Umrumda bile değil traduction Espagnol
469 traduction parallèle
... onu her kim öldürdüyse umrumda bile değil.
Quienquiera que fuese, en cierto modo hizo justicia.
Senin askerlik felsefen benim umrumda bile değil!
¿ Qué me importa su filosofía de soldado?
O pisliğin ne yaptığı umrumda bile değil.
Y me da igual lo que haga ese cerdo. Yo respondo con la misma moneda.
Ağrılarının geri gelmesi artık umrumda bile değil!
No me importa que te vuelva el dolor.
Kan kusuyor olman umrumda bile değil.
No importa que estés escupiendo sangre.
Ama şimdi umrumda bile değil.
Ahora tampoco me importa.
Başka kadınlar umrumda bile değil.
No me importan las demás mujeres.
Kendini çölün sıcağına atman umrumda bile değil, ama ufaklık ne olacak?
Puedes coger un sofocón en el desierto, pero, ¿ y la flor?
Çanta umrumda bile değil. Ama bıçağımla çakmağım ne olacak?
Me importa un bledo. ¿ Pero qué pasa con mi cuchillo y mi mechero?
Eğer Capone'a ulaşabilecekse, bunun kim olduğu umrumda bile değil.
En lo que toca a acabar con Capone, no me importa a quién deba usar.
Nasıl yaptığın umrumda bile değil.
Cómo usted lo haga, a mi no me interesa.
Hepiniz hakında bilgim var ve umrumda bile değil.
Yo conozco todos los lugares en donde han estado y yo no podría saber menos.
Neden af istediği umrumda bile değil.
No me importa por qué quiere Ia amnistía.
Umrumda bile değil!
¡ No me importa!
Onlara alışıp alışmamak umrumda bile değil.
Me da igual si me llevo bien o no.
O lanet olasıca sigaraların umrumda bile değil.
No me interesan tus cigarrillos mugrientos.
- Bak dostum... Amerikalı'nın devam etme konusundaki gerekçeleri umrumda bile değil... çünkü şimdiden çok sinirli olduklarını biliyorum.
- Escucha, amigo... me importan un bledo los motivos que el yanqui tiene para seguir adelante... porque de todos modos sé que son puras locuras.
Umrumda bile değil.
- Ya no me importa nada.
Asla! Duruşma umrumda bile değil.
No me importa el juicio.
Bakan olup olmaman umrumda bile değil.
No me importa si consigues el Ministerio o no.
- Umrumda bile değil.
- ¡ Me importa un bledo!
Bıçağın umrumda bile değil!
¡ Me importa un carajo su cuchillo!
Senin beklediğin gizemli sevgili benim umrumda bile değil.
No importa cual amante misterioso usted esta esperando,
Ne yapacağı umrumda bile değil!
¡ Realmente no me importa lo que haga!
Aslını istersen, umrumda bile değil.
Francamente, querido, me importa un pepino.
Çünkü umrumda bile değil.
Porque ya no me importa un carajo.
Mahalle umrumda bile değil.
No me importa el vecindario.
Bak dostum, kim olduğun ya da nereden geldiğin umrumda bile değil hatta Lanet bir USS girişimcisi olduğun bile..
No me importa si es el USS Enterprise, amigo, quien está a bordo o por qué.
Motor umrumda bile değil!
Descarríla a ese hijo de puta.
Umrumda bile değil.
Me importa una mierda lo que piensen.
Ben tuhafım. Ve kimsenin benden hoşlanıp hoşlanmaması umrumda bile değil.
No me importa si le gusto a alguien.
İkinci el dükkanından giyinen bu mültecinin ne düşündüğü umrumda bile değil.
Me importa un bledo lo que piensa este prófugo de tienda de segunda mano.
Umrumda bile değil.
Pregúntame si me importa.
Uygunsuz olması umrumda bile değil.
Me importa un huevo, si es impropio o no.
Umrumda bile değil, pislik!
¡ La furgoneta, cabrón!
Süveyş Kanalı'nda olsanız bile umrumda değil.
Me da igual estar en el Canal de Suez.
Cenaze arabasıyla gelsem bile umrumda değil.
No me importa si tengo que ir en carroza fúnebre.
Her şey çok temiz ve güzel. Aynı sınıfta bile olsam, umrumda değil.
Aquí todo es tan limpio y tan bueno que repetir el curso no me importa.
Kendini Easter tavşanı sansa bile umrumda değil.
Pues no me importa.
On testen geçemediyse bile umrumda değil. Bunu yapmaya hakkın yok!
No importa que haya suspendido 10 exámenes.
Annenin babası bir Türk bile olsa umrumda değil.
No me importaría enterarme de que tu abuelo materno era turco.
- Polis bile gelse umrumda değil.
- No me importa que venga la policía.
Rüzgar umrumda değil. Paris'te Eyfel Kulesinin tepesine insek bile.
Aún si aterrizamos en París o en la Torre Eiffel.
Ölse bile umrumda değil. Hak ettiğini verin ona.
¡ No me importaría matarla!
- Teyzenizin ne dediği umrumda bile değil.
Un poco de paciencia, un poco de comprensión, y el mundo será cada vez un lugar mejor.
Kendine hizmet eden bu hırsın, sana Pulitzer ödülü bile getirse umrumda değil.
No me importa si tu ambición te lleva a ganar el Pulitzer.
Umrumda bile değil.
No importa.
Garson bile olsa umrumda değil.
Me da igual lo que ella sea.
* Bazen bir hisse kapılıyorum * Herkes biliyor ki, * onun çılgın olduğunu düşünsem bile * Görmek için yaşayacaksam eğerşu günde, artık umrumda değil * bazen gerçekleştiğinde
A veces me siento como si todo el mundo lo supiera, y aunque parezca una locura me sigo preguntando si viviré para ver el día en el que por algún milagro de milagros se dé la vuelta y me mire
Beni kovsan bile umrumda değil.
No me importa si me despides, Herbie.
- Slip donlarınızla bile çıkabilirsiniz sahneye umrumda değil!
- ¡ Por mí, como si te pones suspensorio!
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil mi efendim 66
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil mi efendim 66