Senin için iyi olur traduction Espagnol
504 traduction parallèle
Ha-jung yarına kadar burada olsa senin için iyi olur!
Será mejor que Ha-jung esté aquí mañana.
Kızılderili saldırısına karşı birlikte gitmeniz hem onlar hem de senin için iyi olur.
Bueno, cuantos más vayan, mejor para todos... por si acaso les atacan los indios.
Şimdi istediğin şeyi öğrendin. Ülkene dönsen senin için iyi olur.
Ahora que ya sabe lo que sabe, sería mejor que volviera a su país.
Eve gitmen senin için iyi olur.
Es bueno para ti ir a casa.
Senin için iyi olur.
Le irá bien.
Şimdi silahını hazırlarsan senin için iyi olur.
Esté alerta con el arma. Yo lo hice.
Ama uyuman senin için iyi olur.
Pero creo que no ha sido mala idea.
- Pekala, senin için iyi olur.
Es por tu propio bien.
Arkadaşın olmaya çabaladım ama babanla evlenme fikrine alışmaya başlarsan senin için iyi olur.
Pero me casaré con tu padre, así que acostúmbrate.
Sasuke, Tatewaki'yi bize verirsen senin için iyi olur.
Será mejor que nos entregues a Tatewaki.
Heykeli erkenden bitirirsen, senin için iyi olur.
Así que más vale que termines la estatua pronto.
O kızı bıraksan senin için iyi olur evlat.
Deje en paz a esa muchacha, será mejor para usted.
İyi yazarsan senin için iyi olur.
Será mejor que escriba rápido.
"Yarıyıl 8 Eylül'de başlayacak." "Ayın dördünde ya da beşinde burada olman senin için iyi olur."
La temporada de clases empieza el ocho de Septiembre y sería bueno que estuvieses aquí para el cuatro o el cinco.
Eğer bana açıklarsan senin için daha iyi olur.
Haré que la justicia sea clemente si me lo dices.
Senin için çok iyi bir tecrübe olur.
Será una gran experiencia para ti.
Annem de çok seviyor onu. Senin için iyi bir seçim olur.
A nuestra madre le gusta, por tanto es la chica adecuada para ti.
Ne kadar çabuk itiraf edersen, senin için o kadar iyi olur.
Cuanto antes lo admitan, mejor.
Senin için iyi bir koruma olur.
Es un buen guardaespaldas para ti.
Daha zararsız bir iş senin için daha iyi olur o zaman. Mesela denetleme işine ne dersin?
Quizás quisiera algún trabajo más limpio. ¿ En el departamento de inspección?
Artık çiftliğe gelmesen senin için daha iyi olur.
Será mejor que no vengas más a la granja.
Ön koltukta gitmek senin için daha iyi olur sanırım.
Estarías mejor aquí sentado.
- İyi olur dedim. - Pekâlâ, senin için.
- Sólo creo que deberías ir.
Bu senin için... ve bizim için iyi olur.
Es lo mejor para ti y para todos nosotros.
Benimle uğraşmasan senin için daha iyi olur. Biliyorsun.
Sería mejor que no contaras conmigo.
Mike'ı senin için buraya getirsem iyi olur.
Mejor traigo a Mike aquí contigo.
Sanırım senin için bazı yeni giysilerle başlasak iyi olur.
Deberíamos empezar con un traje nuevo.
Viktor senin için iyi olduğunu söylüyor. Sağlıklı olan her şeye deli olur.
Viktor dice que es bueno, se vuelve loco por cualquier cosa saludable.
Biliyorum bu senin için yeni ama buna alışsan iyi olur.
Sé que todo esto es nuevo, pero tendrán que acostumbrarse.
Hastane senin için daha iyi olur.
Estás mucho mejor en el hospital.
Belki bir süreliğine... Bir süreliğine gidersem, senin için daha iyi olur.
Entonces quizás sería mejor para tí, si desaparezco un tiempo.
Senin için iyi olur.
Te irá bien desahogarte.
- Senin için de iyi olur! Şimdi...
Podría ser mano de santo para ti.
Beni iyi dinle, Madeleine. Ne söylediğimi biliyorum ve bunu söylersem senin iyiliğin için olur.
Escúchame, Madeleine sé lo que estoy diciendo.
- Senin için çok iyi olur.
- Será bueno para ti.
Bilemiyorum. Belki yakalansan senin için daha iyi olur.
No sé, tal vez te convendría más dejarte coger.
Bence gitmen senin için daha iyi olur.
Creo que será mejor que te vayas.
Vaktin varsa sen de gel, iyi olur senin için.
Quizá te apetezca venir.
Senin için daha iyi olur Simone.
No estaría nada mal, Simone.
Senin için daha iyi, pasaportları kontrol edecek daha az zamanları olur.
Mejor para ti. Tienen menos tiempo para comprobar los pasaportes.
Bu belki senin için de daha iyi olur.
Esto también te vendrá bien.
Acele etsek iyi olur. Dakiklik senin için çok önemlidir. - Öyle mi?
Sé que no le gusta llegar tarde.
Bana şimdi vermen senin için çok iyi olur.
Dámelas ahora mismo.
Belki de senin için gerçekten iyi olur.
Que te traiga algo agradable.
Güzel. Sana bankamda paranı bir defada yatırmanı öneririm. Ama senin için güzel bir dükkan bulmamız durumunda... bin dolar nakit saklasan daha iyi olur.
Sugiero que lo ingreses todo en mi banco,... pero quédate 1. 000 dólares en efectivo,... por si encontrásemos una boutique.
Ben polisten önce bulursam senin için daha iyi olur.
Es mejor que la encuentre yo, que la policía.
Saklanman senin için daha iyi olur, birisi aradı ve senin televizyonda olduğunu söyledi. Televizyona mı çıktın? - Ne?
Es mejor que desaparezcas, alguien llamó, dijo que saliste en televisión. ¿ Fue así?
Belki de artık gitmen senin için daha iyi olur.
Me parece que sería mejor que te fueras.
Gorouza Gunbei'yi iyi tanıyorsun, bu yüzden senin için onun görünüşünü taklit etmek kolay olur.
Gorouza... Tú conoces bien a Gunbei, así que será fácil para ti copiar su apariencia.
Bebeğim, otusan iyi olur, çünkü senin için ağır bir işim var.
Mejor siéntate. Tengo algo difícil que decirte.
Bu iyi bir fikir değil, Senin için daha kötü olur.
No te conviene. Sería peor para ti que para mi.
senin için çıldırıyorum 35
senin için 556
senin için endişeleniyorum 79
senin için deliriyorum 16
senin için ne yapabilirim 292
senin için korkuyorum 18
senin için endişelendim 53
senin için de 32
senin için üzgünüm 22
senin için mi 51
senin için 556
senin için endişeleniyorum 79
senin için deliriyorum 16
senin için ne yapabilirim 292
senin için korkuyorum 18
senin için endişelendim 53
senin için de 32
senin için üzgünüm 22
senin için mi 51