Artie, so will cook something he likes.
- Gel beraber uzaklara gidelim!
- Let's go away together.
Beraber, hiç durmadan gidelim de gidelim.
We'll go further and further.
Gidelim beraber.
Move in with me.
Bu hafta beraber restorana gidelim mi?
Would you like to go to a restaurant with me this week?
gidelim 9268
gidelim mi 423
gidelim o zaman 67
gidelim buradan 590
gidelim kızlar 16
gidelim haydi 48
gidelim burdan 22
gidelim o halde 18
gidelim hadi 154
gidelim dostum 17
gidelim mi 423
gidelim o zaman 67
gidelim buradan 590
gidelim kızlar 16
gidelim haydi 48
gidelim burdan 22
gidelim o halde 18
gidelim hadi 154
gidelim dostum 17