English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ B ] / Buradaymış

Buradaymış traduction Français

1,956 traduction parallèle
- Sanırım Murray bugün buradaymış. - Haberler hızlı yayılıyor.
Murray était là, aujourd'hui?
İki gece önce buradaymış.
Elle était ici, il y a deux nuits.
Baştan beri buradaymış.
Il était ici tout ce temps.
Baştan beri buradaymış.
Il a été ici tout le temps.
Kukuletalı adam kesinlikle buradaymış.
La femme à la capuche est venue ici.
D. Gibbons 1991'de buradaymış.
D. Gibbons était là. - En 1991?
Pekâlâ. Domingo'yu bulun. Bakalım neden o saatte buradaymış ve ne görmüş.
- Trouvez Domingo et découvrez ce qu'il faisait et ce qu'il a vu.
Güzel karım da buradaymış.
Hé, voilà ma superbe femme.
- Burayı yöneten kadının dediğine göre, zamanın çoğunu bay Owens'la geçiren bir hastabakıcı varmış, ve dün gece de buradaymış...
La responsable dit qu'il y a un aide-soignant qui passe son temps avec lui. Il était là hier, Bob Gill.
Yani bunca zamandır buradaymış.
Elle a toujours été là.
Cam buradaymış, her şeyi duymuş.
Cam était là et a entendu tout ce que j'ai dit.
Beton döküldüğünde kemik hâlâ buradaymış ama bir şekilde, daha sonra yok olmuş.
Quand le béton a durci, les os étaient encore là. Mais depuis, ils ont disparu d'une façon ou d'une autre.
Bak sen, Kulak Misafiri ve tele kulak çetesi de buradaymış.
Voici notre bande de petits curieux qui écoutent aux portes.
Kurtarıcılarım da buradaymış.
Tiens... Si c'est pas mes sauveurs...
- İşte buradaymış. - Bu Noah. Şuna bak.
Déjà un grand fan de foot, il joue avec un ballon des Panthers.
Çalışanlar doğum günü ana listem de buradaymış.
Savez-vous qui est élu au Congrès?
Çalışanlar doğum günü ana listem de buradaymış. Olamaz!
C'est ma liste des anniversaires de l'équipe.
Hatta benim bilgisayarım da buradaymış.
Je vois aussi mon ordinateur.
Nora da buradaymış.
Parfait, Nora est là.
Aa buradaymış.
Attention, elle apparaît.
Tekne kimin sanıyorsun. Kevin buradaymış.
À qui est ce bateau!
Görünen o ki birileri yakında buradaymış.
Il semble que quelqu'un soit venu ici récemment.
Görünüşe göre Bay Wilson özel bir sebeple için buradaymış.
M. Wilson devait être ici pour un événement assez spécial.
Hiç toz yok. Kesinlikle buradaymış.
Absence de poussière.
40 yıldır buradaymış. - Kaydı dosyalarımızda var.
Il habite là depuis 40 ans, super réglo.
İşte buradaymış.
Le voilà.
Başından beri buradaymış.
Il était déjà là.
Gerçekten buradaymış, iyi işti, Bay Spencer.
- Elle était là, bravo, M. Spencer. - Merci.
Gus, şuna bak. Rickett'ın öldüğü gece Eve buradaymış.
Regarde, Eve était ici la nuit où Ricketts est mort.
Hayır. Halbridge ne saklıyorsa artık, yıllardır buradaymış.
Quoi que ce soit, c'est là depuis des années.
Jasper buradaymış.
Jasper. Il était là.
Pazartesiden beri buradaymış.
Il est ici depuis lundi.
Seksi mesaj atıyor sanıyordum kanka ama buradaymış.
Je croyais qu'elle envoyait des sextos.
Para buradaymış.
L'argent était là.
Boston'lu, lise yıllarına kadar buradaymış.
A vécu à Boston jusqu'à la fin de ses études.
Kaçırıldığın zaman boyunca hep buradaymış.
Il était tout le temps ici pendant ton enlèvement.
Merhaba, herkes buradaymış.
- Tout le monde est là. - Bonsoir.
Ziro buradaymış.
Ziro était là.
Dawkins yaklaşık bir saat önce buradaymış.
Dawkins était là il y a une heure.
İşte buradaymış.
La voilà!
Hah, buradaymış.
Les voilà.
- Maymun da buradaymış.
Le singe est là.
Demek Annie aşağıya indiğinde, Donny buradaymış.
Donny était là lors de l'incident.
Sol tekimiz buradaymış.
Devine avec qui il joue au golf.
O da buradaymış zaten.
La voilà.
Başka biri de buradaymış.
Et il y avait quelqu'un d'autre.
Buradaymış.
Il ne passe pas en CE2 pour des livres?
Buradaymış.
Là!
Buradaymış.
Là.
O da buradaymış.
Il est venu ici.
Sonra gömleğimi çıkarttım, baktım ki buradaymış.
J'ai enlevé ma chemise, ils étaient là.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]