Onu özledim traduction Anglais
632 traduction parallèle
Ben de onu özledim.
I miss her, too.
- Onu özledim.
- You must meet him.
Gittiğinden beri, sanki onu özledim.
Now that he's gone, I kinda miss him.
Onu özledim. Evet, onu özledim.
I miss her, yes, I miss her.
Bilirsin, onu özledim, Ennis.
You know, I missed it, Ennis. I want this.
Ben de onu özledim.
I too have missed him.
Onu özledim, biliyorsun.
I missed her, you know.
Biliyorsun, garip Her zaman onu özledim.
You know, in a strange kind of way I think I've always missed him.
Ama onu özledim ve Muffit'te özledi.
But I miss him and so does Muffit.
Ben de onu özledim.
I miss her too.
Onu özledim anne.
I miss him, Mom.
Ben de onu özledim, anne.
I missed him too, mama.
Onu özledim.
I miss her.
Söyle ona, ben de onu özledim.
Tell her I miss her, too.
Onu özledim.
I missed him.
Güzel Londram, onu ne kadar da özledim.
Dear old London, how I miss it.
Onu çok özledim.
And this has to happen!
Onu çok özledim.
I miss him something fierce.
Bilmiyorum. Ama denizdeyken onu çok özledim.
But I missed her every minute I was away.
Özledim onu.
I miss him.
Keşke mezuniyet için yarın burada olsa. Onu çok özledim. Ben de özledim.
I Wish she could be here for the graduation. I really miss her.
Onu öyle özledim ki.
Oh, I missed him so.
Onu çok özledim.
Miss him.
Daha şimdiden onu çok özledim.
I am missing her already
Özledim onu.
I missed it.
Onu çok özledim.
I miss her so much.
Tanrım, onu ne kadar özledim!
Oh, God, I miss her so!
Nasıl da özledim onu.
How I miss him.
Onu çok özledim İbikli...
I miss her very much, La Denrée...
Evet, onu çok özledim.
Yes, to give love to her.
- Ben de onu özledim.
Miss him.
Tamamdır, yani özledim onu.
All right, so i miss it.
Rocky'e bir türlü mektup yazamıyorum, onu çok özledim.
Gar, I can't write a letter to Rocky.
Onu cidden özledim.
I really missed him.
Gideli daha üç gün oldu, onu şimdiden özledim.
He's only been gone three days and I am missing him already.
Ben de özledim onu.
I miss her, too.
Tanrım, onu öyle çok özledim ki.
Oh, God, I miss him so much.
Onu çok özledim.
I miss him so much.
Ve ben de onu çok özledim.
And I missed her too...
Onu özledim.
I miss him.
Onu özledim mi?
Did I miss her?
Onu biraz özledim sanırım.
I kind of miss him.
Onu çok özledim.
I miss him very much.
Onu gerçekten özledim.
I really miss him.
Nasıl özledim onu.
How I miss her.
Onu çok özledim. Yanlarında olduğun için hiç birşeyin farkında değiller.
I'm longing to see her... you don't know what you've got in her.
Onu özledim.
I missed her.
Neredeyse son nefesinde beni çağırdı, onu yayıncısına göndermek için. Öyle yapmam gerekirdi, ama cenazesinin olduğu gece onu çok özledim.
I should've done so but on the night of his funeral, and missing him so much
Kapat konuyu. Onu seyredemem ve Johnny'i özledim.
Turn that off. I can't watch that guy.
Onu tutmayı, beslemeyi, ona şarkı söylemeyi özledim.
I miss holding him, singing to him at night feeding him.
Onu özledim Tommy.
I miss her, Tommy.
özledim 27
özledim seni 34
onu öptüm 18
onu öldür 51
onu özlüyorum 59
onu öldürürüm 54
onu öldürdüm 156
onu öldüreceğim 271
onu öldürdün 172
onu özlüyor musun 19
özledim seni 34
onu öptüm 18
onu öldür 51
onu özlüyorum 59
onu öldürürüm 54
onu öldürdüm 156
onu öldüreceğim 271
onu öldürdün 172
onu özlüyor musun 19
onu öptün mü 17
onu öldürmek istiyorum 19
onu öldürme 43
onu öldürmek istedim 16
onu öldürecek misin 26
onu öldürmek 19
onu öldürdünüz 18
onu öldürün 23
onu öldürdü 49
onu öldürdün mü 48
onu öldürmek istiyorum 19
onu öldürme 43
onu öldürmek istedim 16
onu öldürecek misin 26
onu öldürmek 19
onu öldürdünüz 18
onu öldürün 23
onu öldürdü 49
onu öldürdün mü 48