Çok makbule geçer traduction Anglais
227 traduction parallèle
Çok makbule geçer.
I can use it.
Çok makbule geçer.
I certainly would appreciate that.
- Çok makbule geçer.
- Much obliged.
Evde bekleyebilirseniz çok makbule geçer.
I'd appreciate it if you ladies would wait at home.
Bunu ona götürebilir misiniz? Çok makbule geçer.
Would you be able to bring it to him?
Eğer doktoru falan sigortayı falan karıştırmazsan, çok makbule geçer?
( driver ) I DIDN'T SEE YOU, PAL. YOU STEPPED RIGHT OUT IN FRONT OF ME. LUCKY I ONLY GRAZED YOU.
Çok makbule geçer Jim.
I certainly appreciate it, Jim.
Çok makbule geçer.
Well, I sure would appreciate it.
Büyük bardakta sek viski çok makbule geçer.
A large neat whisky would be most welcome.
- Çok makbule geçer.
- That would be nice.
Çok makbule geçer.
It would be so helpful, you can't imagine.
Çok makbule geçer.
We'd appreciate that.
Oraya benimle gelir misin lütfen? Çok makbule geçer.
Would you please come with me?
Onu geri alabilirsem çok makbule geçer yani.
I'd appreciate it if I could have it back. - Sorry.
- Evet, çok makbule geçer.
- I'd appreciate that.
# Isinma gideri için biraz para yollarsan... #... çok makbule geçer.
If you can spare any money for heat... it would help.
- Çok makbule geçer.
- All right, I'd appreciate it.
Sağlığımız iyi. İvedilikle cevap verirseniz çok makbule geçer.
We are in good health and would appreciate your immediate response.
Çok makbule geçer.
That might be pleasant.
Çok makbule geçer, Komutan.
That would be most appreciated.
İzcilik oynamak istiyorsan, durma, ancak bu işi rezil etmezsen çok makbule geçer.
If you want to be a Boy Scout, go ahead... but I'd appreciate it if you could do your best not to screw it up
Çok makbule geçer.
I appreciate it.
Bu yörünge için duyduğunuz garip olayları bildirirseniz çok makbule geçer. Ne kadar önemsiz görünürse görünsün.
If you should hear about anything strange happening out on the Rim I'd appreciate being informed, even if it seems unimportant.
Eğer o çantada biraz buzlu çay varsa, çok makbule geçer.
If there's an iced tea in that bag, could be love.
Yani mümkünse çok makbule geçer.
I'd like the name of the mother, if I could.
İşbirliğiniz çok makbule geçer, kaptan.
We'd appreciate your cooperation, captain.
- Teşekkür ederim. Çok makbule geçer.
- Thanks. I'd appreciate it.
Çok makbule geçer.
I really appreciate it.
Sağ olun Dr. D'Angelo, çok makbule geçer.
Thanks, Dr. D'Angelo, I'd appreciate it.
Eğer bize ismini söylersen, çok makbule geçer.
It'd really help me out if you gave us your name.
Affedersiniz. Burayı boşaltırsanız çok makbule geçer.
Excuse me, I would appreciate it if you keep this whole area clear.
Benimkileri de yıkar mısınız? Çok makbule geçer.
That would really help me out a lot.
Bana yardım edebilirseniz çok makbule geçer.
It would help me so much if you could just help me.
Sözde geri zekalılığını çürütecek bir şey bulursanız çok makbule geçer.
Anything you can dig up refuting his alleged retardation would be greatly appreciated.
- Çok makbule geçer.
- I appreciate that.
Çok makbule geçer.
No, that'd be great.
Teşekkür ederim, çok makbule geçer. - Peki.
Thank you, I'd appreciate it.
Hatta onu arayıp uğradığımı söylersen çok makbule geçer.
If you let him know I dropped by, I would appreciate it.
Ufacık bir şey bile söyleseniz çok makbule geçer.
Anything you could tell us would be much appreciated.
Bayım, bu konuda kimseyle konuşmazsanız çok makbule geçer.
Sir, we'd appreciate your not speaking to anyone about this.
... beni genelde ateşleyen tempo artarsa, çok makbule geçer.
I'm not afraid I'm just thinking about footwear I'm actually thinking of this hot gay club on 14th Street
Kafeinsiz kahven ya da bitki çayın varsa... gerçekten çok makbule geçer.
And if you have any decaffeinated or herbal tea... I would really be most appreciative.
Çok makbule geçer.
I'll apreciate that.
Unutma sakın, bir gülümseme çok makbule geçer.
Just remember, a smile goes a long way.
Benim için Rach'e göz kulak olursan çok makbule geçer.
You know, it'll be really great if you could look after Rach for me.
Şu arabayı biraz sürebilirsem... çok makbule geçer.
If I can just drive the car one time around the block... papi, man, it would mean the world to me.
O telefonları edersen çok makbule geçer.
I'd appreciate it if you made the calls.
O yüzden iyileşmen benim için çok makbule geçer.
So I think it'd be really great if you could do me a favor, and... get better.
Bu çok makbule geçer.
I appreciate that.
Çok makbule geçer.
I'd appreciate it.
Bir göz atarsan çok makbûle geçer.
I'd appreciate it if you could have a look at it.
çok makbule geçti 20
geçer 72
geçerli 17
geçerken uğradım 19
çok memnun oldum 229
çok mutluyum 368
çok mutlu oldum 39
çok mutlu 51
çok merak ettim 29
çok merak ediyorum 37
geçer 72
geçerli 17
geçerken uğradım 19
çok memnun oldum 229
çok mutluyum 368
çok mutlu oldum 39
çok mutlu 51
çok merak ettim 29
çok merak ediyorum 37