Ben şimdi traduction Français
8,633 traduction parallèle
Ve ben şimdi duymak istediğim şeyi bana söylersen, senin için elimden gelen herşeyi yapacağım.
Et je ferai tout ce que je pourrai pour vous si vous me dites tout de suite ce que j'ai besoin d'entendre.
Bak, ben şimdi oraya doğru geliyorum- -
Je vais voir là-bas, et...
Ben şimdi oradayım.
C'est la ou j'en suis. Je suis comme,
Herhalde güvenli, de ben şimdi çıkıyorum.
Bien sûr, tant que je m'en occupe.
Şunun haline bakın! Ne yaparım ben şimdi?
Regardez, qu'est ce que je suis supposé faire maintenant?
Hey, ben şimdi buradan gitsem hakkımda daha az konuşur musunuz?
Tu penserais moins de moi, si je partais maintenant?
Ben şimdi gidiyorum.
Je vais partir maintenant.
Ben şimdi sıcak habanero biber değilim.
Je suis vraiment en colère en ce moment.
Dusty Dinle, ben şimdi seninle konuşmak gerekir.
Dusty, je dois te parler.
Ben şimdi yardıma ihtiyacım var, gel.
S'il te plait, j'ai besoin d'aide maintenant.
Ben büyü işlerine odaklanmakla meşguldüm. Mystic Falls üzerindeki büyü yokluğundan da anlaşılacağı üzere inanılmaz bir başarısızlıkla sonuçlandı. Şimdi de kalkıp bana bunca zamandır kimsenin Bonnie ve Damon'a yardım etmek için bir şey yapmadığını mı söylüyorsun?
J'étais concentré sur la magie, et tu peux en conclure par l'absence de magie à Mystic Falls, que j'ai spectaculairement raté ma mission, et maintenant tu me dis que pendant tout ce temps personne n'a rien fait pour aider
Şimdi ben sizin izinizden gideceğim.
Ton tour de diriger-
- Şimdi de ben hediyeni vereyim.
Je pense qu'il est temps.
Ben de aorta Dacron grefi yaptım. Şimdi de anevrizmayı ikinci aorta geri koyuyorum. Böylece omurgaya kan gidebilecek.
Alors j'ai remplacé l'aorte avec une greffe de Dracon, et maintenant je reconstruis l'anévrisme en une seconde aorte qui va envoyer le sang à la moelle, un peu comme une route latérale.
Sorunlulara yardım ediyordum ama şimdi ben sadece benim.
Je savais ce que je faisais. j'ai aidé les gens perturbés. Mais maintenant, je suis moi.
Ve şimdi ben de duyuyorum, rezalet geliyor.
Je m'en rends compte.
Şimdi sence ben bunu düşündüğüm için deli miyim?
Tu penses que je suis fou de penser comme ça?
Cidden mi? Çünkü ben de korkudan altıma ediyorum, yani sen şimdi buna inanıyor musun yoksa sadece korku hissin yok diye mi böyle söylüyorsun?
Parce-que je commence à avoir peur, aussi, donc tu crois ce que tu me dis, où tu me dis juste ça parce-que tu ne sens pas la peur?
Evet, Grease prodüksiyonumuzda Sandy'i oynması gerek ama şimdi ama şimdi ben oynayacağım çünkü grip olmuş.
Elle doit jouer Sandy dans "Grease", mais maintenant, ça va être moi, car elle a la grippe.
Bence senin ahırın kapısı açılmaya başlamış bile. Şimdi kimdim ben?
OK maintenant, qui suis-je déjà?
Yapamayız. Şimdi de ben korkuyorum.
Allez, c'est quoi le problème ici?
Ne yapacağım şimdi ben?
Qu'est-ce que je vais faire?
Ben de şimdi yükseltiyorum işte.
Et maintenant je les augmente.
Zamanında öne çıkıp, Toprak Krallığı'na liderlik etmekten korktun, ben lider olunca bana katılmaktan korktun, şimdi ise adil bir savaştan korkuyorsun.
Tu as eu peur d'accroitre le potentiel du royaume de la terre quand tu le pouvais, et tu as eu peur de t'allier à moi quand je suis devenue le leader, et là, tu as peur d'un duel équitable.
Bir dakika, şimdi ben mi Nuktuk'u oynuyorum, yoksa Nuktuk mu beni?
Je joue Nuktuk, ou Nuktuk joue mon rôle?
Ben uçmayı öğrendim, ama şimdi zincirlere vuruldum.
J'ai appris à voler, mais me voilà enchaîné.
Ben açarım şimdi onu.
Je vais essayer.
Seni düşünürdüm bu en güvenli yer olduğunu Yeryüzünde, ama sonra, Yapılandırılmasını geldi, ve şimdi bu. Ben...
Tu sais, j'ai toujours pensé que c'était l'endroit le plus sûr de la Terre, mais Draeger est arrivé, et maintenant ça.
Ben de şimdi seni nasıl çimden bir heykele dönüştüreceğimi araştırıyordum.
Je viens de lire comment te transformer en topiaire.
Şimdi bunun karşılığından ben de bebeğini alacağım.
Alors je vais retourner la faveur en prenant ton bébé.
Ne yapacağım şimdi ben?
Je fais quoi maintenant?
Ben ona bir kutu gevrek verip akvaryumun önüne oturturum şimdi.
Je vais juste... lui donner une boîte de Chocapic et la mettre devant l'aquarium.
Şimdi ise ben onun yanında değilim.
Et maintenant, je ne suis pas là pour lui.
Ben gencecik bir adamken de ayaktaydı şimdi de ayakta kalmaya devam ediyor.
C'est là que les gens du monde entier viennent à la Nouvelle-Orléans, premier endroit qu'ils veulent voir, Preservation Hall.
Şimdi git ve geri geldiğinde arama iznini de getir. Ben de sana bir numune verip baban Pride hakkında başını döndürecek hikayeler anlatayım.
Alors, obtenez votre mandat, et quand vous reviendrez, je vous donnerais un échantillon et je vous raconterais d'autres histoires sur le vieux Pride qui vont te couper le souffle.
Ben bu canavarın sonunu getirmeye çalışıyorum hafif bir suçtan içeri girip 6 ay sonra da dışarı çıkmasını değil. Eğer şimdi onu korkutursanız bütün planlarından vazgeçer.
J'essaie de couper la tête de cette bête, je veux pas avoir Hewitt sur des petits délits qui vont lui permettre de sortir de prison au bout de six mois, et si vous l'effrayez maintenant, il peut se retirer de ses plans.
- İyi be. Bir mavikuşa taş fırlattım, bu yüzden ben ve ailem lanetlendik, ve şimdi hepimiz mavikuşuz.
- Très bien! et maintenant nous sommes tous des merles bleus.
Şimdi gitmem lazım, çünkü ben bir doktorum ve dinlenmen gerektiğini biliyorum.
Je vais y aller maintenant, car je suis un docteur, et je sais que tu as besoin de repos.
Dört ay önce hayatım... yalnızca benim hayatımdı,... şimdi ne olduğunu ben de bilmiyorum.
Il y a quatre mois, ma vie était... ma vie, et je ne sais plus ce qu'elle est maintenant.
Şimdi ben bu taraftan itince örtüyü çekeceğiz.
Maintenant, ce que nous allons faire c'est que je la pousse comme ça et je prend la couverture.
Şimdi sence ben "Artık sadece kahvaltı için değil." diyeni bilmiyor muyum?
Vous pensez vraiment que je ne sais as qui a créé "ce n'est plus seulement pour le petit dejeuner"
Evet, şimdi icabına bakmazsa ben onun icabına bakacağım.
S'il ne se ressaisit pas, c'est moi qui vais le saisir.
Şimdi iyice dinlen bir şeye ihtiyacın olursa ben tam burada olacağım.
Maintenant, tu vas bien dormir et je serai là si tu as besoin de quelque chose.
Şimdi de ben sana kendi ihtiyacımı açıkça söylüyorum.
Maintenant, je te dis ce que je veux.
Asıl fazla yükle yola çıkan bendim Dört zenciden kurtuldum Şimdi bütün parayı ben alıyorum
On était trop à la console J'en vire 4 et je ramasse le pactole
Şimdi Ben, geri getir.
Maintenant, Ben, fais-le revenir.
- Bak, şimdi beni yargılıyorsun. - Kendimi yargılıyorum ya ben.
Maintenant, j'ai l'impression que tu me juges.
Ben, şimdi Brad konuşamaz.
- Je suis occupé, Brad.
Iyi ben hiçbir seçim var tam bilmedenama şimdi seni büstü?
En sachant que je n'aurais pas le choix de te battre?
Evet, ben barmendim. Şimdi teknem var.
J'étais barman, maintenant j'ai un yacht!
Ben Rickert şimdi karısıyla birlikte büyük bir meyve bahçesinde yaşıyor.
Ben Rickert vit avec sa femme au milieu d'un grand verger.
ben şimdi gidiyorum 26
ben şimdi ne yapacağım 18
şimdi 13440
simdi 145
şimdi ne yapıyorsun 94
şimdi anladım 177
şimdi mi 706
şimdi değil 438
şimdilik 467
şimdi oldu 108
ben şimdi ne yapacağım 18
şimdi 13440
simdi 145
şimdi ne yapıyorsun 94
şimdi anladım 177
şimdi mi 706
şimdi değil 438
şimdilik 467
şimdi oldu 108
şimdi ne istiyorsun 34
şimdiden 33
şimdi neredesin 37
şimdi gidiyorum 125
şimdi ne yapıyor 40
şimdi dinlen 19
şimdi nereye gidiyorsun 60
şimdi nereye gideceksin 21
şimdi de bu 52
şimdi ne yapayım 18
şimdiden 33
şimdi neredesin 37
şimdi gidiyorum 125
şimdi ne yapıyor 40
şimdi dinlen 19
şimdi nereye gidiyorsun 60
şimdi nereye gideceksin 21
şimdi de bu 52
şimdi ne yapayım 18
şimdi anlıyorum 178
şimdi gitmeliyim 115
şimdi ne oluyor 28
şimdi ise 87
şimdi olmaz 798
şimdi ne olacak 465
şimdiyse 77
şimdi hatırladım 246
şimdi git 292
şimdi buradayım 29
şimdi gitmeliyim 115
şimdi ne oluyor 28
şimdi ise 87
şimdi olmaz 798
şimdi ne olacak 465
şimdiyse 77
şimdi hatırladım 246
şimdi git 292
şimdi buradayım 29