Hava çok güzel traduction Anglais
373 traduction parallèle
Hava çok güzel.
I thought, " It's a beautiful day.
Hava çok güzel.
The weather is so nice.
Son zamanlarda hava çok güzel.
We've had a lot of nice weather lately.
Anne, hava çok güzel!
Mama, the sun is shining!
Hava çok güzel değil mi?
The air is good, isn't it?
Bugün Washington'da hava çok güzel.
It's very warm in Washington today.
Hava çok güzel. Gerçekten bahardayız.
Nice day. lt's really spring.
Hava çok güzel.
The weather's so nice.
Hava çok güzel. Ben yürüyüşe çıkacağım.
It's a lovely day. I think I'll go for a walk.
- Hava çok güzel.
- The weather is beautiful.
Hava çok güzel bugün.
It's too nice today.
- Hava çok güzel, öyle değil mi?
Nice here, isn't it?
Hava çok güzel, değil mi?
Nice weather, isn't it?
Hava çok güzel.
The weather is so nice...
- Hoş geldin. Hava çok güzel. - Evet.
Welcome, today is fine.
- Hava çok güzel, değil mi?
Beautiful day, isn't it?
Evet, hava çok güzel.
Yes, it's beautiful weather.
Dostlar, hava çok güzel!
What a day so great!
Bugün hava çok güzel, değil mi?
Nice weather today, huh?
Hava çok güzel, biz de gemiyle gitmeye karar verdik.
It was so lovely, we decided to go by boat.
Leo, hava çok güzel. Ne diye karanlık, kalabalık bir restorana gidelim ki!
Leo, it's such a beautiful day why go to a dark, stuffy restaurant?
Hava çok güzel.
Such weather.
Bugün hava çok güzel. Öyle değil mi?
It's going to be a nice day.
Onun dışında hava çok güzel ve sakin
Otherwise it's very nice and calm
Mevsime göre hava çok güzel.
Lovely weather for the time of year, I must say.
Hava çok güzel.
The light is so perfect.
Bugün hava çok güzel.
The weather is really nice today
Hava çok güzel. Bayan.
The weather's lovely, madam.
- Haydi gel, hava çok güzel.
- Oh, come, MurieI, It's lovely outside.
Bugün hava çok güzel değil, ama yarın daha iyi olacak.
Today the weather is not very good, but tomorrow it will be better.
- Hava çok güzel, efendim.
- It's not cold, sir.
Hava çok güzel.
The weather's lovely.
Dışarıda hava çok güzel.
It's so lovely outdoors.
Ama bu gece gezmek için çok güzel bir hava var.
But it was such a lovely night for a drive.
Dışarısı çok güzel, yatmadan önce biraz hava alırım diye düşündüm.
It's so nice out, I thought I'd get a breath of air before I went to bed.
hava da çok güzel değilse o vakit burası dolar.
if the weather's not too nice... then it's busy.
- "Hava hala çok güzel."
"The weather still continues charming."
Siz ordu hava transferi servisi askerlerinin beni "en çok havada beraber olmak istediğimiz kız" olarak seçmeniz çok güzel.
You men of the... military air transport service... have chosen me "the girl we would most like to... be up in the air with".
Amerika'daki bütün kızlar arasından siz ordu hava transferi servisi askerlerinin beni "en çok havada beraber olmak istediğimiz kız" olarak seçmeniz çok güzel.
To think that of all the girls in America... you men of the... military air transport service... have chosen me "the girl we would most like to be up in the air with".
Aslında sana anlatmak istediğim şu, bu konuda çok ciddiyim, Lloyd eğer bütün istediğin babalarımızınki gibi bir hayatsa Hava Kuvvetleri'nde yüksek bir rütbeyse annelerimizin sahip olduğu gibi sosyetede bir pozisyonsa benimle sadece güzel ve akıllı olduğum, cesur olduğum için evlenmekse benimle evlenmek istediğini sanmıyorum, Lloyd.
Well, I guess all I'm trying to say is that - and I really mean this, Lloyd - if what you want is a family like our fathers have and promotion in the air force and position in society like our mothers have, and you marry me because I'm pretty and smart and have guts and know the ropes... then I don't think you want to marry me, Lloyd.
Sis yok, hava 29 derece ve çok güzel.
THERE'S NO SMOG, IT'S 84 DEG REES [birds chirp]
Ürün çok güzel ama biraz yorgun ve bir-iki haftadır uyumamış görünüyor. Bir de biraz temiz hava ve güneş işine yarar gibi görünüyor.
WHAT'S THE MATTER?
Hava raporu çok güzel, Amiral...
The weather report is very good, Admiral.
Eğer çok sarı kullanırsam güzel bir hava verecektir.
If i use too much yellow, it gives a sick air.
Bugün hava da çok güzel.
Nice weather we're having.
Kesinlikle çok çekici, güzel bir ülke ve bol temiz hava.
Ohh... Positively charming. Lovely country, lots of fresh air.
Hava hâlâ çok güzel.
The weather was beautiful.
- Hava bugün çok güzel.
Lovely weather we've been having.
Bizi tutuklarlar, mahkemeye çıkarırlar, Saint-Tropez sokaklarında hava atarlar. Yani, meslek hayatımız çok güzel son bulur.
They'll have us parade in Saint-Tropez.
Bu gece hava hakikaten çok güzel.
It's a really beautiful night tonight.
Burası çok güzel, yemyeşil, temiz hava.
The country is so beautiful, so green, with fresh air.
hava çok soğuk 32
hava çok sıcak 61
çok güzelsin 532
çok güzelsiniz 65
çok güzel görünüyorsun 197
çok güzel olmuş 52
çok güzel 5114
çok güzel olmuşsun 16
çok güzel bir kız 66
çok güzel görünüyor 60
hava çok sıcak 61
çok güzelsin 532
çok güzelsiniz 65
çok güzel görünüyorsun 197
çok güzel olmuş 52
çok güzel 5114
çok güzel olmuşsun 16
çok güzel bir kız 66
çok güzel görünüyor 60
çok güzel bir gün 43
çok güzel bir kadın 44
çok güzel olur 30
çok güzel bir şey 32
çok güzel görünüyorsunuz 21
çok güzel oldu 36
çok güzel bir yer 50
çok güzel bir gece 22
çok güzel kokuyor 49
çok güzel olacak 59
çok güzel bir kadın 44
çok güzel olur 30
çok güzel bir şey 32
çok güzel görünüyorsunuz 21
çok güzel oldu 36
çok güzel bir yer 50
çok güzel bir gece 22
çok güzel kokuyor 49
çok güzel olacak 59