Air force one traduction Français
228 traduction parallèle
- Ne istiyorsunuz?
Air Force One, ici Hogarth.
Cuma öğleden sonra Hava Kuvvetleri Bir'in yola çıkışı, bir uçağın kalkmasından çok... içinde yeni yemin etmiş Başkanla birlikte bir kaçış gibiydi.
Le décollage d'Air Force One de Love Field, ce vendredi, ressemblait à une fuite, avec le nouveau Président à bord.
Bugün Başkan'la tanıştılar. Air Force One ile gezdiler ve Amerikan iş dünyası tarafından hediye yağmuruna tutuldular.
Ils ont rencontré le président, ont voyagé à bord d'Air Force One et se sont vus couverts de cadeaux par nos grandes sociétés.
En azından Başkan'la dansettim. Bir iki defa Air Force One'la uçtum.
Après tout, j'ai dansé avec vous, j'ai pris 2 fois l'avion présidentiel.
Burası Air Force One.
On est dans l'avion du Président, nom d'un chien.
Dediğim gibi, onlar Hava Kuvvetleri kartlarıydı ve sadece çok az kişiye veriliyor.
Ces cartes viennent d'Air Force One, et ils sont chiches sur la distribution.
Baylar, Air Force One'a hoşgeldiniz.
Messieurs, bienvenue à bord d'Air Force One.
Birleşik Devletler Air Force One Pist 2-5'den size kalkış izni vermek bir onurdur.
Nous avons l'honneur d'autoriser votre décollage sur la piste 25.
Burası, Air Force One. Kalkıyoruz.
AF-1, décollage autorisé.
Uçuş kontrol, burası Air Force One. Acil durum bildiriyoruz.
- Ici AF-1, déclare état d'urgence.
Ramstein Kule. Burası, Air Force One. RAMSTEIN HAVA KUVVETLERİ ÜSSÜ, ALMANYA
Ramstein, ici AF-1.
Air Force One, pist 0-9'a inebilirsiniz. Tekrarlıyorum, pist 0-9.
AF-1, prenez la piste 09.
Ramstein, burası Air Force One.
Ramstein, ici AF-1.
Air Force One...
Ici Auréole 1.
Bu, nasıl oldu? Nasıl Air Force One'a girebildiler? Baylar, sayın bakan.
Comment ont-ils pu s'offrir Air Force One?
Anlaşıldı, Air Force One.
Reçu, AF-1. Vent du 090, 12 noeuds.
Air Force One'la görsel temas halinde kalmalarını istiyorum.
Qu'ils gardent le contact visuel.
Bir Air Force One pilotuna ihtiyacımız var.
- Trouvez un pilote.
Aynı ekip, Air Force One'a binmiş görünüyor.
Ils avaient obtenu l'accès à AF-1.
Air Force One'a silah sokmanın bir yolu yok. Bu, imkansız.
- Il est impossible d'embarquer armé.
Ben, Air Force One'ı kontrol eden kişiyim.
Je suis la personne qui contrôle AF-1.
Air Force One'dan acil olarak arıyorum, ben başkanım.
Appel urgent d'Air Force One. Ici le président.
Bizden, Air Force One'a ateş açmamızı mı istiyor?
- Et c'est ça qu'il nous demande?
Air Force One'a ateş etmem için emir aldım.
J'ai ordre de tirer sur Air Force One.
Efendim, görünüşe göre Air Force One yakıt boşaltmaya başladı.
On dirait qu'AF-1 perd du carburant.
Anladığım kadarıyla, Air Force One havada yakıt ikmali yapabiliyor.
Il semble que AF-1 peut être ravitaillé en vol.
CNN'in aldığı doğrulanmamış bir habere göre..... Air Force One düştü.
Selon des rapports non confirmés - - Air Force One se serait écrasé.
- Air Force One düştü mü?
- AF-1 s'est-il écrasé?
Başkanın uçağı ; Air Force One, kaçırıldı.
L'avion du président, Air Force One, a été détourné.
Ve şimdi... Bütün Amerikalılar'dan isteğim... .. Air Force One'daki herkesin kurtulmaları için dua etmeleridir.
Maintenant, je voudrais demander à tous les Américains de prier pour le salut des passagers d'Air Force One.
Air Force One, duyuyor musunuz?
- Air Force One, vous me recevez?
Tamam, Air Force One. Yakıt kapağınızı açmanız gerek.
AF-1, ouvrez votre trappe de ravitaillement.
- Kontrol edemiyorum. - Air Force One, ne yapıyorsunuz?
Je ne le tiens plus!
Ayrılın! Ayrılın, çabuk!
Air Force One, manoeuvrez, vite!
Sayın Başkan Yardımcısı, Air Force One'dan arıyorlar
- On a AF-1 en ligne.
- Air Force One'ın rotasındalar.
- Ils sont sur le point d'intervenir!
- Amerikan uçakları, burası Air Force One.
- Chasseurs US, ici AF-1.
- Air Force One, sola kır ve yüksel!
Grimpez à gauche!
Air Force One, hala bizimle misiniz?
- Air Force One, vous êtes là?
Efendim, Air Force One çok kötü hasar almış.
AF-1 est mal en point.
Fakat CNN'in öğrendiğine göre, Air Force One..... ciddi şekilde hasar görmüş ve inmesi mümkün değil. Bazı kaynaklar, başkan ve ailesinin hala uçakta olduğunu bildiriyorlar.
Nous apprenons que AF-1, sévèrement endommagé ne peut pas atterrir, la famille présidentielle étant toujours à bord.
"Air Force One," burası "Liberty 2-4". Sol tarafınızdan yaklaşıyoruz.
- Ici Liberty-24 à votre gauche.
Air Force One ve Liberty 2-4, Burası, Hava Kontrol Blue Star.
AF-1, Liberty 24, ici radar volant Blue Star.
Air Force One, kanat seviyesini koruyun.
AF-1, gardez votre assiette.
Air Force One, 6 derece sola gelin.
Ajustez, 6 ° à gauche.
Blue Star, üçüncü paraşütçü de Air Force One'a ulaştı.
- 3e para à bord, évacuation imminente.
- Sorun değil!
Juste une minute, le temps d'établir le contact avec Air Force One.
Bakalım ben çağırabilir miyim...
Air Force One.
Air Force One'a binebilirdim.
J'aurais pu voyager à bord d'Air Force One.
Air Force One'dan arıyorlar.
C'est AF-1!
Air Force One, burası Extender 1-0.
Ici Extender 10.
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199
önemsiz 59
önemli birşey değil 33
önemli bir şey değil 261
önemli değil mi 21
önemli olan bu 110
önemli bir şey 34
önemli bir konu 16
önemli degil 25
önemli 199
önemsiz 59
önemli birşey değil 33
önemli bir şey değil 261
önemli değil mi 21
önemli olan bu 110
önemli bir şey 34
önemli bir konu 16
önemli olan 207
önemli mi 77
önemli olan şey 19
önemli değildi 25
önemli bir şey yok 63
önemli bir şey mi 22
önemli olan da bu 101
önemli bir şey değildi 36
önemli biri 16
önemli olan bu değil 23
önemli mi 77
önemli olan şey 19
önemli değildi 25
önemli bir şey yok 63
önemli bir şey mi 22
önemli olan da bu 101
önemli bir şey değildi 36
önemli biri 16
önemli olan bu değil 23