Değil miyiz traduction Anglais
1,430 traduction parallèle
- O maçta muhabir değil miyiz?
- We aren't reporters then? Yes, we are.
İnsan değil miyiz?
Are we not men?
Seksi değil miyiz millet?
Can you guys say "hot"?
- Değil miyiz?
- We're--we're not?
- Arkadaş mıyız, değil miyiz?
Are you my friend or not?
Biz grupta değil miyiz yani?
You mean we're not in the band?
Ve bir şekilde hepimiz Bruiser'lar değil miyiz?
And in a way, aren't we all Bruisers?
Sizce eşim ve ben böyle bir deneyim için fazla yaşlı değil miyiz?
Don't you think my wife and I are too old for this kind of experiment?
Hepimiz şu yada bu şekilde bir şeylerden patlamak üzere değil miyiz?
Aren't we all being exploited on some level or another? I choose what i do.
Almanya'da değil miyiz?
Aren't we in Germany?
Biz arkadaş değil miyiz?
Aren't we friends?
Dünya'yla uzay tarafından ayrı düşürülen âşıklar gibi değil miyiz?
Say, we are separated by space and the Earth... like lovers like lovers, aren't we?
Fakat sonuçta biz iyi durumda değil miyiz?
They talk and talk, but we are fine, aren't we?
Bunun için biraz fazla yaşlı değil miyiz?
Aren " t we too old for that?
- Bu şeyi korumak için burada değil miyiz?
- Aren't we here to protect this thing?
- Ama biz bu değil miyiz?
But isn't that what we are?
Ama hepimiz öyle değil miyiz?
But aren't we all?
Şey, yani, biz değil miyiz...?
Well, I mean, aren't we...?
Evet. Ama sence de şansımızı denemek zorunda değil miyiz?
Well, yeah, but don't you think we should still take a chance every now and then.
- Değil miyiz?
- No?
Değil miyiz?
Aren't we?
- İşin içinde miyiz, değil miyiz? - Daha değil.
- Are we in business or not?
- Hepimiz ilahi değil miyiz?
Aren't we all divine?
Senin yüzünden burada değil miyiz?
- It's your fault.
Biz artık yeterince iyi değil miyiz?
Are we not good enough any longer?
İnsan olduğumuz için şanslı değil miyiz?
Aren't we lucky we're human?
- Davetli değil miyiz?
We're not invited?
Fazla açıkta değil miyiz?
This is a little public.
Zaten bu yüzden savaşta değil miyiz?
Aren't we already at war over that very issue?
Sence de onlarınkine çok yakın değil miyiz?
We're pitched awfully close to their Winnie, don't you think?
- Tam da mevsiminde değil miyiz ya?
- It. has to be fashionable?
Bizler Breton'lı değil miyiz?
Aren't we Bretons? !
- Pariste değil miyiz?
- We're not in Paris?
Oh, peki. Biz davetli değil miyiz?
Oh, yeah, and we weren't invited?
İsviçre'de değil miyiz?
- We're in Switzerland, aren't we? - Mh mh.
14 Mart 1960 Bizler başkanın komşuları değil miyiz?
March 14, 1960 Aren't we the President's neighbors?
- Arkadaş değil miyiz?
Is it your friends?
Tüm bunlarla ilgilenmek zorunda değil miyiz?
Do we take care of that?
Şimdi arkadaş değil miyiz?
Aren't we friends now?
Biz arkadaş değil miyiz?
We're friends, right?
- Emin değil miyiz?
- We're still not certain?
Yani doğrudan akraba değil miyiz diyorsun?
So are you saying we're not directly related?
Olabildiğince çok cömertliğe muhtaç değil miyiz?
And don't we need all the generosity we can get?
Hepimiz öyle değil miyiz?
Wouldn't we all?
Şirin bir çift değil miyiz?
Aren't we a cute couple?
Hepimiz öyle değil miyiz?
Aren't we all?
Rahat değil. Sence Michael'ı oraya koyabilir miyiz?
- We could get Michael?
Artık bu hiç de eğlenceli değil, bitirebilir miyiz?
I really don't think this is fun any more. Can we pack it up?
Bu bir bağımlılık. Biz birbirine bağlı değil miyiz?
IT'S A COMMITMENT.
Değil miyiz?
We're not?
- Öyle değil miyiz?
- Aren't we?
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102