Burada bekleyeceğiz traduction Français
256 traduction parallèle
Beyler biraz burada bekleyeceğiz.
Messieurs, nous allons rester ici pendant un moment.
Burada bekleyeceğiz.
Nous attendons, merci.
- Mahzuru yoksa burada bekleyeceğiz.
Nous attendrons.
Biz seni burada bekleyeceğiz. - Pekâlâ.
Nous t'attendrons ici.
Burada bekleyeceğiz.
Nous attendons ici.
Onun dediği gibi, burada bekleyeceğiz.
Nous devons rester tranquilles, faire ce qu'il nous dit.
Burada bekleyeceğiz.
On attendra ici.
Karanlığa dek burada bekleyeceğiz.
Nous attendrons ici jusqu'au soir.
Burada bekleyeceğiz, bayan.
Je vais attendre ici, madame.
Öğlene kadar burada bekleyeceğiz.
Nous attendrons jusqu'à midi.
Burada bekleyeceğiz.
Nous attendons.
Biz burada bekleyeceğiz.
On attendra ici.
Şu Albay Buckner ortaya çıkana kadar burada bekleyeceğiz.
On restera ici jusqu'à l'arrivée du colonel.
- Burada bekleyeceğiz Matthew.
- On ne bouge pas.
Oğlumun geri gelmesini burada bekleyeceğiz.
On va attendre qu'il revienne.
Geceleri temizlik yapıyor. Burada bekleyeceğiz, aldırmazsan. Burada.
Surtout quand ils ont su que Percy avait des liens avec Lord Holdhurst.
Burada bekleyeceğiz.
Nous vous attendrons ici.
Burada bekleyeceğiz.
Nous attendrons. Ici même.
Burada bekleyeceğiz.
On va attendre ici.
Burada bekleyeceğiz. Ve çocuk için dua edeceğim.
Nous allons attendre ici et nous allons prier pour l'enfant.
MacGyver ve ben burada bekleyeceğiz, değil mi?
MacGyver et moi, on va attendre ici, hein, MacGyver?
Görünüşe bakılırsa bir süre burada bekleyeceğiz.
Je crois bien qu'on va en prison...
Burada bekleyeceğiz.
On t'attend.
Burada bekleyeceğiz.
On va rester ici.
Bir süre burada bekleyeceğiz.
Nous allons attendre ici.
- Onlar gelene kadar burada bekleyecegiz.
- Nous attendrons leur arrivée ici.
Biz burada bekleyecegiz.
Nous attendons.
O dönene kadar burada oturup bekleyeceğiz.
Attendons tranquillement qu'il arrive.
Burada mı bekleyeceğiz?
On l'attend ici?
Yani burada öylece,... -... ölene dek bekleyeceğiz.
Nous attendrons donc ici jusqu'à notre mort.
Burada uzun menzilli bir tüfekle Mr. Cody'nin menzile girmesiini bekleyeceğiz.
On va prendre une carabine et attendre que M. Cody soit dans la ligne de mire.
Burada kalıp bombalarınızı bekleyeceğiz... ve düştüklerinde... birçok insan ölecek çünkü şehri boşaltacak zamanımız yok... Nerede görüşelim sayın başkan?
La ville est offerte à vos bombes... et quand elle sera détruite... et ses habitants morts faute d'avoir été évacués... où négocierons-nous, M. le Président?
Teşekkür ederim, burada oturup yemek hazırlanana kadar bekleyeceğiz sadece.
Merci, non. Nous attendrons le déjeuner.
Gerekli görürsem, burada bir ay bekleyeceğiz.
Nous attendrons ici un mois si je le juge nécessaire.
Ne bekleyeceğiz ki burada?
On attend quoi ici?
Ben ve Bıçak, burada Riza'yı bekleyeceğiz.
Et naturellement...
- Burada mı bekleyeceğiz?
- On attend ici? - Non.
Biz burada saat 5'i geçirinceye kadar bekleyeceğiz.
Nous allons attendre ici jusqu'après 17h00.
Sadece burada oturup gelmelerini bekleyeceğiz.
Nous allons nous asseoir ici et attendre les secours.
- Burada oturup bekleyeceğiz.
On va s'asseoir et attendre.
Seni arabanın içinde bekleyeceğiz, burada rahat değilim.
Nous t'attendrons dans la voiture, je ne suis pas à l'aise ici.
Dışarıda çetin ölüm şartları olacak, bu arada bizim burada bütün gereksinimlerimiz hazır, purolarla, içkilerle bekleyeceğiz.
Ils tomberont tous raides morts la-haut, alors que nous... nous aurons boissons... cigares... et il nous suffira d'attendre...
Biz burada kalıp, aramanı bekleyeceğiz.
Nous nous relaierons ici, près du téléphone.
Ayrıca meraklanmayın, burada sizi bekleyeceğiz.
Et ne vous inquiètez pas, nous vous attendons.
O seninle ilgilenecek. Tamam mı? Burada oturup Joe'yu bekleyeceğiz.
On va s'asseoir et attendre Joe.
Hayır burada kalıp bekleyeceğiz.
On va rester et attendre. Les flics?
Onu burada ne kadar bekleyeceğiz?
Combien de temps allons-nous attendre?
Tamam, destek gelene kadar burada bekleyeceğiz.
On va attendre les renforts.
Onlar geçinceye kadar burada bekleyeceğiz.
Nous attendrons qu'ils passent.
Burada mı bekleyeceğiz?
Allons-nous rester ici?
Burada kalıp destek bekleyeceğiz.
Abritez-vous, on attend les renforts.
bekleyeceğiz 99
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63