Rahatsiz traduction Espagnol
346 traduction parallèle
Bu seni rahatsiz etti mi?
¿ Eso te molesta?
Sapik olsaydik, seni rahatsiz eder miydi?
¿ Te molestaría si lo fuéramos?
OnIari sikistir, rahatsiz et, utandir ama kumar oynamaya zorIa. "
Provócalos, intimídalos, humíIlalos pero oblígalos a apostar ".
RAHATSIZ ETMEYİN
NO MOLESTAR
Öyleyse beni niye rahatsiz ediyorsun Yanki?
¿ Y por qué me molesta, yanqui?
Rahatsiz ettim, affedersin.
Perdona la molestia.
Bir daha rahatsiz edilmek istemiyorum!
¡ Que no me moleste nadie!
Sayet rahatsiz olmazsaniz.
Si no tiene nada que objetar.
Biz tanisiyoruz Özel bir oyunda rahatsiz ediyor muyum - Hayir.
Ya nos conocemos. ¿ He interrumpido un juego privado?
Sizi rahatsiz etmise benzemiyor.
No parece importarle mucho.
Sorularımla seni rahatsiz ettiğimi biliyorum, ama iyiliğini istiyorum.
Sé que te molesto, pero soy tu amigo más antiguo.
SESSİZLİK RAHATSIZ ETMEYİN
" Silencio.
RAHATSIZ ETMEYİN!
¡ NO MOLESTAR!
Onlari rahatsiz eden ne, merak ediyorum.
¿ Me pregunto que está molestándolos?
- Biz KiziI Bulut'u hiç rahatsiz etmedik.
- Nunca molestamos a Nube Roja.
Eger korkakligin tanimi... öldürmekten ve kan görmekten rahatsiz olmaksa...
Si la definición de un cobarde... es un hombre que se enferma por matar y la sangre...
Kalede Bayan Marston'un da bulunmasi seni rahatsiz mi ediyor?
¿ La presencia de la Sra Marston en el fuerte lo incomoda?
- Rahatsiz edilmeme talimati vermistim.
- Di órdenes de no molestarme.
Seni rahatsiz edeni biliyorum.
Creo que se lo que le preocupa.
Mozart'in klarnet konserini. Seni rahatsiz ediyor mu?
Concierto para clarinete de Mozart. ¿ Molesta?
Elektrikisiz olmak rahatsiz edici.
El problema de la electricidad
- Rahatsiz etmek...
- No quisiera...
Bir adami is basinda rahatsiz etmekten hosnut musun?
¿ no tienes nada mejor que hacer que molestarme cuando trabajo?
Rahatsiz etmezdim ama karargaha dönmeniz için emir geldi, efendim.
No quisiera importunarie, pero tiene ordenes de volver ai cuartel general.
RAHATSIZ ETMEYİN
No molestar.
RAHATSIZ ETMEYİNİZ
"No Molestar"
"Bu cici çocugu rahatsiz eden ne?"
- ¿ Qué mosca le ha picado a nuestro amigo?
ozur dilerim. sizi rahatsiz etmek istemem, mesgul oldugunuzu goruyorum, ama bana yardim edebileceginizi dusundum.
Disculpe. Odio molestarlo, veo que está ocupado, pero pienso que podría ayudarme.
Boyle ortamlardan cok rahatsiz olurum.
Estoy muy decepcionado de esta atmósfera.
Cok rahatsiz edicisin, Billy!
¡ Sé que estás ahí, sucio Billy!
- Sizi rahatsiz etmek istememistim, efendim. - Haklisin, etmemissin.
- No quería molestarlo con esto, Sr.
Sofistike olmayan insanlara çekici gelen RAHATSIZ YATAKLARIMIZ bulunur.
"Camas empotradas. Fascinantes hasta lo no sofisticado"
Bu sabah kalktigimda, rahatsiz edici bir ses duydum.
¡ Cuando desperté esta mañana, oí un sonido disturbador.
Dedimki, bu sabah kalktigimda rahatsiz edici bir ses duydum.!
Dije, ¡ cuando desperté esta mañana... oí un sonido disturbador!
Sizi rahatsiz ettiğim için özür diliyorum...
Lamento mucho causarle molestia...
Bu saçmalikla beni rahatsiz etme.
¡ Deje de molestarme con esa tontería!
Rahatsiz edici tesadüfler olmus.
Ha habido algunas coincidencias perturbadoras.
Ben de arabaya git ve beni rahatsiz etme diyorum.
Y yo digo quedarnos y que deje de molestarme.
Bu durum seni rahatsiz mi etti?
¿ Qué más te da?
Rahatsiz ediyorsunuz bayim.
Nos está molestando, señor.
Rahatsiz ettiğm için özür dilerim, acilen tercümanlık için Yardımınıza ihtiyacım var.
Disculpe por esta intrusión, pero necesito los servicios de un intérprete inmediatamente.
Rahatsiz ettigim için üzgünüm.
Perdone que la moleste.
Rahatsiz ettigimiz için kusura bakmayin bayan, ama emindik...
Siento haberla molestado, pero estábamos seguros de que...
30.000 fit pek rahatsïz edici olmalï, degil mi?
Se ha de estar muy incómodo a 9. 144 metros, ¿ no?
Sen bu rahatsïz edici doktorlarïn sonuncusun.
Es el último saltamontes de la plaga de cirujanos.
Rahatsïz edici ama nabïz ve kan basïncïndaki degisiklikleri kaydetmeliyiz.
Sé que es pesado, pero buscamos cambios en el pulso y la tensión.
Sinif mucadelenizi rahatsiz ettiğim için affedin. onemli olduğunu biliyorum.
No tenemos tiempo de temer la muerte...
Rahatsïz etmek istemedim.
No quería molestarle.
Her gece seni rahatsïz edecektir bir süre icin.
Te molestará casi cada noche durante un tiempo.
- Rahatsïz ediyorum, ama adïnïz Bayan Anne Reynolds mï?
- Perdone, señora, pero ¿ es Ud. la Srta. Anne Reynolds?
Eger beni veya ailemi rahatsïz edersen bir daha seni öldürürüm.
Si vuelve a molestarme a mí o a los míos le mataré.
rahatsız mı ediyorum 24
rahatsız ettim 55
rahatsız ediyorum 27
rahatsız ettiğim için özür dilerim 156
rahatsız etmek istemedim 25
rahatsız etmeyin 24
rahatsız mı oldun 22
rahatsız olmayın 47
rahatsız mı ettim 20
rahatsız etmek istemem 22
rahatsız ettim 55
rahatsız ediyorum 27
rahatsız ettiğim için özür dilerim 156
rahatsız etmek istemedim 25
rahatsız etmeyin 24
rahatsız mı oldun 22
rahatsız olmayın 47
rahatsız mı ettim 20
rahatsız etmek istemem 22
rahatsız etmiyorum ya 53
rahatsız ediyor muyum 44
rahatsız edici 24
rahatsız ettiğim için üzgünüm 125
rahatsız edilmek istemiyorum 37
rahatsız ettiğimiz için üzgünüz 17
rahatsız olma 32
rahatsız edilmek istemiyor 16
rahat 453
rahat ol 368
rahatsız ediyor muyum 44
rahatsız edici 24
rahatsız ettiğim için üzgünüm 125
rahatsız edilmek istemiyorum 37
rahatsız ettiğimiz için üzgünüz 17
rahatsız olma 32
rahatsız edilmek istemiyor 16
rahat 453
rahat ol 368
rahatladım 62
rahat bırak beni 249
rahatlayın 102
rahat bırakın beni 59
rahat bırakın 25
rahat dur 117
rahatla 772
rahat mısın 71
rahat olun 112
rahatla biraz 64
rahat bırak beni 249
rahatlayın 102
rahat bırakın beni 59
rahat bırakın 25
rahat dur 117
rahatla 772
rahat mısın 71
rahat olun 112
rahatla biraz 64