Benim için çalışıyor traduction Français
281 traduction parallèle
Benim için çalışıyor.
Il travaille pour moi.
Shane benim için çalışıyor.
Il travaille pour moi.
- Bu adamlar benim için çalışıyor.
- Ces hommes travaillent pour moi.
Benim için çalışıyor ve işini çok iyi yapıyor.
Elle travaille ici, et fait ce travail très bien.
O benim için çalışıyor.
Il travaille pour moi.
Benim için çalışıyor. Ona şöyle hareket edebilen birşeyler ayarla.
File-lui une caisse qui roule.
- Benim için çalışıyor. - Şaka, değil mi?
- Il travaille pour moi.
- Benim için çalışıyor olabilirsin.
- Tu pourrais travailler pour moi.
Bakın, John Klute benim için çalışıyor.
Klute travaille pour moi.
Benim için çalışıyor!
Il travaille pour moi!
Onlar benim için çalışıyor.
Elles racolent pour moi.
Benim için çalışıyor.
Lech. Il travaille chez moi.
Benim için çalışıyor.
- C'est mon chauffeur.
- Değil. Benim için çalışıyor.
- Eh bien non, il travaille pour moi.
Dr.Lynskey benim için çalışıyor. İş arkadaşıyız.
Le Dr Lynskey travaille pour moi.
Harold on yıldır benim için çalışıyor.
- Il travaille pour moi depuis dix ans.
Evet, şimdi gülüyorsunuz ama yakında benim için çalışıyor olacaksınız.
Moquez-vous, mais bientôt, vous travaillerez pour moi.
Arkadaşım değil... Ama benim için çalışıyor.
Ce n'est pas un ami, mais il travaille pour moi.
- Dedim ya, herkes benim için çalışıyor.
Presque tout le monde travaille pour moi.
Anna benim için çalışıyor.
Anna travaille pour moi.
Diyelim ki o benim için çalışıyor.
Bien, disons qu'il travaillait pour moi.
Benim için çalışıyor. Dergi için çalışıyor.
Elle bosse pour le magazine.
O, o benim için çalışıyor.
Elle travaille pour moi.
Benim için çalışıyor.
Elle travaille pour moi.
Hepsi benim için çalışıyor.
Elles bossent pour moi.
- Ciddiyim. Çünkü eğer bir gün güzel bir kızın sana "haydi biraz eğlenelim" diyen bir bakışla baktığını fark edersen onun benim için çalışıyor olabileceğini unutma.
Je suis sérieuse, parce que si tu vois un jour une minette... te faire des avances, rappelle-toi qu'elle pourrait bien travailler pour moi.
Benim için çalışıyor.
Il est avec moi.
Benim için çalışıyor olman gerektiğinde herhangi bir şekilde müzik dinlemeni istemiyorum.
Je ne veux pas que vous puissiez écouter de la musique... quand vous êtes censée travailler pour moi.
Onu tanıyorsun. Benim için çalışıyor.
II travaille pour moi.
Charles Gunn benim için çalışıyor.
Charles Gunn travaille pour moi.
Annesi benim için çalışıyor.
Sa mère travaille pour moi.
Ralph de benim için çalışıyor. O yüzden sana tekrar soruyorum.
Et Ralph bosse pour moi.
- O benim için çalışıyor.
- Il travaille pour moi.
O benim için çalışıyor.
Il travaille déjà pour moi.
Bu benim için doğru çalışıyor.
Ça marche très bien avec moi.
Benim yanımda olmak için seni kullanıyor... arkandan bana gülümsüyor... kalbimde ölmüş olan şeyi canlandırmaya çalışıyor.
Il se sert de vous pour me voir, pour essayer de raviver une passion d'antan.
Kardeşim benim için bir şeyler yapmaya çalışıyor ama kadın olarak ben istemiyorum.
Mon frère veut autre chose pour moi, mais en tant que femme, je ne peux l'accepter.
Kardeşim benim için bir şeyler yapmaya çalışıyor ama kadın olarak ben istemiyorum.
Mon frère veut autre chose pour moi, mais je ne peux l'accepter.
Anlıyorum. Benim için çok çalışıyor. Emzirmesi uygun değildi.
Il est vrai qu'elle m'assiste beaucoup, ce n'était guère commode.
Biliyor musunuz, efendim, Sizinle tekrar çalışıyor olmak benim için büyük bir şeref.
Lieutenant, c'est un honneur de retravailler avec vous.
Benim için daha 10 dakikadır çalışıyor ve şimdiden başkan olmak istiyor.
Il travaille 1 0 mn, et il veut déjà être président.
- Geldim. - Kardeşin artık benim için çalışıyor.
C'est dans la poche.
Çünkü, Al parası için çok çalışıyor kazandığı parayı bana harcaması için benim de aynı şekilde çok çalışmam gerekiyor.
Parce que Al travaille très dur pour gagner de l'argent... et il mérite que je travaille autant pour qu'il le dépense pour moi. D'ailleurs, il dira :
Kendi kornanızı çalmanız pek hoş değil... bu yüzden benim için adamım çalıyor.
Ici Preston Tucker. "Je n'aime pas faire trop de bruit autour de mon nom. " Le bruiteur s'en chargera pour moi.
Chili Palmer benim için çalışmıyor, Brooklyn'deki Momo için çalışıyor.
Il bosse pour Momo à Brooklyn.
30 yıldır Numara 2 Virtucon için çalışıyor. Benim kötülük imparatorluğumun yasal yüzü.
Depuis 30 ans, Numéro Deux dirige Virtucon la façade légale de mon empire du Mal.
Lanet olsun! Ne tür aylaklar çalışıyor benim için?
Mais quels sont ces escargots qui travaillent pour moi?
Benim işim değil ama Cordelia senin için çalışıyor ve son günlerde işine gereken özeni göstermiyor.
Je devrais pas m'en mêler, mais Cordélia travaille pour toi... et elle se désintéresse de son travail.
Benim için neyin var? Slipstream hâlâ çalışmıyor. Ama ateş kontrol ve sensörler tamamen çalışır durumda.
14 côtes cassée et une déchirure à quelque chose que seul les Magog semblent posséder.
Ve eğer varsa, benim için çalışmıyor.
Peut-être que s'il existe, le destin est contre moi.
Benim için bile. Makara elektrikle çalışıyor. Ben, manuel çalışan bir tane bulabilirim.
Je peux essayer de me procurer un treuil à main,... mais c'est à vous de savoir la valeur que vous lui accordez.
benim için çalışıyorsun 18
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63