English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ D ] / Değil mi doktor

Değil mi doktor traduction Français

616 traduction parallèle
Evlilik soylu bir müessese, değil mi doktor?
Le mariage est une... noble institution, n'est-ce pas, docteur?
- Yukarı gitmeyeceksiniz, değil mi Doktor?
- Vous allez y aller, Docteur?
Kamçı kullanmada epey ustasınız, değil mi doktor?
Vous êtes très habile avec le fouet
Eğer bir erkekle bir kadın birbirlerini seviyorlarsa sorun yoktur, değil mi Doktor?
Quand on s'aime, on a le droit, pas vrai?
Sen ve Radcliffe iyi arkadaştınız öyle değil mi doktor?
Radcliffe et vous étiez très amis, non?
Anesteziye benziyor, değil mi doktor?
C'est similaire à l'anesthésie, Docteur?
İronik oldu değil mi doktor?
C'est ironique, n'est-ce pas, docteur? Oui.
Bacağımı kesmek zorunda kalmayacaksın, değil mi doktor?
Vous n'aurez pas à l'amputer?
İstifayla ilgili dediklerime inanmadın, değil mi Doktor?
Vous ne pensez pas que je parlais sérieusement?
Onlardan 160,000 almıştınız değil mi Doktor?
Des cailloux qui valaient 160 000 dollars.
Dünyada hakim tür olan insanın soyu... bir yıl içinde... tükenir, değil mi doktor?
l'humanité, espèce régnante sur la terre... sera anéantie... d'ici un an, Docteur Grant?
Enerjiyi korumak, birincil amaçlarımızdandır, öyle değil mi doktor?
La conservation de l'énergie est une priorité absolue, n'est pas?
Sen de mutlusun, değil mi Doktor?
Toi aussi, tu es content?
Gidersiniz, değil mi doktor?
Allez-y, Docteur.
Bunu bulmak için çok uzun bir yol katettin, değil mi doktor?
Vous avez fait un bout de chemin pour la trouver.
Ne kadar harika, değil mi doktor?
N'est-ce pas fantastique, doc?
Tahlilleri yapmadan sonuçtan yüzde 99 eminlermiş zaten. Değil mi doktor?
Lls étaient fixés à 99,9 % avant l'examen.
Beni anlamıyorsun, değil mi doktor.
Vous ne me comprenez pas, n'est-ce pas, médecin?
Kötü yaralanmadı, değil mi Doktor?
Il va pas mourir?
Değil mi doktor?
N'est-il pas vrai, docteur?
Ve eğer bir doktor ufak bir ameliyatın gerektiğini düşünüyorsa... korkmanın da lüzumu yoktur, öyle değil mi?
Et si une petite intervention est nécessaire, inutile d'avoir peur, n'est-ce pas?
Her şey yolunda değil mi doktor?
Tout va bien, n'est-ce pas, docteur? Oh, je suppose.
Hey, Doktor, biraz para kazanmak istersin, değil mi?
Vous voulez pas vous faire un peu d'oseille?
Neyse doktor her şeyi halledecektir değil mi?
Le docteur va prendre soin de tout.
- Çok hasta, degil mi doktor?
II est très malade...
Doktor, bu işi bana bıraksanız daha iyi değil mi?
Docteur, ne devrais-je pas faire cela?
"Bay Parker" diyorsunuz. Bir doktor bile değil mi?
Il n'est pas docteur?
Bunu berbat etmek istemezsiniz değil mi, Doktor?
- Vous ne voudriez pas... le gâcher, n'est-ce pas?
- Değil mi, Doktor? - Oldukça.
- N'est-ce pas votre avis?
Öyle değil mi, Doktor? - Kesinlikle.
Hein, docteur?
Diyorum, doktor, hareket ettin, değil mi?
Vous avez bougé, docteur?
Kâğıtları kardeşiniz ve doktor da imzaladı, değil mi?
Ils sont signés par votre frère et un docteur?
Doğru değil mi, doktor?
- Pas vrai, Docteur?
Şunu açıklığa kavuşturalım, doktor. Geleceği görme ihtimalini bir an için bile kabul etmeyeceksiniz değil mi?
Soyons clairs, vous écartez le don de double vue?
- Sıradan bir doktor değilsiniz, değil mi? - Tabii ki değilim.
- Vous n'êtes pas médecin?
Doktor, bu röntgen değil mi?
Ce n'est pas la radio?
Doktor Bey, kızınızı mutlu etmek sizin için önemli değil mi?
Docteur, ne voulez-vous pas satisfaire votre fille?
Peki... doktor olan sensin. Öyle değil mi?
Enfin... c'est vous le docteur.
Doktor Hastings'in çok iyi olduğunu düşünüyorsun, değil mi?
Tu disais que le Dr Hastings est compétant, n'est-ce pas?
Doktor, kalkabileceğiz, değil mi?
Doc, pourrons-nous décoller?
Doktor, söyleyeceklerim aramızda kalacak, değil mi?
Docteur, tout ce que je vous dis est confidentiel, n'est-ce pas?
Doktor, bugün olanlardan sonra çiçekleri senin vermen gerekirdi, öyle değil mi?
Docteur, après ce qui s'est passé cet après-midi... ces vous qui devriez offrir ces fleurs, vous ne croyez pas?
- Dr. Chumley içeride değil mi? - Görüştüğümüze sevindim. Doktor nerede?
- Je suis content de vous voir.
Beyin tümörüymüş. Beni de daha çok bir doktor olarak görmüyorsun değil mi?
C'était une tumeur au cerveau.
Bunun faydası olur diye düşünmüştüm. Bu umutsuz bir vaka, değil mi, Doktor?
Ça nous fera une belle jambe.
- Afedersiniz, Doktor. Konuşabilirim değil mi?
Pardonnez-moi.
Sen de öyle değil mi, Doktor?
Pas vous, docteur?
Doktor, yeni hastanede hemşire yok, değil mi?
II n'y a pas de femmes, dans cet höpital?
Sesi endişeli geliyordu değil mi, doktor?
Il avait l'air bien inquiet, non?
Doktor Horner gelmeden emin olamayız, değil mi?
Que le médecin n'ait pas pu venir ça change rien.
Doktor seni iyileştirebilir, değil mi?
Il te guérira, n'est-ce pas?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]