English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ Y ] / Yapmamalıydın

Yapmamalıydın traduction Espagnol

659 traduction parallèle
Yapmamalıydın.
No debiste haberlo hecho.
Yapmamalıydın.
No debiste.
- Bunu yapmamalıydın.
- No lo habrías hecho.
Helen, bunu yapmamalıydın.
Helen, no has debido.
Bunu yapmamalıydın, Donald.
No has debido hacer eso.
Bunu yapmamalıydınız, bayan Davis.
No debería haber hecho eso Srta. Davis.
Riccardo, yapmamalıydın.
Riccardo, no debiste.
- Bunu yapmamalıydınız.
No era necesario.
- Bunu yapmamalıydın.
- Es lo que no debiste hacer.
Bunu yapmamalıydınız.
McCoy. ¿ No? Nos traicionó a Jesse y a mí.
Bunu kesinlikle yapmamalıydınız.
Eso es precisamente lo que no tendría que haber hecho
Bunu yapmamalıydınız.
- No, no Io es.
Bunu yapmamalıydın.
No deberías haberlo hecho.
- Yapmamalıydın.
- No debiste.
Yapmamalıydın!
No debiste hacerlo.
- Louis, yapmamalıydın.
- Oh, Louis, no hubieras debido.
Herr Walz, bunu yapmamalıydınız.
Herr Walz, no debería haber hecho eso.
Parayı alıyorum.. .. ama gerçekten bunu yapmamalıydın.
Cogeré el dinero pero en realidad no hubiera tenido que hacerlo.
Böyle bir şey yapmamalıydınız, hanımefendi.
No debería haber hecho eso, señora.
Bunu yapmamalıydın, Dutch.
No deberías haber hecho eso.
Bu aileden bir veda hediyesi. Yapmamalıydınız.
Este es nuestro regalo de despedida
Bunu yapmamalıydın Valerie.
No has debido hacer eso, Valerie.
Bunu yapmamalıydın.
No era necesario, Guy.
Bunu yapmamalıydınız.Albayın emirlerini biliyorsunuz
No deberia haberlo hecho, conoce las ordenes.
Bunu yapmamalıydınız!
¡ No debió haber hecho eso!
- Bunu yapmamalıydın.
- No tendrías que haberlo hecho.
Bunu yapmamalıydın, canım.
No debería haber hecho eso, querida.
Bunu yapmamalıydın.
¡ Has hecho mal! ¡ No deberías haberlo hecho!
Bunu yapmamalıydın.
No deberías haber hecho eso.
- Yapmamalıydın.
- No debiste hacerlo.
Yapmamalıydın!
¡ No debisteis hacerlo!
Ah, Sissi! Biliyorsun, hep seni tuttum ama bunu yapmamalıydın. Sen Avusturya İmparatoriçesisin!
Sissi, sabes que estoy siempre de tu lado... pero no podías hacer una cosa de esas... al final, tu eres la Emperatriz de Austria.
Norma, bunu yapmamalıydın.
Norma, no debiste hacerlo.
- Bunu yapmamalıydın.
Lola, no has debido hacerlo.
Bunu bana yapmamalıydın.
No debiste hacer eso conmigo.
Yapmamalıydın.
No debiste hacerlo.
- Bunu yapmamalıydın. - Biliyorum.
- No debería haberlo hecho.
Andy, müdüre bunu yapmamalıydın.
Andy, no debiste de hacer eso con el gerente.
Yapmamalıydın, çünkü eğer yanlış tahmin yaparsan yanlız asılmazsın.
No debería, porque si te equivocas no te van a colgar solo.
Yapmamalıydın!
¡ No debiste hacerlo!
Yapmamalıydın, Ben.
No debiste, Ben.
Shara, yapmamalıydın.
No debiste hacerlo.
Bunu yapmamalıydın Jackie.
No tenías que haber hecho eso Jackie.
Bunu yapmamalıydın. Yorulmuşsun.
No deberías haberlo hecho, estás cansada.
Ona dayak atmanı hak etmişti ama bunu yapmamalıydın.
Se merecía que le pegaras pero no debiste haberlo hecho.
Bunu yapmamalıydın.
¡ Oh, no debiste hacerlo!
- Bunu yapmamalıydın Tom.
Tía Nonnie, estoy en mi derecho.
- Yapmamalıydın.
¡ Oh, eso no es cierto!
Evet Don Juan, bunu yapmamalıydın.
¿ Y bien, Don Juan? No deberías haber hecho aquello.
Bunu yapmamalıydın, Orville.
No debiste haberlo hecho, Orville.
Ama yapmamalıydım. Ne zaman ani bir karar versem cezasını çekmişimdir.
Pero debería haber sabido... que cada vez que tengo un buen impulso, recibo un castigo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]