Ama bu çok önemli traduction Espagnol
530 traduction parallèle
İşini böldüğüm için özür dilerim canım. Şu haline bak. Ama bu çok önemli.
Siento interrumpir tu trabajo, pero esto es muy importante.
- Ama bu çok önemli ve biz...
- pero es de vital importancia y nosotros...
Hadi gidip oturalım. - Ama bu çok önemli.
NECESITO 12.000 DÓLARES.
Çok özür dilerim. Ama bu çok önemli. Dur bir dakika.
Lo siento mucho, es muy importante.
- Ama bu çok önemli.
- Esto es muy importante...
Yazılar benzeşiyor ama bu çok önemli değil.
Se parecen algo, pero eso no tiene mucha importancia.
Niyetim özel yaşamınıza burnumu sokmak değil, ama bu çok önemli.
Perdona si soy indiscreto, pero esto es muy importante.
Bilmiyorum, ama bu çok önemli ve zamana ihtiyacım var.
No sé, pero es algo importante y necesito tiempo.
Sana söylemem gereken bir şey var. Tereddüt içindeyim ama bu çok önemli.
Rosalía, Rosalía, ¡ debo decirte una cosa ya!
Umarım beni af edersiniz ama bu çok önemli.
Espero que me disculpe, pero es muy importante.
Ben hallederim. Özür dilerim Ellie ama bu çok önemli.
Lo siento, es importante.
Ama bu çok önemli.
Pero es muy importante.
Ama bu çok önemli.
Pero esto es muy importante.
Ama bu çok önemli bir iş.
Pero este trabajo es muy importante.
- Ama bu çok önemli.
- Esto es importante.
Çok ilginç, komiser, ama bu çok önemli bir mesele.
Muy interesante, sargento. Pero este es un asunto muy importante.
Eski acılarını canlandırmak istemiyorum ama bu çok önemli.
No quiero revivir un viejo dolor, pero es necesario.
Sizi bu saatte rahatsız ettiğim için özür dilerim Bay Madeleine ama çok önemli bir durum söz konusu.
Lamento molestarlo a esta hora, Monsieur Madeleine... pero tengo un deber inmediato que cumplir.
Ama o : "Hayır, Anna, bu çok daha önemli bir şey." dedi.
Atrae mujeres como las flores a las abejas.
Ama bak, bu benim için çok önemli.
Pero mira, esto es muy importante para mí.
Kağıtlardan anladığım kadarı ile Holmes, Fransız Hükümeti tarafından çok önemli bir dava için tutulmuştu, ama bu davanın bu kadar vahşet içeren sonuçları olacağını öngörememiştim.
Vi en la prensa que había estado ocupado por el gobierno francés en un asunto de suma importancia pero difícilmente podía imaginar que tendría una consecuencia tan violenta.
Pekâlâ Mose ama unutma, bu önemli, çok önemli -... emin ol ki -
De acuerdo, Mose. Pero recuerda, es importante... muy, muy importante... y asegúrate...
Teşekkür ederim Martha ama bu durum doğum günümden çok daha önemli.
Gracias, Martha... pero hoy es algo más importante que mi cumpleaños.
Bunu garanti ediyorum. Ama birbirimize güvenmemiz gerekir. Bu çok önemli!
Pero, mmm, debemos confiar el uno en el otro,... es lo más importante.
Bu akşam yanımdan ayrılmazsan söylediklerimin her zaman çok önemli olmadığını görürsün. Ama tatlım, bu beni konuşmaktan alıkoymaz.
si te quedas conmigo esta noche, verás que lo que yo digo no siempre tiene gran importacia, pero eso no impide que siga hablando.
Bu işi Hoyle'ın yöntemine göre yapmayı isterim Dave ama Joyce benim için çok önemli.
Quiero hacer las cosas como dice Hoyle. Pero para mí Joyce es muy importante.
Özür dilerim ama bu benim için çok önemli.
Disculpe, pero es muy importante para mí.
Bu meselenin çok önemli olduğunu bildirmişlerdi... ama Venüs gezegeni?
Yo fui informado de que este asunto estaba relacionado con algo de enorme importancia pero el planeta Venus?
Bu duruşmalar bizim için çok önemli, ama mümkün olduğu kadar hızlandırmak daha gerçekçi olur.
Nos hemos comprometido con los juicios, pero creo que sería más práctico acelerarlos tanto como sea posible.
Bize bulduğun bu yer çok büyük, çok önemli, ve sana hep minnettar olacağım, ama açgözlülükten işi kaybetmeyelim.
Este descubrimiento tuyo es algo grande, importante de verdad siempre te estaré agradecida, pero que no nos pierda la avaricia.
Zalim olmaya çalışmıyorum, beni anlıyorsun değil mi? Ama biliyorsun... Bu, hayatta kalmamız için çok önemli.
No intento ser cruel, compréndeme... pero sabes de algo vital importancia para nuestra supervivencia.
Küçük bir şirket bu Bert, ama çok önemli.
Es una empresa bastante pequeña, pero muy importante.
Belki çok önemli bir konuyu konuşuyorlar. ama bu küçük kız dans etmek istiyor. Belki de komşusunun karakterine kızan bir ev kadını.
Quizás sean colegas que discuten sobre alguna cuestión importante, mientras la niña quiere solo bailar, o quizá sean dos amas de casa que hablan sobre una vecina, la niña no ve la hora de que la señora se vaya.
Bak tatlım, rol yüzünden çok meşgul olduğumu biliyorum ama bu önemli.
Mira, cariño. Ya sé que he estado muy preocupado con la obra, pero es importante.
Bu vakitte rahatsız ettiğim için özür dilerim ama Bakire Meryem hakkında konuşurken sana çok önemli birşey anlatmayı unuttum.
Excúseme por molestarle tan tarde, pero... cuando hablábamos de la santísima Virgen hace unos minutos, olvidé decirle algunas cosas muy importantes.
Bu doğru efendim ama pek çok önemli diplomat, sizin ülkenin..... en nefret edilen insanı olduğunuz konusunda diretiyor.
Puede decir que lo es, señor, pero muchos diplomáticos sostienen... que sigue siendo el hombre más odiado del país.
Müzik arkeologlarının bu alanı... önemli bulduklarını sanmıyorum, ama çığır açıcı çalışmalarımın... zengin bir hasat topladığı çok verimli bir alandır.
No creo que sea un campo de especial interés... para un arqueólogo musical, pero es un campo importante... en el que mi innovadora investigación ha cultivado una abundante cosecha.
- Anlıyorum ama bu benim için çok önemli.
- Lo comprendo. Escuche, esto es muy importante para mí.
Vietkongun bu sürekli devam eden katliamlara ne kadar süreyle katlanabileceği bilinmez ama savaşın dönüm noktası her ne olursa olsun Saygon'daki Amerikan Büyükelçiliği'nin yedi saat boyunca ele geçirilmesi Vietkong'u ateşleyecek ve onlara savaşma ruhu verecek çok önemli bir hamle oldu.
Está por verse si el Vietcong puede mantener esta arremetida mucho tiempo,... pero, sea cual sea el giro que tome ahora esta guerra,... la toma de la embajada de EE.UU. en Saigón durante siete horas... será una historia que unirá e inspirará al Vietcong.
Ama dosyasında tüm dünyadan çok önemli insanların bu küpürlerini taşıyordu.
Pero tenía recortes de diario sobre famosos de todo el mundo.
İşte bu yüzden ona bizden bahsetmemen çok ama çok önemli.
Es por eso que es muy, muy importante que no le diga nada de nosotras.
Bu adam önemli biri değil, ama devlet içinde çok bağlantısı var.
- Alguien... de poca importancia pero tiene muchos contactos en el Gobierno.
Ama lütfen, bu çok önemli.
Pero esto es muy importante...
Ama bu cok önemli.
Pero esto es muy importante.
Yaptığım şey biraz yasadışı olabilir, ama..... pek çok insanı mutlu ettim. Önemli olan da bu, ha?
Lo que hice, quizá no fuera del todo legal pero llevé felicidad a mucha gente y eso es lo importante, ¿ verdad?
Ama bir şeyi anlamalıyız, doktorlar. Bu insanlar kim ve biz onları durdurduğumuzda nereye gidiyorlardı. Bizim yaşamımız için çok önemli olabilir.
Pero entiendan algo, doctores... lo que estas personas son... y su destinación cuando los interceptamos pueden ser cruciales para nuestra sobrevivencia.
Bu konuda çok, çok üzgünüm Lisa ama bu benim için çok önemli.
Lo siento muchísimo, Lisa, pero esto es muy importante para mí.
Ama bu, paradan çok daha önemli.
Pero es mucho más importante que el dinero.
Tamam, tamam ama bu benim için çok önemli, şahsi bir mesele.
Pero esto es muy personal, cuestión importante para mí.
Ama bu işler çok önemli, biliyorsun.
Pero estas cosas son importantes, lo sabes.
Ama bu benim için çok önemli.
Pero es muy importante para mí.
ama bu imkansız 78
ama bu imkânsız 18
ama bu 445
ama burada 97
ama bu sefer 44
ama bunu yapamam 24
ama bu arada 26
ama bunlar 19
ama bu sabah 17
ama bu kez 23
ama bu imkânsız 18
ama bu 445
ama burada 97
ama bu sefer 44
ama bunu yapamam 24
ama bu arada 26
ama bunlar 19
ama bu sabah 17
ama bu kez 23