Bir sorun çıktı traduction Espagnol
604 traduction parallèle
- Bir sorun çıktı mı? - Hayır.
- ¿ Tuviste problemas?
Efendi Mori'nin evine gittim ama bir sorun çıktı.
Fui a casa del señor Mori, pero había problemas
Tay ile ilgili bir sorun çıktı da.
Pero tuve problemas con el potro.
Ufak bir sorun çıktı, ama siz geçebilirsiniz.
Hubo un pequeño incidente, pero ustedes pasarán sin inconvenientes.
Küçük bir sorun çıktı.
- Hubo un desagradable incidente.
Meseleyi dayatmak istemiyorum ama bir sorun çıktı ve Columbus'a geri dönmek zorunda kalabilirim.
No quiero forzar la situación, pero ha sucedido algo por lo que puede que tenga que volver a Columbus.
Bir sorun çıktı, gelemedim.
Algo pasó.
Bir sorun çıktı.
Ha habido una confusión.
- Çok büyük bir sorun çıktı.
- Hay problemas.
Karısıyla Barney arasında bir sorun çıktığını... kendisinin de bara gidip Quill'i vurduğunu söyledi.
Que su mujer había tenido un altercado con Barney Quill... y que él había ido al bar y le había disparado a Quill.
Verdiğiniz ifadeye göre Teğmen Manion, size Barney Quill'i... karısıyla arasında bir sorun çıktığını öğrenince vurduğunu söylemiş.
Ha dicho que el teniente Manion le dijo que había disparado a Barney Quill... al enterarse de que su mujer había tenido un altercado con Quill.
Miller'la aranızda bir sorun çıktı mı hiç?
¿ Ha tenido algún problema con Miller?
Demeye çalıştığım bir sorun çıktı.
Lo que intento decirle es que ha habido problemas.
Bir sorun çıktı...
Me lié con...
Kütüphanede küçük bir sorun çıktı.
Tuvimos un pequeño problema en la biblioteca.
Kütüphanede bir sorun çıktığını söyledi.
Dijo que había un problema en la biblioteca.
Bir sorun çıktı mı?
¿ Todo bien?
Bir sorun çıktı.
Hay una complicación.
Çoklu devrede bir sorun çıktı.
No ha sido un fracaso en el circuito multivator.
Size telefonda söylemeye çalıştığım şey, Ekselansları bir sorun çıktı.
Como le dije por teléfono, Su Alteza, ha surgido algo.
Dün gece için üzgünüm, Madam Goren, fakat bir sorun çıktı.
Siento lo de ayer, Sra. Goren, pero surgió un imprevisto.
Kızı bu gece buraya getirmeyi düşünmüştüm, ama beklenmedik bir sorun çıktı.
Pensaba traer aquí a la chica esta noche, pero surgieron unos problemas inesperados.
- Dükkanda bir sorun çıktı.
- Tuve un problema en la tienda.
Burada ufak bir sorun çıktı.
Señores, tenemos un pequeño problema.
Bir sorun çıktı.
Ha ocurrido un incidente.
Bir sorun çıktı ve kısa bir süre, eve görünmem gerekti.
Surgió un problema y tengo que ir a casa un momento.
Bir sorun çıktı.
Tenemos un problema.
Kocanızın uçuşunda bir sorun çıktı.
Tenemos problemas en el vuelo de su marido.
Sanırım orada bir sorun çıktı.
Parece que tenemos un pequeño problema, amigos.
Tallapoosa'da arabayla ilgili bir sorun çıktı.
Un problemilla con el coche en Tallapoosa.
- Küçük bir sorun çıktı.
- Tuvimos un pequeño problema.
En ufak bir sorun çıktığı anda yok olursun.
La más pequeña brisa que sopla, te elimina.
Dün gece barda ufak bir sorun çıktı ama büyütülecek bir şey yok.
Hubo un pequeño problema en la barra de Anoche, pero no fue gran cosa.
Küçük bir sorun çıktı.
Tuve un pequeño problema.
Bir sorun çıktı.
Creo que tenemos un problema.
Daha erken burada olacaktım ama arabamda bir sorun çıktı.
Perdón Hannibal. Hubiese llegado antes, pero algo anda mal con mi auto.
Dışarıya sizinle çıktığına göre bence ortada bir sorun yok Çavuş.
''Ahora que veo que había salido con Ud., sargento, supongo que está bien. "
- Peter! - Planlarında bir sorun mu çıktı?
¿ No ha funcionado?
Fakat bir sorun ortaya çıktı.
Lo siento, pero surgió un inconveniente.
Bir sorun mu çıktı, efendim?
¿ Ha sucedido algo?
Bir şeyler yapmak için her zaman aptalları ve sarhoşları tutabilirsin ama sorun çıktığında adam bulmak zor.
Puedo contratar a tontos y a borrachos... pero cuando hay problemas... es difícil hallar hombres.
- Geciktin. Bir sorun mu çıktı? - Hayır, üzerimi değişmeye gittim.
Llega tarde.
"Bir sorun" tabiri, Çavuş Durgo'nun sorgulanması sırasında ortaya çıktı.
La expresión "un altercado" ha salido en el interrogatorio del sargento Durgo.
Yaşıyor! Ama önemli bir sorun ortaya çıktı.
lo que le ha ocurrido es horrible.
Biri geliyor! - Özür dilerim, bir anda çıktı! - Sorun yok, Vicki.
Hay alguien que viene! ¡ Lo siento!
Bir noktaya gelince, sorun çıktıkça içmeye başlarsın.
Desde un cierto punto, la bebida se convierte en un problema.
Bir sorun çıktı. Ne?
Ya sabes que no puedo discutirlo contigo.
Bir sorun mu çıktı?
¿ Problemas?
Sanırım hatlarda ya da başka bir şey yüzünden, bilemiyorum, bir sorun çıktı. Ama Johnny kesinlikle çok iyi.
Johnny está perfectamente!
Müşterilerle bir sorun... çıktı o kadar.
Si, es solo... una cosa con con un cliente
- Neden, bir sorun mu çıktı?
¿ Hubo algún problema?
bir sorun mu var 1028
bir sorun yok 90
bir sorunumuz var 196
bir sorunun mu var 37
bir sorunum var 94
bir sorun var 192
bir sorun var mı 26
sorun çıktı mı 19
çıktı 108
çıktım 33
bir sorun yok 90
bir sorunumuz var 196
bir sorunun mu var 37
bir sorunum var 94
bir sorun var 192
bir sorun var mı 26
sorun çıktı mı 19
çıktı 108
çıktım 33
çıktın 19
çıktı mı 19
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir sabah 32
bir şeyler içelim 56
çıktı mı 19
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir sabah 32
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105
bir saniye 1866
bir saat sonra 47
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105
bir saniye 1866
bir saat sonra 47
bir şey söylemeyecek misin 21