Bir başlangıç traduction Espagnol
6,776 traduction parallèle
Sanırım buraya çok iyi bir başlangıç yaptık.
Creo que estamos empezando fuerte aquí.
Yani hızlı bir başlangıç yapmak için uzaya mı girdik?
¿ Entonces salimos al espacio exterior solo para tomar carrera?
Bak, Yarın yeni bir başlangıç yapmayı deneyelim, olur mu?
Mira, vamos a tratar de tener un nuevo comienzo mañana, ¿ sí?
Bundan kurtulmam için tek şansım. Yeni bir başlangıç için.
Comenzar una nueva, ¿ sabes?
Bu yeni bir başlangıç, değil mi?
Es un nuevo comienzo, ¿ verdad?
Sürekli yeni bir başlangıç yapmayı düşünüyorum.
Sigo pensando... ¿ qué pudiera hacer para detenerme?
Yepyeni bir başlangıç.
Un nuevo comienzo.
Harika bir başlangıç yaparak üçüncü olan kişi Deniz Fenerleri ile Charles Decker.
El ganador del tercer lugar con su excelente entrada... de Faros de Luz, es Charles Decker.
Yeni bir başlangıç yapacağım için bende çok heyecan var!
¡ Estoy muy emociónado por tener un nuevo comienzo!
Artık yeni bir evim ve yeni dostlarım var, yeni bir başlangıç yaptıms.
Tengo un nuevo comienzo en un nuevo hogar con mis nuevos amigos.
Yine de, bir acemi için 5 dakika iyi bir başlangıç olurdu.
Sin embargo, para un novato, cinco minutos serían un buen comienzo.
- Hayata zor bir başlangıç yaptım.
- Tuve un comienzo difícil en la vida.
Buda bir başlangıç sayılır değil mi?
Es un comienzo, ¿ no?
Bu bir başlangıç.
Eso es un comienzo.
Harika bir başlangıç.
¡ Es un gran comienzo de partido!
Danimarka için iyi bir başlangıç.
Buen comienzo para el equipo danés.
Bu bir başlangıç... ama asıl işe başlamak için ihtiyacımız olan bir şey var.
Esto es un comienzo, pero falta algo para empezar de verdad.
Evimizi yeniden açmak ve yeni bir başlangıç yapmak istiyoruz hadi bu pahalı şaraplarımızı yeni başlangıçlara kaldıralım.
Queremos abrir de nuevo la casa, y darle y a nosotros un nuevo comienzo, así que... Elevemos esta ridículamente cara copa de vino... por, los nuevos comienzos.
Nihayet bir başlangıç.
Por fin, un comienzo.
Bana verdiğiniz unvan ve vaat ettiğiniz topraklar ışığına bir başlangıç yapmalıyım diye düşündüm.
Bueno, en la medida en que tendré el título y las tierras que me ha prometido, Pensé que debía iniciar un nuevo comienzo.
Yeni bir başlangıç iyice yalan oldu.
Adiós empezar de cero.
Korkutucu değil ama "böö" de bir başlangıç.
No temible, pero "bu" es un buen comienzo.
Sıcaklık çok güzel bir başlangıç olur.
La "calidez", sería un excelente comienzo.
Bu bir başlangıç.
Es un comienzo.
Yeni bir başlangıç yapmak istiyorum.
Quiero tener un nuevo comienzo.
Sizce buraya geldiğimizde bize yeni bir başlangıç mı verildi?
¿ Creen que nos dieron un, un...? ¿ nuevo comienzo, cuando llegamos aquí?
Yeni bir başlangıç.
Tabula rasa.
Bu ev, burası yeni bir başlangıç, temiz bir sayfa.
Esta casa, es... un nuevo comienzo, un borrón y cuenta nueva.
Özür dilerim sanırım yanlış bir başlangıç yaptım
Perdón, empecé con el pie izquierdo.
Bu adil bir başlangıç işte.
Es un buen comienzo.
- Bu bir başlangıç.
Es un comienzo.
Bu genç takım için pek de umut verici bir başlangıç olmadı.
No es un buen comienzo para este joven equipo.
Umut verici bir başlangıç.
Un comienzo prometedor.
Hoşgeldin töreni, küçük bir başlangıç... Güvenlik dünyasına.
Bienvenida a la ceremonia, una pequeña iniciación en el mundo de la seguridad.
Öğretmenim çaldırıyor, mükemmel bir başlangıç şarkısıymış.
- Mi profesor me hace tocarla. Él dice que es un pieza perfecta para comenzar.
Programı sonlandırıp hepinize yeni yaşamlar verdim yeni kimlikler, burada yeni bir başlangıç yapın diye.
Así que lo cerré y les di una nueva vida... una nueva identidad. - Para que empezaras aquí. - Sí.
Toprak toprağa, küller küllere, toz toza sonu olmayanın başlangıcı da yoktur, her başlangıç bir sondan türer.
Con la esperanza segura y cierta de la resurrección a la vida eterna.
İçimden bir ses sirk ucubemizin sadece başlangıç olduğunu söylüyor.
Algo me dice que nuestro fenómeno del circo... quizá solo sea el comienzo.
Bu yeni bir çağın başlangıcı.
Es el comienzo de una nueva era.
Açıköğretim fakültesi başlangıç için harika bir yer.
La Universidad Comunitaria es un gran lugar para comenzar.
Anladım ki, eski hislerini de yanında götürürsen yeni bir başlangıcın anlamı olmaz.
Me he dado cuenta de que un nuevo comienzo no significa mucho... si llevas viejos sentimientos contigo.
Başlangıç masrafları alışkın olduğunuzdan... ya da tercih ettiğinizden daha yüksek olsa da... bunlar bir seferlik masraflar ve zamanla...
Aunque los costos iniciales son más altos de lo que acostumbran... son gastos únicos y, a la larga...
Bu gece Şansölye'yi öldürmek bir beyanattı. Yeni bir evrenin başlangıcının beyanatı.
Matar al Canciller fue una declaración, el inicio de una nueva fase.
Doğrusunu yaparsan, iyi bir hayatın başlangıcı olabilir.
- No Estoy diciendo. Usted juega este derecho, esto podría ser el comienzo de una cosa totalmente grande para ti.
Çünkü bugün, bir şeyin başlangıcı.
Porque es un principio.
- Güne harika bir başlangıç, efendim.
Una gran manera de empezar el día, señor.
- İşte bu! Ne zaman sonun başlangıcı geldi diyecek olsak diğer dövüşçü sert bir yumrukla ortaya çıkıyor.
Cada vez que quiere decir que es principio mueren de final... el otro tipo llega a través de un tiro no se puede creer.
# Bunun güzel bir şeyin başlangıcı
♪ Y creo que podría ser... ♪
# Bunun güzel bir şeyin başlangıcı # Olabileceğine inanıyorum
♪ Y creo que podría ser... ♪ ♪ Que algo bueno ha comenzado ♪
Bir gün eğer amacımı keşfedersem sanırım bu hayatımın başlangıcı olacak. "
"'Algún día, si descubro mi propósito, "'sentiré que comienzo a vivir'.
Nihai sonuç ne olursa olsun şu açık ki İpek Yolu'nun düşüşü bir hikâyenin sonu değil, aksine başlangıcı.
Sea cual sea el resultado final, estaba claro que la caída de Silk Road no era el final de un capítulo, sino en principio.
başlangıç 29
başlangıç olarak 47
başlangıçta 85
bir bira 56
bir bak 140
bir bardak su 34
bir bilsen 22
bir bardak su alabilir miyim 42
bir bakıma 183
bir bebek 44
başlangıç olarak 47
başlangıçta 85
bir bira 56
bir bak 140
bir bardak su 34
bir bilsen 22
bir bardak su alabilir miyim 42
bir bakıma 183
bir bebek 44
bir bardak 18
bir bakar mısın 19
bir baksana 40
bir bakabilir miyim 22
bir bu eksikti 116
bir beyefendi 18
bir baba 17
bir bakalım 968
bir bayan 21
bir bakacağım 28
bir bakar mısın 19
bir baksana 40
bir bakabilir miyim 22
bir bu eksikti 116
bir beyefendi 18
bir baba 17
bir bakalım 968
bir bayan 21
bir bakacağım 28
bir bak bakalım 22
bir bira ister misin 16
bir bakıma evet 17
bir bakın 70
bir bakıma öyle 27
bir bakayım 536
bir bakarım 16
bir b 23
bir bira daha 17
bir balık 18
bir bira ister misin 16
bir bakıma evet 17
bir bakın 70
bir bakıma öyle 27
bir bakayım 536
bir bakarım 16
bir b 23
bir bira daha 17
bir balık 18