Herhangi bir şey olabilir traduction Anglais
283 traduction parallèle
Uzunca bir zaman çevreye uyum sağlamış. Herhangi bir şey olabilir
Anything like that can go, as long as it makes sense for the environment.
- Oh, herhangi bir şey olabilir, teşekkürler.
Oh, anything, thank you.
Bence, adamına göre, efendim, herhangi bir şey olabilir.
I think, depending on the man, sir, any number of things.
Herhangi bir şey olabilir.
Could be anything.
Başka herhangi bir şey olabilir ama O bir çakal değil.
Whatever he is, he's no jackal.
Sorun şu ki, herhangi bir şey olabilir.
The problem is it could be anything.
Köpek, kedi, herhangi bir şey olabilir.
A dog, a cat, anything.
Herhangi bir şey olabilir mi?
Anything at all?
Görüyorsun, George, bu dışardaki herhangi bir şey olabilir.
You see, George, it could have been anything out there.
Herhangi bir şey olabilir.
It could be anything.
Herhangi bir kapak herhangi bir şey olabilir.
It could be any bottle cap really or anything.
Tüm aşağıda olanlara bakınca, herhangi bir şey olabilir.
With all that going on down there, it could have been anything.
Bay Rhodes, yerde üç çizgi var, herhangi bir şey olabilir.
That's three lines in the ground. It could be anything.
- Herhangi bir şey olabilir mi?
- Anything?
Herhangi bir şey olabilir bir çift ayakkabıdan Amerikan bayrağına kadar.
Well, it could be anything from a pair of crutches to the American flag.
Herhangi bir şey olabilir bir çift ayakkabıdan bir Amerikan bayrağına kadar.
It could be anything from a pair of crutches to the American flag.
Herhangi bir şey olabilir.
Hey, anything could have been at those traps.
Tabi bu tetikleyici herhangi bir şey olabilir.
It could be anything, actually.
"SL" sanal herhangi bir şey olabilir, ya da hiç bir şey.
"SL" could stand for virtually anything, or nothing at all.
O fotoğraf, herhangi bir yerde, herhangi bir şey olabilir.
That photograph could be anywhere of anything.
Mum herhangi bir şey olabilir :
The candle can be anything :
- Bu herhangi bir şey olabilir.
- That could have been anything.
Herhangi bir şey olabilir cihaz arızası, aşırı elektrik yüklenmesi.
It could be anything... an instrument malfunction, electrical overload.
Patlatma mekanizması herhangi bir şey olabilir.
The detonating mechanism can be anything.
Düşündüğünüz herhangi bir şey olabilir.
I'll have to give it some thought.
Herhangi bir şey olabilir.
It's like everything else, like every other fucking thing.
Herhangi bir şey olabilir... şifreleme cihazı, yön bulma sistemi...
It could be anything... encoding device, guidance system...
Herhangi bir şey olabilir.
Hmm. Could be a lot of things.
Dr. Ernst, Bayan Felicia Potter'ın avukatının sizi mahkemeye tanık olarak çağırmasına sebep olabilecek herhangi bir şey olabilir mi?
Now, Dr. Ernst... Can you think of any reason that may have prompted... Felicia Potter's attorney...
Eğer bu, şu yada bu biçimde işlenmiş herhangi bir suç olsaydı, eğer bir adam aç olduğu için bir şeyler çalmış olsaydı,....... hatta kendini savunmak için cinayet bile işlemiş olsaydı, o zaman belki polise hiç bir şey söylemezdim. Ama sabotaj yapmak için sadece bir neden olabilir.
If it had been any other crime - if a man had stolen because he was staving, even committed murder to defend himself, maybe I wouldn't tell the police, but there's only one reason why a man commits sabotage.
Herhangi bir şey öğrenme tehliken olabilir.
You might be in danger of learning something.
Herhangi bir şey olabilir.
Might be anything.
Herhangi bir şey neden olmuş olabilir.
Any number of reasons.
Herhangi bir fikrin var mı, Profesör? Şey, sanırım bir çeşit illüzyon olabilir.
WELL, ANY IDEAS, PROFESSOR?
Böyle bir şey olmuşsa, herhangi biri yapmış olabilir.
But anyone could have, if anyone did.
Sence herhangi bir şey seziyor olabilir mi?
Do you think he's able to figure anythin'out?
Bir kadın için, herhangi bir şey umut olabilir.
Anything a woman can hope for.
Aman Tanrım, bu herhangi bir şey de olabilir.
Well, it's a start.
Acaba zihninizde, bu trajediye ışık tutacak herhangi bir şey kalmış olabilir mi?
Does anything stand out in your memory which might throw some light upon this tragedy?
- Evet. anıların da olabilir... yolculukların, içki ve uyuşturucuyla olan mücadelen, herhangi bir şey.
Or your memoirs... travels, your fight against drugs or alcohol, anything.
Şey, onları herhangi bir zamanda almış olabilir.
Well, he could have picked those up anytime.
Herhangi bir şey, bir kapı belli bir yer ve zaman içinde var olabilir.
Now, an object, such as a door, normally exists at a point in time and space.
Erkekler için gün boyunca'herhangi bir şey'cinsel düşüncelere neden olabilir :
Guys, in the course of our day, ANYTHING can cause sexual fucking thought :
Tekrarlanan nod dizilimleri veritabanına işaret edebilir ama herhangi bir şey de olabilir.
Its repetitive node configuration might suggest a database. But it could be anything.
Herhangi bir yerde olabilir veya herhangi bir şey.
He could be anywhere... or anything.
Öyleyse değişken şu anda bu gemideki herhangi bir şey ya da herhangi biri olabilir.
Well then, right now the changeling could be anything... or anyone on this ship.
Onlarla anlaşabilmek için herhangi bir şey bana yardımcı olabilir.
Anything that might help me deal with them.
Zamanda yolculuk sırasında Bishop'a bir şey olduysa,... herhangi bir yerde, herhangi bir zamanda olabilir.
Now, one of you jerks is gonna get Jean and Xavier out of those cylinders! Not this time, X-Man! ( SCREAMS )
Hiçbir koşulda onlar, okuma, konuşma gerektirir herhangi bir iş için sizi koymak gerekir, belli belirsiz construded olabilir hareket ya da bir şey Eğer en ufak bile yok çünkü hareket olarak Bunun için yetenek.
Under no circumstances should they put you up for any job that entails reading, speaking, moving or anything that might vaguely be construded as acting because you do not have even the slightest aptitude for it.
- Minnettarlığınız herhangi bir adamın bütün isteyebileceği şey olabilir...
Your gratitude is all any man could ever want.
İnsanlar hiçbir şeyin yeni olmadığını kabullense dünya daha iyi bir yer olurdu. Biriyle yapabileceğin herhangi bir şey daha önce başkalarıyla yapılmış olabilir.
The world would be a better place... if people would just accept there's nothin'new under the sun, and anything you can do with a person... has probably been done long before you got there.