English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ I ] / Insanî

Insanî traduction Anglais

1,566 traduction parallèle
Onu dergi sayfalarında görüyorsunuz... ve açılabilen her şeyin içinde. Bu hit kız hakkında bilmediğiniz bir şey onun insanî kısmı.
First up tonight, you've seen her in the pages of magazines, and well, the opening of practically anything, but what what you may not know about this "it" girl...
Selam millet. Ben Samantha James yeni en iyi arkadaşım Kuki ile birlikteyim ve insanî yardımların en müthişiyle üçüncü dünya ülkelerindeki vejeteryanlığa yardım sağlıyoruz. Bu da çok ama çok önemli.
I'm Samantha James and I'm here with Mr. Cluck Cluck and my new best friend Wafoofi and we're part of a kick-ass humanitarian effort to help promote vegetarianism in third world countries, which is really really important.
Üç yıl boyunca insanî amaçlara adanmış bir yardım örgütünü yönettim.
For three years, I ran a world relief organization dedicated to humanitarian causes.
Sorun insanî tarafla.
It's encountering the human stakes.
Helikopter insani görevlerde kullanılmak üzere alınıyor.
The helicopter is to be used on humanitarian missions.
Suçluluk, insani duygular arasında en gereksiz olanıdır.
Guilt is the most useless of all human emotions.
Zamanınızı yılan terbiyecileri, vudu rahipleri, ot içip uçan Hintlilerle geçirmiş bir kişi olarak, bu tuhaf kişileri gözlemlemiş biri olarak insanın içine şeytan girme olgusunun temel, tipik bir insani deneyim olduğu sonucuna mı vardınız?
So based on your time spent with Holy Roller snake-handlers voodoo priestesses and Indians tripping on peyote buds based on observing these bizarre individuals you've concluded that possession is a basic, typical human experience?
Bir öykünün insani düzeyde makul ve doğru olarak algılanması önemlidir.
that there is an emotional resonance.
Hiç insani değillerdi adamım.
They weren't human, man.
Trajedi, insani ve doğaüstü güçlerin... yaşattığı acılar karşısındaki insanın... çaresizliğini vurgular.
Tragedy highlights human vulnerability whose suffering is provoked by a combination of human and divine acts.
insani anne yapan şeyler bunlardır.
That's what makes a mother.
Merak, hayırlı bir insani meziyettir.
Curiosity is a good human quality.
İnfazlarımızın bütün dünya tarafından, en ehil ve insani infazlar olduğunun bilinmesini istiyorum.
I want the world to know that our executions are the most efficient and the most humane.
Kamusal hizmetlere insani yükümlülüklerimize ne oldu?
Whatever happened to public service, obligation to our fellow man?
Hile yapabilen insani secer.
The trick is choosing who to con.
Ne mesleki, ne de insani olarak.
Neither professionally, nor personally.
Dahil olduğu tüm insani yardım programları vesaire. Siyasal programlar, demokratikleştirme, vesaire vesaire.
Like, you know, involving all these human aid programs, etc., political, democratization, etc. etc.
Bence Alman sosyolog Ulrich Beck, "militarist pasifizm" ya da "insani militarizm" terimini icat etmekte haklıydı.
I think that Ulrich Beck, the German sociologist, was well justified in inventing the term "militarist pacifism", or "humanitarian militarism".
Savaş harekatının bizzat kendisinin gitgide daha fazla, oradaki insanlara yardım etmek için bir nevi insani müdahaleyi anımsatmasıdır.
It is that the war operation itself resembles more and more a kind of humanitarian intervention to help the people there.
Guantanamo ya da her neyse gibi, düşmanı tecrit etme yönü ve insanları, onlara insani yardım sağlamak için bir yerde toplama yönü.
Again, chocolate laxative structure, the aspect of isolating the enemy - Guantanamo or whatever - and the aspect of concentrating people in order to give them, to provide them with humanitarian aid.
Shutka'da, bir insani yardım örgütünde işe girmiş.
In Shutka, he found a job with a humanitarian aid organization.
Bu insani Homolar için çalışıyorum, adı şu...
I work at this humanitarian Homos... which is called...
Burada insani yardım yapıyoruz, adı da... Homolar'dır.
Here is humanitarian help which... is called Homos.
- İnsani mi?
- Humanitarian?
Şu an insani Homolar'dayız, adı da şöyledir Homolar.
Right now we are at the humanitarian Homos, which is called like... Homos.
Milyarlarca masum insani katlettiler.
Killed billions of innocent people.
İnsani yönünü devre dışı bırakmaya çalışırlar çünkü ölmene neden olur.
They try to turn off the human part of you because that's what'll get you killed.
Ama aynı zamanda, son derece insani davranışlarda bulunuyorlar.
Deeply flawed, yes.
- İnsani bir tepki.
- It makes you human.
Kaç insani kaybettik?
How many people did we lose?
İçten gelen, insanları hemen harekete geçirecek insani ve özel bir şeye ihtiyacımız var.
What we really need is something heartfelt... something human and personal that will galvanize the people.
İnsani ilişkiler kurmaya çalışmak bir suç mu?
Is it a crime to want a little human contact?
Bana çok insani geliyor.
- It seems very human to me.
İnsani her şeyden arındırıldı.
Everything human has been purged.
Onun tarzının insani bir tarafı mı var?
His style involves humility?
Ama benim hala intikam almayı seven insani yanım burada bekliyor.
But I'm still just human enough to enjoy taking my revenge.
Bu insani bir durum.
This is the human condition.
- Hapishane insani değiştirir.
- Prison changes a man.
Belki de araştırmana insani bir element eklemelisin.
Well, perhaps a human element remains to be inserted. You sound like this, uh,
İnsani yardım kampanyamı başlatmak için güzel bir yol.
Great way to kick off my humanitarian campaign, though.
İnsani tarafına seslenmeye çalışınca ne olduğunu gördün mü?
See the problem with trying to appeal to its human side?
Barınak bir insani haktır.
Shelter is a human right.
Durum şu ki, önceki insani varlığını istekli bir şekilde doğru şekle koyabilmelisin.
My point is, you just need to be willing to put your prior human existence into the proper context.
Nasıl gelişeceğini ve insani olmayan ihtiyaçlarının olup olmayacağını bilemeyiz.
We don't know how it will develop, or if it will have any non-human needs.
Evet, insani bilgilerini kullanarak, herkesi etkilemeye çalışıyorlar.
Yeah. They're using their human knowledge to spread the infection.
- Yapılacak tek insani şey.
- It's the only humane thing to do.
hayvanların konuştuğu bir canlandırmada, onları insani karakterlere büründürmek ve ana karakterler haline getirmek için izleyiciye karakterle bütünleşme ortamı sağlamak gerekir,
In the case of a talking-animal picture, you need a way of taking your central characters and humanising them to some degree so that the audience can engage even more,
hepsi aynı evrensel insani özellikleri suistimal ediyorlar.
Both exploit the same universal human traits.
"Sadece açlık değil, insani duyguların yokluğunu da çekiyorduk."
We were not only starved for food but we were starved for human kindness.
Ama çocukların sahip olduğu doğal,... insani özgüveninizden çok kaybedersiniz.
But you lose so much of that natural, human panache that children have.
Bu ufaklıklardan çabucak ve insani bir şekilde kurtulacağız.
These little guys will be disposed of quickly and humanely.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]