Mükemmel olmuş traduction Anglais
199 traduction parallèle
Gerçekten mükemmel olmuş sevgili bayan.
Very excellent it is indeed, my good woman.
- Mükemmel olmuş Leslie.
- Excellent, Leslie.
Sarığı mükemmel olmuş!
His turban is perfect!
Görüşün mükemmel olmuş.
Your vision became perfect.
Çay mükemmel olmuş.
Excellent tea
İtiraf edin, mükemmel olmuş, öyle değil mi?
Excellent lettering and spelling, don't you think?
- Tartınız mükemmel olmuş, hanımefendi.
- Your pastry's great, madam.
Evet, mükemmel olmuş.
Oh, that's excellent, Steele.
- Mükemmel olmuş, Willy.
- It's a perfect match, Willy.
Mükemmel olmuş.
That is excellent.
Mükemmel olmuş Julia.
It's perfect, Julia.
Mükemmel olmuş.
It is divine.
Mükemmel olmuş diyordun ya!
Nonsense! You were praising it as perfect!
Bence mükemmel olmuş.
I think it's just perfect.
Çok az yanık, bu yüzden mükemmel olmuş diyemeyeceğim.
It's slightly burnt, so you can't call it perfect.
Mükemmel olmuş.
It is good.
Mükemmel olmuş.
You did perfect.
Tıpkı senin gibi, mükemmel olmuş. Şuna bak.
They're perfect just like you are.
Mükemmel olmuş.
That's absolutely flawless.
- Gerçekten mükemmel olmuş.
- No, it's really out of sight.
Ondan sonra, mükemmel olmuş.
After that, perfect.
Mükemmel olmuş.
It's perfect.
Poppie, mükemmel olmuş.
Poppie, this is perfect.
Oh, mükemmel olmuş.
Oh, they're spanking!
Mükemmel olmuş.
The Salad was perfect.
Bana nerenizin acıdığını söyleyin. " Mükemmel olmuş Niles.
Tell me where it hurts. " Well, that's just excellent, Niles.
- Mükemmel olmuş.
It's perfect.
Mükemmel olmuş.
Oh, it's just perfect.
Mükemmel olmuş.
It was fantastic.
Viviane, sosunuz kesinlikle mükemmel olmuş.
This sauce is absolutely divine, Viviane.
Pembeyle mükemmel olmuş.
She's perfect in pink.
Kıyafetim mükemmel olmuş.
My dress is perfect.
Bu mükemmel olmuş.
This is great.
Tavuk çorbasını severim bu gerçekten mükemmel olmuş.
I love chicken gruel, but this is really good.
- Mükemmel olmuş muyum?
- Is it fabulous? - It is fabulous.
Lana, burası mükemmel olmuş.
Lana, the place looks fantastic.
Birdenbire, öyle bir yer gelir ki mükemmel olmuş dedirtir.
But then there'll be a sequence and you'll think : "That was so smart and so efficient."
O dolaba girip E.T. oynamama imkân yok ama bunun dışında mükemmel olmuş.
I'm not gonna get in that closet and play E. T., but aside from that it's perfect.
Mükemmel olmuş!
Oh. is that sweet! .
- Hayır. O zaman mükemmel olmuş.
- Oh, well, then it's perfect.
Dekorasyon mükemmel olmuş.
Decorations are great.
Zemin mükemmel olmuş.
The floors are perfect.
Bir katilin kan lekelerine karşı mükemmel önlemler aldığı... 2 doğrulanmış ve 3 varsayımsal durum olmuş.
There have been 2 authenticated and 3 hypothetical cases of a murderer taking the perfect precautions against bloodstains.
Ama sonra, görünüşe göre tüm tarihlerini zirveye çıkaracak çok büyük bir başarının eşiğindeyken bu mükemmel ırk bir gecede yok olmuş.
But then, seemingly on the threshold of some supreme accomplishment... ... which was to have crowned their entire history... ... this all but divine race perished in a single night.
- Güzel olmuş mükemmel.
- It looks good, it's perfect.
Mükemmel olmuş.
That was perfect. Sit down here a second.
Bu mükemmel olmus.
This is perfect.
Ne olmuş yani, o zaman, oraya ulaştığında... her şey daha mı mükemmel olacak?
So what, then, you're gonna go over there... and then everything is gonna be cool?
Mükemmel değilmişse ne olmuş?
So he's not perfect.
Mükemmel. Rembrandt'ın tabloları kadar güzel olmuş.
It's just a notch below Rembrandt.
Evet, çok güzel olmuş, Mükemmel.
It's great, yes, excellent.
ölmüş 552
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
ölmüşler 29
olmuş yani 32
olmuş bil 39
ölmüş olamaz 20
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
ölmüşler 29
olmuş yani 32
olmuş bil 39
ölmüş olamaz 20